TÜSİAD ve TTB gerçekleri akıllara Biden'ın skandal konuşmasını getirdi
Sadece birkaç gün içinde SuperHaber tarafından ortaya çıkan Rothschild ilişkili uluslararası CARE STK'sının Gaziantep Bölge Müdürü Nihad Sarmini'nin İngiliz ve Amerikan İstihbaratıyla bağlantıları; TÜSİAD ve TOBB'un CIA ilişkili RAND Corporation ile birlikte 'bağış' yaptığı ABD kuruluşunun Ankara direktörünün skandal analizi ve Türk Tabipler Birliği'nin PKK olan akılalmaz ilişkileri akıllara Biden'ın bir konuşmasını getirdi. Artık STK'lar, gazeteciler, partiler, akımlar, sokak yeni aparatlar...
This browser does not support the video element.
ABD Başkanı Joe Biden'ın bir süre önceki bir röportajda sarf ettiği 'Türkiye’de muhalefeti destekleyerek iktidarı değiştireceğiz. Darbe ile değil, seçimle yapacağız.' sözleri hafızalara bir daha çıkmamak üzere kazınmıştı.
Kendine hükümetleri değiştirme hakkını gören Biden, sanki bir seçenekmişçesine bir karara vararak 'Darbe yapmayacağız' demişti. Orduyu kendine aparat yapamayan ABD, muhalefeti, STK'ları ve HDP'yi kullanmaya karar vermişti. Son yaşananlar o videoyu akıllara getirdi.
Henüz ABD Başkanlığı için yarıştığı sıralarda gazetecilere Türkiye'de hükümeti muhalefet (STK'lar, gazeteciler, partiler, akımlar, sokak...) ile devireceğini ifade etmişti.
ABD Başkanı Joe Biden'ın sözleri şu şekilde:
'Bence ona (Erdoğan'a) çok farklı bir yaklaşım uygulamalıyız. Muhalif liderleri desteklediğimizi açıkça göstermemiz lazım. Parlamento'ya katkı sunmak isteyen Kürt toplumunu entegre etmek için... Bu iş bir süre iyi gidiyordu.
Bir yol haritamızın olduğunu açıkça göstermemiz lazım. Düşündüğümüz şeyle ilgili sesimizi yükseltmemiz lazım, bedel ödemeli. Nasıl çalışacaklarını anlamak için çevresinde F-15 savaş uçağı uçurdukları hava savunma sistemi olduğuna göre ona belli silahları satmaya devam edip etmeyeceğimiz konusunda bedel ödemeli.'
'DARBE İLE DEĞİL, SEÇİMLE DEVİRECEĞİZ'
'Yani çok endişeliyim. Ama benim yaptığım gibi onlarla doğrudan temasa geçip Erdoğan'ı yenecek duruma gelmeleri için hâlâ var olan Türk liderliği unsurlarından daha fazla verim almalı ve onları güçlendirmeliyiz. Darbe ile değil, seçim süreci ile... Partisi, İstanbul'dan dışarı atıldı. Peki biz ne yapıyoruz? Burada oturup boyun eğiyoruz.
Yapacağım en son şey, ona Kürtler konusunda boyun eğmek olurdu. Kesinlikle en son şey. Ve onlara Kürtlerle ilgili olarak birkaç görüşmem oldu. O dönem henüz üzerlerine gitmiyorlardı.
Yani şunu göstermemiz lazım. Türkiye, Rusya'ya bağımlı olmayı istemek zorunda değil. Uzun bir zaman önce o elmadan bir ısırık aldılar. Ama şu ana kadar onlara davrandığımız şekilde davranmaya devam etmeyeceğimizi anlamak zorundalar. Yani çok endişeliyim. Hava üslerimiz ve onlara erişimimize dair de çok endişeliyim. Bence bölgedeki müttefiklerimizle bir araya gelerek, onun bölgedeki faaliyetlerini nasıl izole edeceğimizle ilgilenmek bizim için son derece fazla iş olacak.
Özellikle Doğu Akdeniz'de petrolle ilgili faaliyetleri ve görüşülmesi uzun sürecek olan çok sayıda başka şey... Ama cevabım 'evet, endişeliyim.''