Sudan 141 kişi zehirlenmişti! Köylüler evlerini birer birer terk ediyor
“SUYA ELİMİ BİLE SÜREMİYORUM”
Kanlı ishal ve kusma şikayetiyle gittiği hastanede tedavi gördükten
sonra taburcu edilen Fatma Keskinkılıç (70), "İçim rahat değil.
Suya elimi bile süremiyorum. Korkuyorum. Hazır suyla banyo
yapıyorum. Hazır suyla banyo ne kadar olur. Bunu kim yaptıysa
bulunmasını istiyorum. Herkes taşındı. Kimseler yok. Burada
kalsalar ne yapacaklar? Pis suyu mu içecekler? Ben de taşınalım
diyorum. Ne yapacağımızı ben de bilmiyorum. Ev alsak paramız yok.
Ev kirası çok pahalı" dedi.
KÖYDE TOPLU GÖÇ BAŞLADI
Torunu ve gelininin de hasta olduğunu gözyaşları içinde anlatan
Seher Kavcıoğlu (74), "Ben buraya geleli 40 sene oldu. Böyle bir
şey görmedim. Ne olacak bu mahallenin hali? Yukarı ve Aşağı Yuva’da
bir şey olmuyor da burada neden oluyor? Bunun bir nedeni var. Bir
şey yaptılar. Millet kiraya gidiyor. Kiraya gidebilecek var,
gidemeyecek var. Ben kiraya gitsem nasıl ödeyeceğim? Karşıdaki
komşu gitti. Yukarıdaki gidecek. Kiracı vardı gitti. Milletin
çocukları 1 aydır Ankara’da. Benim torunum, gelinim hasta
oldu. Hepimiz can taşıyoruz. Benim torunum, gelinim ölseydi ne
yapardım? Herkes evini satıp gitmeye karar verdi. Köyden cenaze
çıkmış gibi sessiz kaldı. Oğlum sabah işten geldi, banyo yapmadan
yattı çocuk. Su gelmiyor. 1 haftadan beridir su yok. Çaypınar
köyünde kızım var. Oradan doldurduk suları. Taşıma suyla ne zamana
kadar idare edeceğiz?" diye konuştu.