Sosyal konutların taksit ödemeleri nasıl olacak? Taksitler neye göre artacak?

Türkiye'de başlatılan ve Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesine ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum açıklamalarda bulundu.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum katıldığı programda Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

2 MİLYONA YAKLAŞTI

Tüm Türkiye'yi heyecana sevk eden, umutlandıran ve gençlerimizin, emeklilerimizin, engelli kardeşlerimizin, şehit, gazi ailelerimizin, toplumun tüm kesimlerinin ev alabileceği kampanyayı sunuyor olmaktan büyük onur duyuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız 13 Eylül'de tüm Türkiye'ye bu projeyi ilan ettiler. Müracaatlar 1 milyon 500 bini geçti.

"514 BİN GENÇ BAŞVURDU"

Duyulduğu andan itibaren tüm Türkiye sevince boğuldu. İllerden, ilçelerden bu noktada 'Bu ilimizde, ilçemizde proje nerede yapılıyor? Detayları nasıldır?' diye birçok soruyla karşılaştık. Geriye dönük baktığımızda son 20 yılda TOKİ eliyle 1 milyon 170 bin, 26 bin bu konutları sosyal donatıları yapmış bir iradeyiz. Bu iradeyi ortaya koyan sayın Cumhurbaşkanımızdır. 13 Eylül'de lansmanı yapılan 'İlk Evim, İlk İşyerim Projesi' bu noktada çok çok önemli. Başvuru sürecimizde 1 milyon 500 binin üzerinde kardeşimiz başvurmuş durumda. Müracaatlarımızın 514 binini genç kardeşlerimiz oluşturuyor.

Gerek gelir seviyesine baktığımız, ikametine, nüfus kaydını incelediğimiz bir kuyumcu hassasiyetiyle bu süreci yönetiyor olacağız. Gençlerimize yüzde 20 kontenjan ayırmamızın sebebi, 18-30 yaş arasında 14 milyon gencimiz var. 18 yaş altına baktığımızda yaklaşık 10 milyon gencimiz var. 0-30 yaş arasında 24 milyon vatandaşımız yaşıyor. Bu da neredeyse nüfusumuzun yüzde 40'ı. Şehirlerimizde kentleşme oranı artıyor. Genç nüfusumuz var. 81 ile 450'yi aşkın ziyarette bulundum. Gençlerimizin taleplerini aldım. Bizden, devletimizden, Cumhurbaşkanımızdan beklentileriniz nedir diye istişarede bulunduk. 18 yaşına geldiklerinde kendi hayatlarını kurabilecekleri bir gelecek bekliyorlar. Bu noktada da gençlerimize kontenjan ayırmamız çok çok önemliydi.

Ailesinin mal varlığının olması o genci ilgilendirmiyor. Hepimizin ailesi var, hepimizin Allah uzun ömür versin, ailesinden kalacak evleri ve arsaları var. 18 yaşını geçtikten sonra evlenelim, ev kuralım, yeni hayata başlıyoruz. Kendi ayaklarının üzerinde, ufkunu çizebileceği, ailesine yük olmadan, evini, barkını, işini, aşını kurabileceği anlayışla süreci yönetmeye çalışıyoruz. Biz 18 yaş bireyi bağımsız birey olarak değerlendiriyoruz. Kendi hayatını kurabileceği şartlarda evi yoksa ev alma hakkını tanımış olduk bu kampanyada.


MALİYET ÜZERİNDEN YÜZDE 50 İNDİRİM

İstanbul'a en büyük dilimi vermeliydik. 50 bin konut yapıyoruz. Bunun belli kısmı Anadolu, diğer kısmı Avrupa yakasında olacak. Avrupa yakasında Başakşehir, Esenler, Silivri, Çatalca, Arnavutköy. Anadolu yakası Tuzla, Pendik, Kartal, Maltepe'de alanlarımızı çalışıyoruz. Bugün itibariyle İstanbul'daki toplam başvuru 394 bin, Ankara'da 70 bin, İzmir'de toplamda 70 bin 800 başvuru var. İstanbul, Ankara, İzmir'de nüfus yoğunluğuna göre projelerimize dağıttık. Gaziantep'te 10 bin, Konya'da 7 bin 500 konut yapıyoruz. 'İlinizde, ilçenizde, beldenizde talep nedir' sorularını hep sorduk. Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut kampanyası böyle doldu.

