V estetiği nedir? Nasıl uygulanır? Ameliyatsız estetik Yüz gerdirme

Yakın zamana kadar, çene için yapılabilecek tek uygulama yüz germe idi. Günümüzde, çene sarkması tedavisinde non-invaziv uygulamalar kullanılması ile enjeksiyon teknikleri geliştiriliyor. Bu tekniklerden biri olan V estetiği merakla araştırılan konular arasında. Peki, V estetiği nedir? Nasıl uygulanır? Merak edilen tüm detaylar haberimizde...

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk, çene bölgesinin yer çekiminden etkilenen en hassas bölgelerden birisi olduğunu belirtti. Yakın zamana kadar, çene için yapılabilecek tek prosedür yüz germe idi. Ama şimdi, çene sarkması tedavisinde non-invaziv uygulamalar da kullanılıyor. Enjeksiyon teknikleri ile çene çizgisi yeniden şekillendirilebiliyor. Bu tekniklerden biri olan V estetiği merakla araştırılan konular arasında. Peki, V estetiği nedir? Nasıl uygulanır? Merak edilen tüm detaylar haberimizde...

DOLGU ENJEKSİYONU

Kırışık tedavisinde kullanılan dolgu enjeksiyonu tekniği çene şekillendirme tedavisinde de kullanılıyor. Özellikle çenedeki hacim eksiklikleri hyalüronik asit ya da kişinin kendi yağ hücreleri enjekte edilerek giderilebiliyor. Dolgu enjeksiyonunun etkisi kullanılan malzemenin türüne göre 2 yıl kadar sürebiliyor. Ameliyatsız bir işlem olduğu için iyileşme sürecine ihtiyaç olmaz. Geri dönüşümlü yani belirli aralıklarla tekrarlanması gereken bir prosedürdür.

MASETTER BOTOKSU

Çene küçültme tedavisinde uygulanan bir tekniktir. Botoks enjeksiyonu ile aşırı geniş çene kasları gevşetilerek çenenin V şeklini alması sağlanabilir. Botoks enjeksiyonu kırışık tedavisinde de aynı şekilde kasların gevşemesini sağlayarak etki eder. Bu sayede doğru noktalara enjekte edilerek çene kaslarının da gevşemesini sağlayarak çenenin küçülmesine yardımcı olur. Ameliyatsız bir işlem olan bu prosedürüin etkileri birkaç gün içinde ortaya çıkar.

V çene estetiği, geri dönüşümlü bir işlem olup, enjeksiyonların etkisi geçince ortalama 1 ya da 2 yıl içinde tekrarlanması gereken bir prosedürdür. Cerrahi teknikler ile kıyaslandığında anestezi ve dikiş gerektirmediği için iyileşme sürecine de ihtiyaç olunmaz.

Ancak bu prosedürün doğru bir şekilde planlanarak uygulanması gerekir. Bu nedenle mutlaka alanında uzman cerrahlar tarafından klinik ortamda yapılmalıdır. Eğer çeneniz yüzünüzün geneli ile uyumsuz ise ve size erkeksi bir görünüm veriyorsa bu prosedürden siz de faydalanabilirsiniz. Böylece siz de daha genç ve kadınsı bir görünüme sahip olabilirsiniz.

Artık gençliğin ve güzelliğin doğallıkla neredeyse eşit anlama geldiği günümüzde yeni ameliyat tekniklerinin yanı sıra çok çeşitli yardımcı tedavi seçenekleri kombine olarak hastalara uygulanmakta ve çok doğal başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir.

Çağımızda toplumların bilinç düzeyinin artmasıyla insanların kendi yüz ve vücutlarına saygısının da arttığını anlayan Op. Dr. Gökhan Haytoğlu, bunu en güzel şekilde anti-aging trendlerine artan ilgi ile görmenin mümkün olduğunu dile getirdi.

Artık neredeyse her insan yediklerine, içtiklerine dikkat ediyor, sigara, alkol ve güneşin yaşlandırıcı etkisinden uzak durmaya çalışıyor, spor aktivitelerine eskiden olduğundan daha çok önem veriyor, çeşitli nefes teknikleri, meditasyon ve rahatlama seansları ile iç huzurunu yakalamaya çalışıyor ve cildinin bakımına ve nemlenmesine katkıda bulunmak için çok çeşitli kozmetiklerden de yardım almaktan çekinmiyor.

Op. Dr. Gökhan Haytoğlu, Tüm bunları yaparken insanların yüzlerine ayrı bir önem verdiğini ve bir şekilde zamanı durdurmaya, yaşlanmayı geciktirmeye ve yaşlanmanın izlerini sildirmeye çalıştıklarını belirtiyor. İşte bu noktada estetik cerrahlar da bu isteklere cevap verebilmek için kendilerini sürekli geliştirmeye en yeni teknolojileri tedavi yöntemlerine adapte etmeye özen gösteriyorlar. Bunları yaparken de insanların hatıralarındaki bazı kötü ve abartılı sonuçların oluşturduğu doğallıktan uzak yüz gençleştirme tabularını yıkmak için çaba sarf ediyorlar.

