TL’de güçlü dönem borsada negatif gelişme
Donald Trump’ın ABD Başkanlık seçimlerini kazanmasının ardından başlayan piyasa fiyatlamasına paralel olarak TL'de güçlü seyir devam ediyor. Reel anlamda zaten güçlü bir seyir izleyen Türk Lirası, doların değer kazandığı bir ortamda (%50 USDTRY + %50 EURTRY)'den oluşan sepet kura karşı değer kazandı. İşte detaylar...
Bu minvalde, geçen hafta TCMB'nin açıkladığı finansal kesim dışındaki firmaların Ağustos sonuna ilişkin net döviz pozisyonu verisini biraz geç de olsa inceleyerek şirketlerin nasıl bir pozisyon aldığını anlamaya çalıştık.
TCMB verisine göre şirketlerin net döviz pozisyon açığı bir önceki aya göre 7,7 milyar dolar kötüleşerek 130 milyar dolar seviyesini aşmak suretiyle üç yılı aşkın bir sürenin zirvesine yükseldiğini gördük. Bu yılın Mart ayında bu rakamın 84,5 milyar dolar olduğunu hatırlatalım. Diğer bir bakış açısıyla, beş ay gibi kısa bir zamanda şirketlerinin 45,5 milyar dolar büyüklüğünde pozisyon açarak ucuz faizli parayı borçlanmak suretiyle carry trade işlemine girerek yüksek faizli paranın getirisinden faydalanmaya çalıştığını görüyoruz. Vadesi bir yıldan kısa olan pozisyonun da Mart ayında +60,7 milyar dolardan +29,5 milyar dolar seviyesine gerilediğini not edelim. Her ne kadar şirketler kur riski taşısalar da, bireysel müşteriler gibi onlar da carry trade işlemine girerek, TL'nin reel anlamda değerlendiği bir ortamda kâr elde etmeye çalıştıklarını görüyoruz.
Dün dikkatimiz çeken bir başka önemli veri ise TÜİK tarafından açıklandı. Eylül ayı ticaret satış hacim endeksini verinse göre, perakende satış hacmi yıllık %15,9 artış kaydetti. Tüketimde canlılık son sürat devam ederken, verinin alt detaylarında internet üzerinden yapılan satışların %25 artış kaydettiğini gördük. Öte yandan, evvelki gün açıklanan sanayi üretiminde ise zayıf seyrin korunduğunu da birlikte okumaya çalışırsak, tüketimin ziyadesi ile canlı, sanayinin (üretimin) ise zayıf olması başlı başına enflasyonist bir duruma işaret ediyor! Tablo terse dönmeden, enflasyonun da kalıcı olarak düşmesini beklemek zor görünüyor.
Dün açıklanan ve olumlu olarak yorumladığımız cari işlemler dengesi rakamları ise Türk mali piyasalarını destekledi. TCMB verisine göre, cari işlemler dengesi Eylül ayında 3 milyar dolar, altın ve enerji hariç cari işlemler dengesi ise 7,7 milyar dolar fazla verdi. Bu sonuçla birlikte, son dört ayda on milyar dolardan fazla veren cari denge, yılbaşına göre 5,2 milyar açık verdi (geçen yılın aynı döneminde açık 36,1 milyar dolar seviyesinde idi). USDTRY kuru 34,36 seviyelerinde salınmaya dün de devam ederken, yurtdışı kaynaklı raporların TL lehine olumu tonlarını korumaya devam ettiklerini görüyoruz. Şöyle ki, J.P. Morgan USDTRY kuru için 2024 sonu beklentilerini 35,00 , 2025 için ise 42,00 olduğunu söyleyerek TL uzun pozisyon tavsiyelerinin devam ettirdiklerini açıkladı. Trump Baba fiyatlaması ile dört gün üst üste artış kaydeden BIST100 ana endeksi dünkü günü %0,5 gerileyerek tamamladı. CDS risk primi neredeyse pandemi döneminden bu yana 250 baz puana yakın seyrederken, iki yıl vadeli tahvil gösterge tahvilin bileşik faizi ise %42,75 seviyesine hafif de olsa geriledi.