Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden Bilim ve Sanat Vakfı'na ilişkin yeni açıklama

Vakıflar Genel Müdürlüğü, yasal prosedür gereği Bilim ve Sanat Vakfı'nın yönetimini devralması sonrası çıkan tartışamalara ilişkin yeni bir açıklama yaptı.

Geçtiğimiz günlerde kurucuları arasında eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun da olduğu Bilim ve Sanat Vakfı'na kayyum atandığı şeklinde haberler gündeme oturmuştu.

Ancak vakfa kayyum atanmadığı Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün yasal prosedür gereği vakfın yönetimini devralığı ortaya çıktı.

Bilim ve Sanat Vakfı, bu gelişmenin ardından yaptığı açıklamada, '' Bu keyfi tutum yüzlerce yıllık vakıf geleneğimizde büyük bir tahribata yol açabilecek vahim bir adım; sadece Bilim ve Sanat Vakfı’nı değil ülkemizdeki bütün vakıfları ilgilendiren tehlikeli bir girişimdir.'' ifadelerini kullanmıştı.

DEMİRCAN'DAN AÇIKLAMA

Vakıflardan sorumlu Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, Bilim ve Sanat Vakfı'na ilişkin yaşanan gelişmelerle ilgili bir açıklama yapmış, devir işleminin prosedür gereği yapıldığını açıklamıştı.

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden söz konusu gelişmelere ilişkin yeni bir açıklama yapıldı. 

Yapılan açıklama şu şekilde; 

KAMUOYUNA DUYURU

Vakıf müessesesi, milletimizin en eski ve en köklü kurumlarından biridir.

Türkiye’nin yükseköğrenim alanında yaşadığı büyük değişimde, vakıflarımız tarafından kurulan üniversitelerin çok büyük payı vardır. Anayasa, ilgili kanunlar ve diğer düzenleyici işlemler ışığında, çeşitli vakıflar tarafından kurulan bu üniversitelerimiz, başarılı çalışmalarıyla ülkemizin gururu olarak önemli başarılara imza atmışlardır. Bilim Sanat Vakfı tarafından kurulan İstanbul Şehir Üniversitesi’nin durumu ise, bu güzel görüntünün bir istisnası olarak kamuoyumuzca yakından takip edilmiştir.

Bu üniversitemiz, bir süredir, yönetim ve finansman krizi yaşayan bir eğitim kurumu haline dönüşmüştü.Büyük bölümü kamuya, yani halka ait borçlarını ödeyemeyen ve objektif şartlarda ödemesi de mümkün gözükmeyen üniversite, öğretim elemanları ve çalışanlarına maaş veremez, öğrencilerinin burslarını karşılayamaz bir hale gelmişti.

Vakıf ve üniversite yönetimi, gösterilen tüm müsamahaya ve verilen zamana rağmen, bu sıkıntıyı aşmak için gereken finansmanı bulma ve borç batağından kurtulma konusunda, ortaya inandırıcı ve gerçekçi bir plan koyamamıştı. Sonuçta, öğrenciler ve öğretim elemanları başta olmak üzere geniş bir kesimin ciddi biçimde mağduriyetine yol açacak bir iklime girildi.

Krizin daha da derinleşme riskinin belirmesi üzerine, kamu üzerine düşen görevi yerine getirmiş ve üniversitenin idaresi, hami kurum olan Marmara Üniversitesi'ne verilmiştir. 

Üniversite yönetimi de yaptığı açıklamayla; ''mali durumunun eğitim-öğretim faaliyetini sürdürmeyecek ölçüde zayıf olduğu, sürecin bu şekilde devamı halinde öğrenci, akademik ve idari personel ile üniversiteden alacaklı konumundaki gerçek ve yüzel kişilerin yaşadığı mağduriyetin büyüyeceği ve eğitim-öğretim faaliyetlerinin kesintiye uğrayacağı'' gerçeğini kabul ederek, idarenin Marmara Üniversitesi'ne devrinin yerinde olduğu belirtilmiştir.

Yaşanan süre;Şehir Üniversitesi'nin kurucu vakfı olan Bilim Sanat Vakfıyla doğrudan ilişkilidir ve bu ilişki vakfı olumsuz olarak etkilemiştir.

Büyük bir sıkıntı içinde bulunan vakfın faaliyetleri sebebiyle oluşabilecek mağduriyetlerin önüne geçmek için, Vakıflar Genel Müdürlüğü, ilgili Kanunun emri gereğince sorumluluğunu yerine getirerek yönetimini devralmıştı.

Bilim Sanat Vakfı ile ilgili bundan sonraki aşamalar, mahkemenin vereceği karar uygun şekilde yürüyecektir. 

Süreç tamamlanana kadar vakfın kuruluş amacında ve hizmet alanlarında herhangi bir değişiklik söz konusu değildir. Gerek üniversite, gerekse vakıf konusunda gördüğü zararların durdurulması, takip eden zararların önlenmesidir. 

Yanlış tutumları ve tasarruflarıyla hem üniversiteyi, hem vakfı çöküş noktasına getirenlerin tarihimizde değerli bir yeri olan vakıf kavramını zedeleyenlerin, tevazu içinde özeleştiri yapmak yerine, sürekli olarak görevini yerine getiren kurumları suçlayıcı ifadelerle ortaya çıkmalarının takdirini milletimize bırakıyoruz.

Kamuoyuna saygıyla arzolunur.

Anne için istenen ceza belli oldu! Ev sahiplerinin akıl almaz isteklerine bir yenisi daha eklendi Çağdaş Atan Berkay Özcan'ın kadro dışı bırakıldığını açıkladı
Sonraki Haber