Bu tedaviler sonucunda hastaların yaşlanma sürecinin neredeyse 10 sene geriye almanın, yavaşlatmanın ve yaşlılığa geçiş sürecini yumuşatmanın mümkün olduğunu vurgulayan Op. Dr. Gökhan Haytoğlu, yüz estetiğinin; zamanın, stresin, dış etkilerin kişiye olumsuz yansıması sonucu yüzde oluşan deformasyonların, kırışıklıların, sarkmaların, sivilcelerin ve benzeri birçok bozukluğun yerini yeni, güzel ve parlak bir cilde bırakması için yapılan tedavilerin genel ismi olduğunu belirtti.

Her yaşın kendine göre bir cilt sorunu vardır diyen Haytoğlu, en sık karşılaşılan yaşlanmaya bağlı kırışıkların, sarkmaların giderek artması ve hastaların artık aynaya baktığında ''ben böyle miydim'' diye düşündüren durumlarla karşı karşıya kalmasıdır şeklinde açıklama yaptı.

Yüzdeki yağ dokusunun azalması sonucunda yüzün dolgunluğunu kaybettiğini, derinin kırıştığını ve sarkmaların meydana geldiğini anlatan Op. Dr. Gökhan Haytoğlu, yüz estetiğinin, bir nevi yüz gençleştirmek amacı taşıyan bütün operasyonların bütünü olduğunu belirtti.

Op. Dr. Gökhan Haytoğlu; ‘’Mimik kaslarının oluşturduğu çizgiler, yüz kemiklerindeki çıkıklık ya da değişim, yerçekimi etkisi ile yüz kaslarının ve cildinin sarkması, zayıflama ve çene kemiği küçülmesi ile cildin bol gelmesi, durumu gittikçe kötüleştiren yüz sorunları olarak karşımıza çıkar’’ dedi.

Günümüzde, cilt sorunlarının eskisine oranla daha kolay çözümlendiğini, çok çeşitli yüz estetiğine yönelik müdahaleler ile karşılaşmakta olduğunu dile getiren Haytoğlu, yüze yapılacak estetik müdahaleleri, müdahale yapılacak alanlara göre sınıflamanın mümkün olduğunu belirtti.

‘’Üst yüz; alın ve kaşların estetiği, orta yüz; gözler, burun, yanaklar ve ağız ile çevresi, alt yüz ve boyun; ağız çevresi ve boyunu kapsamaktadır’’.

‘’Yüz bölgesi estetiği içerisinde; çene estetiği, çene ucu estetiği, yüzdeki kemik fazlalıkları veya eksiklikleri, burun estetiği, yüz germe ve gençleştirme, göz kapağı estetiği, kaş kaldırma ( kaş estetiği), dudak dolgunlaştırma veya belirginleştirme, kulak estetiği (kepçe kulak ameliyatı), yağ enjeksiyonu, migren tedavisi, deri lezyonlarının tedavisi gibi operasyonları sayabiliriz.’’ Ameliyatsız estetik olarak yüz gençleştirme, soyma, botox, dolgu, PRP gibi tedaviler de uygulanmaktadır.

Yüzünüze en uygun estetik müdahaleyi bulmak için uzman doktorlar ile görüşüp hangi soruna karşı nasıl çözümler üretilebileceğini öğrenmelisiniz.

Maddi anlamda kişinin bütçesine uygun seçenekler için doktoru ile ameliyat ya da ameliyatsız gerçekleştirilebilecek seçenekleri değerlendirebileceğinden bahseden Op. Dr. Gökhan Haytoğlu, genel anlamda yüz estetiğini germe işlemi olarak tabir eden birçok kişinin olduğunu, fakat yüz gençleştirme işlemlerinin ameliyatsız tekniklerde de ilerleme kaydettiğini vurguladı.

Amerika ve Avrupa’da en çok kullanılan ameliyatsız teknik sıvı-likit yüz germe işlemi, son yıllarda Türk doktorlar tarafından da tercih edilen bir yöntem olmaktadır. Yüz anatomisindeki bozulmaların, sıvı-likit yüz germe ile 5-10 yaş gençleştiği görülmektedir.

Op. Dr. Gökhan Haytoğlu, sıvı-likit yüz germe işleminde özellikle elmacık kemikleri hattına ve şakak bölgelerinin kenarlarına hacimleri geri kazandırabilmek için dolgu materyalleri kullanılmakta olduğunu belirtti. Bu materyaller genellikle 18 ay kalıcılığa sahiptir. Erkekler de bu yöntemi yoğun bir ilgiyle karşılamaktadır. Bunun dışında örümcek ağı tekniği diye bilinen iğneler ile geçici bir lifting etkisi, diğer yandan ise yüzün iplere reaksiyonu ile oluşan kolajen ve fibroblast üretimi sonucu ciltte yenilenme sağlanabilmektedir. Bu müdahaleler ile sağlıklı ve güzel yüzlere, mutlu bakışlarınızı eklemek artık mümkün olmaktadır.

Ünlü grubun solisti hayatını kaybetti Galatasaray'dan 50 milyon euroluk transfer teklifi! Tarihe geçecek Bahçeli, İmamoğlu'nun talebini reddetti!
Sonraki Haber