Tinder ile ilgili inanılmaz gerçekler!

Erkek, 36 yaşında

Biraz takılmak için girdim. Çok değişik kişilerle tanıştım. Kendini kadın olarak işaretleyen homoseksüeller, ünlüler, okul parasına ev kirasına destek isteyenler, evlilik arayanlar, tek amacı rakı içmek olanlar, fotoğraftaki haliyle alakası olmayanlar... Ama bunlar dışında çok kafa, süper anlaştığım kızlar da oldu. Hatta biriyle 7 ay ilişki yaşadık, farklı sebeplerden ayrıldık. Özellikle yoğun çalışan, sosyal ortamda ilişki geliştiremeyen ve değişik çevrelerden insanlar tanımak isteyenler için güzel bir platform. Sonuçta her profilden, yaştan, türden insan var. 

Kadın, 34 yaşında

Hesabımı sevgilimden ayrıldığımda açtım. Sanki iyiler önceden kapılmış; Tinder’a ezik ve çürükler kalmış gibiydi. Kötünün içindeki iyiyi bulmak zor. Bulduğunun da illa bir defosu oluyor. Genelde iletişim çok hızlı başlıyor ve hızla yukarı tırmanıyor. Kime sorsanız tek gecelik ilişki istemiyor. Hatta bir ilgi, heyecan zannedersin hayatının aşkı. Ta ki buluşmaya kadar. Sonrasında bekar olanlar hayatını yaşamak istiyor, boşanmışlar ise ilişki istemiyorlar. Şanslıysanız bir daha görüşmüyorlar veya görüşmeyeceklerini söylüyorlar. Ama ben çoğunlukla gerekçesiz kaybolanlara denk geldim. Bir gün önce ölüp biterken, ertesi günü telefonunu açmayanlara... Ya da eş zamanlı başka Tinder’cılarla iş pişirip, seni arka cebinde tutanlara... Tabi bu da insanı çok örseliyor. Sözüm ona kendimi daha iyi hissetmek için girmiştim ama giderek daha mutsuzlaşmıştım. Sanki Tinder insanlara istedikleri kadar kaba, bencil ve duyarsız davranma hakkını baştan veriyordu. Bu yüzden ilişkiler de sadece gerçeklikten uzak olduğu ile kalmıyor, gerçek dünyadaki kural, ahlak ve saygıyı da hiç takmadan yaşanıyordu. Kendimi bu resimde daha fazla görmeye dayanamadım ve hesabımı kalıcı olarak sildim. Nasıl hafiflediğimi anlatamam.