Ya Enis Berberoğlu yalan söylüyor, ya da CHP'de de bir "samanlık solcusu" var!
CHP İstanbul Milletvekili ve Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Mahmut Tanal, Adana'da durdurulan MİT TIR’larının görüntülerinin yayınlanmasına ilişkin açılan davada 25 yıl hapis cezası alarak tutuklanan İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nu Maltepe Cezaevinde ziyaret etti.
Mahmut Tanal, "yargılandığı davayı kendisine kurul bir kumpas" olarak değerlendiren Berberoğlu’nun “Bana kurulan bir kumpastır. Böyle bir suç işlemedim, ben kimseye bilgi ve belge de vermiş değilim. Tamamen kurgulanmış bir senaryodur. Türkiye’de hukuk kırıntısı varsa bir an önce beraat edip tahliye edilmem lazım. Bu karar hukuki değil siyasidir” dediğini aktardı.
Berberoğlu’nun, Tanal’la görüşmesinde, Can Dündar’ın cezaevinde anılarını yazdığı "Tutuklandık" kitabında bahsedilen ‘solcu milletvekilinin’ kendisi olmadığını belirterek, “O tarihlerde ben milletvekili değildim. Bu nedenle solcu milletvekili ben olamam” dedi.
BUGÜNE KADAR "BEN DEĞİLİM" DEMEMİŞTİ AMA...
Enis Berberoğlu'nun bu açıklamalarını köşesine taşıyan Star yazarı Ersoy Dede ise konuyu farklı bir açıdan değerlendirdi.
Berberoğlu'nun sözlerinin doğru olması halinde ortaya çıkan çirkin tabloyu gözler önüne seren Ersoy Dede, "Sahiden o görüntüleri Berberoğlu’ndan almadıysa ortada ciddi bir haksızlık var demektir.. Bir masum haksız yere içerde yatacağına bütün suçlular dışarı çıksın.. Şimdi tüm bu anlatılanlar doğruysa.. O solcu milletvekili gece yatağında huzur içinde uyuyabiliyor mu?.." diye yazdı.
İşte o köşe yazısı;
- O görüntüleri Berberoğlu vermediyse!
Mahmut Tanal aracılığıyla bir mesaj göndermiş Enis Berberoğlu.. Can Dündar’ın kitabında sözü edilen “solcu” milletvekilinin kendisi olmadığını söylüyor.. Yani?.. “..Görüntüleri Can Dündar’a ben vermedim…” demeye getiriyor.. “..Ben o tarihte daha milletvekili seçilmemiştim..” diye ekliyor.. İyi ama adama sormazlar mı; “bu itirazı, savunmanızı alan savcıya hakkınızda mahkumiyet kararı veren hakime değil de Mahmut Tanal’a niye yapıyorsunuz” diye… Enis Berberoğlu, mecliste basın açıklaması yaparak kabul etti görüntüleri verdiğini… Sözcü gazetesine verdiği mülakatta da reddetmedi.. Can Dündar da bu mülakat sonrası Berberoğlu’na teşekkür etti.“..Ondan almadım.. ” demedi.. Hoppala yavrum yaz geldi.. Şimdi ne oldu da birden bire; “..Ben değilim..” diyor Enis Berberoğlu?.. Eğer sahiden değildiyseniz bunca zaman 25 yıl hapis cezası alıncaya, cezaevine girinceye kadar neden itiraz etmediniz?..
Kim o korkak solcu milletvekili?
Şimdi gerçekleri haykırma zamanı.. Bakın tablo belirginleşti.. Enis Berberoğlu “..ben değildim o..” diyor.. Zaten “solcu” da değil.. Can Dündar’ın bu vakte kadarki sessizliğini, Enis Berberoğlu’nun içeri girmesini kabullenmesini nasıl okumak lazım?.. Eğer Can Dündar, sahiden o görüntüleri Berberoğlu’ndan almadıysa ortada ciddi bir haksızlık var demektir.. Bir masum haksız yere içerde yatacağına bütün suçlular dışarı çıksın.. Şimdi tüm bu anlatılanlar doğruysa.. O solcu milletvekili gece yatağında huzur içinde uyuyabiliyor mu?.. Bu saatten sonra ne zaman çıkarsa çıksın ortaya, üzerine yapışan “korkak” damgasıyla yaşamaya devam edecek.. Ama ne kadar erken ortaya çıkarsa en azından adalet o kadar hızlı tecelli edecek..