İstanbul'da konut alan bir vatandaşımız zaten bizim tüm illerdeki çalışmalarımıza baktığımızda tüm Türkiye'nin ihtiyacına cevap verecek nitelikte projedir bu. İlk etabında 250 bin konut ve 10 bin işyerinden ibaret. Zaten maliyet üzerinden yüzde 40-50 indirim yapmış durumdayız. Kurada evi çıkan vatandaşımız o manada da evini gerekirse kiraya verebilecek. Kira geliriyle kendi oturduğu evin kirasını karşılayabilecek. Projenin evine, mahallesine yakınlığından ziyade kendisine bu projeden ev alması daha önemli diye düşündük. Yayılabildiğimiz her alana eşit mesafede, insanlarımızın işine, evine yakın olabilecek şekilde çalıştık.

FİYAT VE TAKSİTLER NASIL OLACAK?

Borcu bitmeden evini satamayacak. Teslim ettikten sonra 1 ay sonra borcunu bitirirse vatandaşımız satabilir. Vatandaşımızın aldığı konut piyasa rayicinin yüzde 40-50 altında. Buna fiyat farkı KDV'yi eklediğinizde daha da inecek. Memurun maaşına göre taksitlerini artıracağız diyoruz. TOKİ'ye borçlu olan vatandaşlarımıza bir yıl içerisinde yüzde 25 zam yaptık. 2-3 yıl sonra borcunu kapatacak diyelim, toplu borcunu kapatmak isteyen vatandaşlarımıza indirim de yapacağız. Enflasyona göre oranlar belirleyeceğiz. Vatandaşımız isterse borcunu, eline birikim geçebilir, ailesinden para kalabilir, borcunu kapatabilir. Zaten evi değerleniyor, prim yapıyor. Borcumu bitirdin evini aldın, satamazsın demek bize hakkaniyetli gelmiyor.

Başvuru şartlarını belirledik. 18 bin 16 binin altında olması, nüfusa kayıtlı olduğu ilde olması, tek hane halkından 1 kişinin ev alması, üzerine tapuda kayıtlı konutun olmaması, arsa alacaksa tapuda üzerine kayıtlı herhangi arsasının olmaması, işyeri alacaksa üzerinde işyerinin olmaması gerekiyor. Biz hassasiyetle inceleyeceğiz, bu şartlara uyuyor mu, uymuyor mu? Bu şartlara uymayanlara zaten vermeyeceğiz, ki bunları didik didik inceleyeceğiz. TOKİ ve Tapu Kadastro'daki verilerle başvuruları tek tek inceleyeceğiz. Bu çerçeveye uyuyorsa, arka planda başkasıyla başvurdun, aldın ettin deme hakkımız kanunen olamaz. Şartlara uyuyorsanız, iyi niyetiniz çerçevesinde devlet vatandaşına güvenir.

PEŞİNATLAR NE KADAR OLACAK?

Borcunu bitirip, kapatıp satacak, kiraya verecek, o vatandaşımızın özgürlüğü ve hürriyetidir. İyi niyet ve hakkaniyet çerçevesinde bütün başvuruları inceleyeceğiz. Burada yüzde 40 indirimli olması, iller bazında bazı illerde yüzde 60-70'lere gelebilecek.

Biz evi teslim ettikten sonra vatandaşımız borcunu kapatıyorsa satma hakkına sahip. Niye bu gelir grupları başvuruyor ona bakmak lazım. Şartlara uyuyorsa zaten ev alma hakkına sahip oluyor. Dolayısıyla vatandaşımız ister kendisi oturur, ister kiraya verir. Belki zor duruma düştü, memleketinde ev alacak diyelim. "Niye satıyorsunuz" diye sorgulamadık. Vatandaşımıza biz güvendik. Şartlara uyanlara sen niye uyuyorsun deme hakkımız olamaz. Hak edilmiş bir üründe, projede kendi hakkını, tasarrufunu kullanmakta özgür vatandaşımız. Aslolan ihtiyacı olan vatandaşımız alıyor.

Ankara'da Gölbaşı'nda asgari ücrette çalışan kardeşimiz 157 bin liraya 150 metre kare arsa hisseyi alabilecek. 15 bin 750 bin lira peşinat ödeyecek. Asgari ücretli kardeşimiz diyelim ki Van Edremit'te 112 bin liralık bedelle alacak. Müstakile bakalım 192 bin 500 liraya 350 metre kareye arsa alıp tek katlı ev inşa edebilecek.

