Türkiye'nin e-ticaret yazılımı: Ticimax!
Pek çok krizin aynı zamanda fırsat manasına geldiği klişe bir bilgi olsa da gerçekliğine gölge düşürmüyor. Ciddi savaşların, salgınların olduğu dönemlerde bile gördük ki ticaretin bir kısmı asla durmuyor. Bazı üretim, ihracat ve ithalat kalemleri en zor, sıkıntılı anlarda bile faaliyetini sürdürmeye devam ediyor. Korona virüs günlerinde gıda alanı ve hijyen sektörleri gibi sektörlerin yanı sıra koruyucu kıyafet ve ekipman sektörleri de faaliyete devam etti.
Sektör ve ülke bazlı neticeleri inceleyen uzman yatırımcı ve ekonomistler her gün süreç hakkında fikirlerini paylaşıp salgın sonrası döneme ait projeksiyonlarını dünya ile paylaşıyorlar. Mevcut projeksiyonların önemli bir kısmında Türkiye ciddi roller üstleniyor. Zira Avrupa başta olmak üzere batı ülkelerinde Uzak Doğu ülkelerine güven ciddi manada sarsılmış durumda. Avrupa ülkeleri maske gibi ürünler de dahil olmak üzere Çin ve diğer Asya ülkelerinden ürün almak istemiyorlar.
Bu durum pek çok Avrupa ülkesi için rotayı doğrudan Türkiye’ye çeviriyor. Bu durumun kalıcı olup olmayacağını elbette zaman gösterecek. Ancak uzun vadede tedarik noktasında Türkiye’nin rolünü büyüteceğine kesin gözüyle bakılıyor. Gelin uzman notlarına göz gezdirelim birlikte.
TEDARİK ZİNCİRLERİ YER DEĞİŞTİRİYOR
Covid-19 salgını nedeniyle Çin’e olan bağımlılık tüm Dünya’da sorgulanır bir hale geldi. Ekonominin ve endüstrinin global ölçekte bu kadar yara almasının sebeplerinin başında Çin’e olan endüstriyel bağımlılık olarak görülüyor.Bu noktada artık önümüzdeki dönemlerde bütün büyük ekonomilerin Çin’e alternatif yatırımlara döneceklerine kesin gözüyle bakılıyor. Özet olarak söylemek gerekirse ithalatçılar tedarik portföylerinde temel ekonomik ilkeyi uygulayıp çeşitliliğe gidecek.
Durum böyle olunca ABD için Meksika, Avrupa içinse Türkiye gibi büyük üretim kapasitelerine sahip ve döviz karşısında nispeten güçsüz para birimi ile faaliyet gösteren ülkeler ön plana çıkıyor.
TÜRKİYE TEDARİK ALANINDA GÜCÜNÜ KATLIYOR
Yukarıda belirttiğimiz görüşlere katılan ve benzer açıklamalarda bulunan önemli isimlerden biri de ünlü yatırımcı Mark Mobius. Mobius, CNBC’ye yaptığı açıklamalarda tedarik zincirinin Çin’den kayacağını ABD’li şirketlerin ulusal çözümlere gideceğini ya da Meksika’yı tercih edeceğini, onun dışındaki pazarların ise Bangladeş, Vietnam, Türkiye ve Brezilya gibi kaynaklara yöneleceğini belirtti.
E-İHRACATIN ÖNEMİ
Önümüzdeki dönemde belki de Türkiye e-ihracat açısından en parlak dönemlerini geçirecek. Üreticilerimizin e-ihracat için alt yapılarını şimdiden kurmalarında ciddi fayda olacaktır. Çünkü eskiye kıyasla Avrupalı müşteri daha çok Türk alışveriş sitesine başvuracak gibi gözüküyor.
Tüm bunları topladığımızda girişimcilerimizin ve girişimci adaylarımızın e-ihracat yatırımlarını oldukça önemsemeleri gerektiğini düşünüyoruz.