Soruların nasıl çalındığını ben de merak ediyorum
Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir, FETÖ'nün ÖSYM'deki yapılanmasına ilişkin 10 sanığın yargılandığı davada eski ÖSYM Başkanı Ali Demir, tanık sıfatıyla ifade verdi
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezindeki (ÖSYM) yapılanmasına ilişkin 10 sanığın yargılandığı davaya tanık beyanlarıyla devam edildi. Ankara 21. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada eski ÖSYM Başkanı Ali Demir, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanarak, tanık sıfatıyla ifade verdi.
SINAV GÜVENLİĞİ BENİMLE BAŞLADI
Demir, "Benim birinci görevim sınav güvenliğiydi. O dönem ÖSYM, Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) alt birimi olarak tanımlanmıştı. Benim dönemimde kurum yeniden yapılanmaya gitti. ÖSYM'de sınav güvenliği ifadesi benimle başlar. Daha önce tanımlanan bir birim yoktu" diye konuştu.
ÖSYM'ye alınan personeli özellikle seçmediğini, yasal prosedürü uyguladığını savunan Demir, soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanıp, soruların nasıl sızdırıldığını anlatan daha sonra itiraflarından vazgeçen sanık Muhammet Emin Akçelik'in işe alım süreciyle ilgili de bilgi verdi. Demir, "Muhammed ODTÜ mezunu, genç ve yetenekli biri olduğundan soruların hazırlandığı birimde görevlendirdim. Bilgisayar mühendisiydi. Soru hazırlama birimini o yönetiyordu" açıklamasında bulundu.
NASIL ÇALINDI BEN DE MERAK EDİYORUM
Bilirkişi raporunda soruların nasıl ve kimler tarafından çalındığına ilişkin bir tespit olmadığını belirten Demir, "Soruların nasıl çalındığını doğrusu ben de merak ediyorum." dedi. 2010 KPSS sorularının FETÖ üyelerince çalındığı ve kendi mensuplarına dağıtıldığı yönündeki tespitler ile itirafçı beyanları sorulan Demir, "2010'da sınav güvenliği yoktu. Sınav sorularının tutulduğu bilgisayar internete bağlıydı. Soru havuzu da yoktu, ciddi güvenlik açığı vardı." yanıtını verdi.
OLAYIN ÜZERİNE GİDİLMESİNİ İSTEDİM
Soruların sızdırılmaması için ÖSYM'de güvenli alan oluşturduklarını ancak 2012'deki KPSS sorularının bir şekilde dışarı çıkarıldığını dile getiren Demir, "7 Temmuz 2012'de KPSS sınavının sabahki oturumu sırasında saat 10.30'da bir telefon aldım. Ankara Balgat Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ndeki sınıfta sınava giren Mevlüt Karabakla'nın, içinde sınav cevap anahtarı bulunan küçük kopya kağıtlarıyla yakalandığını söylediler. Hemen oraya gittim. Bu kağıtta 25 sınav sorusuyla alakalı cevabı tanımlayan kelimeler vardı. Hemen Emniyet Genel Müdürlüğüne gittim. Olayın ciddi olduğunu, üzerine gidilmesini ilettim” dedi.
MATBAADAN SIZDIRILMIŞ
Soruların bir şekilde sınavdan önce birilerinin eline geçtiğini gösteren emareler belirlediklerini belirten Demir, ‘Daha sonra sınav sorularının sızdırıldığı haberleri yayınlandı. Basında yer alan sorular, soru kitapçığı formatındaydı. Bunların ÖSYM'den çıkması mümkün değil. Matbaa sürecinde bir flaş diske alınarak dışarı çıkarılmış. O dönem soruların matbaadan sızdırıldığını tespit ettikşeklinde ifade verdi.