 

"EV TAKSİDİNİ ÖDEYEMEYEN ARSAYA BAŞVURABİLİR"

Bu kampanyada 2 bin 200 lira ödenebilecek tutar. Diyelim ki gücü yetmedi, birikimi yok. Eşinden dostundan istemeye utandı. Gidip arsaya başvurabilir. 1200 lira taksitle arsasını alıp, kendi evini yapabilir.

Buraya başvuracak vatandaşımızın evi, arsası olmayacak. Bu fiyatlarla birlikte piyasayı regüle etmiş olacağız. Piyasaya arzı arttırıyoruz. TOKİ ile yüzde 8-10'du. 2 yılda yaklaşık 350 bin konuttan bahsediyoruz. Türkiye'de yıllık 600 bin konut yapılıyor. Yüzde 20'nin üzerinden arzı devlet vatandaşına ev alabilsin diye sunuyor.

Ne kadar talep varsa o kadar arz olur. Şu an vatandaşımızın talebini arz talep dengesinde fiyat artışını bir seviyeye getiriyoruz. Arz sayısı geçmişe baktığımızda azaldığı için konut fiyatları yükseliyor. Talep fazla, konut aynı, kira artıyor. Biz burada arzı arttırarak konut ve kira fiyatında düşüşe sebebiyet vereceğiz.

İSTİHDAMA DA KATKI SAĞLAYACAK

Pandemi dönemine rağmen projelerimizi kararlılıkla yaptık. Türkiye bu noktada güçlü. Totalde 2 trilyon büyüklüğe veren hacme varacak. 250 alt sektörü destekleyecek. Fayansçı, mobilya, avize, çatıcısı sirkülasyonu devam edecek. Sonuçta insanlara istihdam oluşturacağız. İlk önce 100 bin ilave 100 bin.

İstihdama katkı sağlayacak. Vatandaşımız gidecek, burada işçi, mühendis, mimar, elektrikçi çalışacak.

Geçmiş yıllara baktığımızda yüzde 1'in altında ödeyememe durumu söz konusu. Orada da vatandaşımızın niyetine bakıyoruz. Peşinatını ödemiş, taksitlerini ödemiş, 2 yıl sonra sıkıntıya girmiş, olabilir. İhtar çekiyoruz. Yapıcı oluyoruz. Burada aslolan ihtiyacı var imkanı yok. Ödemedin, geciktirdin evini alıyorum, olur mu öyle şey! Art niyet söz konusu ise gereğini yapıyoruz.

"BU SOSYAL DEVLET İLKESİ GEREĞİ YAPILAN BİR PROJE"

Geçmiş yıllardaki örneklere baktığımızda totalde yüzde 80 enflasyon çerçevesinde memurlarımıza zam yapıldı. Asgari ücrete 70 civarında yapıldı. Biz yüzde 25 artış yaptık. Daha önceki yıllara bakın memur maaşına yüzde 17-20 zam geldi, biz yüzde 8'de kalmışız.

Bu bizim tavanımız. Orada illa bu zammı yapacağız diye kaide yok. Geçen sene 80 olmuş biz yüzde 25 yapmışız. Önümüzdeki sene 40 oldu varsayalım, burada makul oranı yapmamız lazım. Bu sosyal devlet ilkesi gereği yapılan bir proje. Bütün dünyada sosyal devlet anlayışının rafa kaldırıldığı dönemden geçiyoruz. Biz milletimize sayın Cumhurbaşkanımız 250 bin konut, 100 bin arsa, 10 bin işyeri diyor. Bu sosyal devletin gereği. Barınma hakkı devletin vatandaşa sunması gereken en önemli haklardan bir tanesidir.

Bunu sunan irade vatandaşının ödeme sıkıntısı yaşayacağı dönemde niye ısrarla 'Böyle zam yapacağım' desin. Taksitler maksimum memur maaş artış oranında yapılacak. 1 milyon 70 bin vatandaşımız var. Onların hepsiyle görüşebilirsiniz. Hep biz veren ve destek olan tarafta kaldık. Öyle olmaya da devam edeceğiz.


.

TFF'nin başına Mesut Özil mi geçiyor? Boğaz'da denize düşüp kaybolan 2 gencin kimlikleri belli oldu! Prof Dr. Naci Görür'den yeni uyarı: "Endişe verici, ciddi çalışılmalı"
Sonraki Haber