Türkiye'nin istediğini aldığı Madrid zirvesi dünya basınında: "Erdoğan'ın zaferi" olarak yorumlandı
Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın NATO Genel Sekreteri Stoltenberg'in aracılığı ile Madrid'de gerçekleştirdiği 4'lü zirveden önemli kararlar çıktı. Türkiye'nin istediğini aldığı anlaşma ile iki ülke teröre destek vermeme sözü verdi. Türkiye ise İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğini destekleyecek. Zirveden çıkan anlaşma dünya basınında manşet oldu. Dış basında çıkan haberlerde imzalanan mutabakat "Erdoğan'ın zaferi" olarak yorumlandı.
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg'in aracılığında Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Niinistö ve İsveç Başbakanı Andersson bir araya geldi.
Yaklaşık dört saat süren dörtlü zirvenin ardından taraflar ortak bildiriye imza attı.
Erdoğan, Stockholm ve Helsinki yönetiminin bu tutumundan geri adım atması ve bunu yazılı olarak bildirmesinin ardından NATO üyeliği için yeşil ışık yaktı.
Dünya basınında birinci manşet olan bu gelişmeyi İngiliz Economist dergisi "Erdoğan'ın zaferi" olarak yorumladı.
Derginin internet sayfasında yayımlanan yazıda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın futbolcu geçmişine gönderme yapıyor.
Economist, Finlandiya ile İsveç'e veto tehdidi hamlesinin futboldaki gibi bir 'profesyonel faul' olduğunu yazdı:
"Türkiye'nin Cumhurbaşkanı uluslararası siyasette istediğini alabilmek için profesyonel faul yapmaktan kaçınmıyor. Geçen ay İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyeliğine çelme takma girişimi de, üstelik de Rusya böylesine bir tehdit ortamı yaratmışken, korkutucu olduğu kadar etkiliydi"
NYT: PUTİN'E DARBE
Türkiye'nin veto kararından vaz geçmesinin ABD Başkanı Biden için bir zafer olduğunu belirten New York Times, (NYT) bu gelişme için 'Başkan Vladimir V. Putin'e bir darbe oldu' yorumunda bulundu.
İki İskandinav ülkesinin Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrası NATO'ya katılmak için başvuru yaptığını hatırlatan BBC haberinde 'Şimdi iki ülke Türkiye'nin bazı taleplerini kabul etti' ifadesi yer aldı.
'Türkiye'den Putin'in NATO'nuın genişlemesini engelleme hamlesine darbe' başlığını atan Newsweek, Türkiye'nin veto kararında ısrar etmesi durumunda iki ülkenin birliğe giremeyeceğini hatırlattı.
'Putin'in Ukrayna'yı işgali için öne sürdüğü birkaç nedenden biri de NATO'nun genişlemesini önleme arzusuydu' denilen haberde Bunun Finlandiya ve İsveç'i NATO'ya katılmak için başvuru yapmaya sevk ettiğinin altı çizildi.
Washington Post 'Türkiye Salı günü, ittifakın büyümesinin önünü açtı' ifadesinin yer aldığı haberde Madrid'de gerçekleşen zirve için ise 'son yıllardaki en önemli NATO zirvesi ' yorumunda bulunuldu.
İngiliz Daily Mail gazetesi gelişmeyi 'Türkiye, İsveç ve Finlandiya liderleri, iki İskandinav ülkesinin NATO'ya katılmasının önünü açtı' ifadesi ile okurlarına duyurdu.
SON YILLARIN EN BÜYÜK GENİŞLEMESİ
Haberde Ukrayna işgalinin iki ülkeyi NATO'ya yaklaştırdığı belirtildi ve 'Bu, eski Sovyet bloğu ülkelerinin 1999'da gruba katılmasından bu yana ittifakın en büyük genişlemesi' denildi.
Politico bu gelişmeyi 'Türkiye, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyelik hedeflerinin önündeki engeli kaldırdı' başlığı ile okurlarına duyurdu.
Haberde şu ifadeye yer verildi;
'Madrid'de toplanan liderler artık Finlandiya ve İsveç'i ittifaka katılmaya davet etmek için resmi bir karar verebilirler.'
'Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya kabulüne muhalefetinden vazgeçti' diyen Alman Bild gazetesi anlaşma ile iki ülkenin NATO üyeliklerinin önünde bir engel kalmadığına vurgu yaptı.
Madrid'deki NATO liderler zirvesi öncesinde yapılan görüşmede, İsveç ve Finlandiya'nın taahhütleri sonrası Türkiye, bu iki ülkenin NATO'ya üyelik başvurusunu destekleyeceği açıkladı.
Anlaşmayla İsveç ve Finlandiya'nın, terör örgütü olarak tanınan PKK ile mücadele ve YPG/PYD'ye destek vermeme taahhüdünde bulundukları kaydedildi.
Üçlü muhtırada, İsveç ve Finlandiya'nın "YPG/PYD ve Türkiye'de FETÖ olarak tanımlanan örgüte destek sağlamayacakları" vurgulanarak Türkiye ile "bu terör örgütlerinin eylemlerini önlemek amacıyla iş birliğini artırmak üzerinde anlaştıkları" da belirtiliyordu.
Ayrıca "Finlandiya ve İsveç, Türkiye'nin beklemedeki sınır dışı ya da iade taleplerini süratle ve detaylı olarak ele alacaktır" denilerek, bu işlemlerin Avrupa Konvansiyonu uyarınca yapılacağı vurgulanıyor.