Sibel Eraslan: Şemsi Paşa Camii'nin önündeki denizi lütfen öldürmeyin
İstanbul'un Üsküdar ilçesinde yer alan ve Mimar Sinan tarafından inşa edilen Şemsi Paşa Camii'nin deniz kenarında kalan kımına yol yapım çalışması başlatan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) eleştirilerin hedefi haline geldi. Başta tarihçiler olmak üzere birçok vatandaş, karardan dönülmesi konusunda İBB yönetimine çağrı yaptı. Bugünkü köşesinden bu karara tepki gösteren Star gazetesi yazarı Sibel Eraslan, ''Şemsi Paşa Camii’nin önündeki denizi diyorum, lütfen, öldürmeyin olmaz mı?'' dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Üsküdar ilçesinde yer alan Kuşkonmaz Camii olarak da adlandırılan Şemsi Paşa Camii için tepki çeken bir inşaat kararı aldı.
Karara göre; 2017 senesinde camiye zarar verdiği için durdurulan yol çalışmaları, yeniden başlatıldı.
Mimar Sinan tarafından rıhtım olarak inşa edilen ve taş dolgularla tasarlanan yola beton dökülmesi tepkileri de beraberinde getirdi. Denize doğru uzayan çelik konsollarla desteklenen yol için İBB'ye başta tarihçiler olmak üzere vatandaşlar tepki gösterdi.
Tarihçi yazar Erhan Afyoncu, söz konusu karar ile birlikte caminin 'yalı camii' özelliğini yitireceğini vurguladı.
Tarihçi Murat Bardakçı ise, ''İBB, İstanbul'un en şık yalı-camilerinden olan 440 senelik Şemsipaşa'nın önündeki Sinan'ın yaptığı orijinal rıhtıma beton döktü!'' ifadelerini kullandı.
KADİR TOPBAŞ PROJEDEN VAZGEÇMİŞTİ
Söz konusu proje bir önceki dönem İBB Başkanlığı yapan Kadir Topbaş tarafından iptal edilmişti. İptal sebebi olarak ise, camide çatlaklar oluşabileceği gösterilmişti.
ERARSLAN'DAN TEPKİ: ŞEMSİ PAŞA CAMİİ'NİN DENİZİNİ LÜTFEN ÖLDÜRMEYİN, OLMAZ MI?
Söz konusu gelişmeleri bugünkü köşe yazısında değerlendiren Star gazetesi yazarı Sibel Eraslan, çocukluk anılarından bahsederek İBB'ye seslendi.
''Şemsi Paşa Camii’nin önündeki denizi diyorum, lütfen, öldürmeyin olmaz mı?'' diye soran Eraslan'ın yazısından ilgili bölüm şöyle;
''Rahmetli anneannem Zeynep Hanım 1903 İstanbul doğumluydu. Bizim şimdilerde Şemsi Paşa Camii dediğimiz camiye o ‘’Kuşkonmaz Camii’’ derdi... Mimar Sinan’ın bir mikro selatin cami özeniyle, dikkat ve rikkatle inşa ettiği, nazenin ve kendine has üslubuyla dikkat çekicidir. Küçücük bir saraycık gibidir. Üsküdar’ın elmas küpesidir. Neşeli küçük çocuğudur.
Çocukluğumuzda, her bir yandan esen rüzgara açık konumuyla ne zaman dikkat kesilip izlesek, hakikaten tek kuş konamazdı bu camiye, ama kedisi çok olurdu... Caminin müştemilatından olan kütüphanede kitap okuyup, ödev yapardık. O vakitler ihtişamlı ve ihtişamlı olduğu kadar da hırpani görünüşüyle ‘’Tütün Rejisi’’ ve hemen yanından başlayan tekne yapım tezgahları, balıkçı barınakları, hemen denizin çırpıntısındaysa Şemsi Paşa Camii vardı... Ve caminin ön yüzüne deniz çarpardı. Anneannemden işittiğime göre, sandallar camiye yanaşırmış eskiden, caminin denize açılan kapısından içeri girilirmiş. 80’lerin ortasına kadar caminin deniz tarafından geçmek beceri isterdi, zira daracık ve yosun tutmuş, yaklaşık 50 cm civarındaki taş çıkıntılardan geçerken deniz, ayakkabılarımıza kadar çıkardı, biraz dalga olduğunda geçemezdiniz zaten... Maceralı olduğu için biz deniz tarafından geçmeyi çok severdik...
Şemsi Paşa Camii’nin önündeki denizi diyorum, lütfen, öldürmeyin olmaz mı?''