Çevre ve Şehircilik Bakanı kim oldu? İşte o isim...

Recep Tayyip Erdoğan 24 haziran seçimlerinin tamamlanmasından sonra yeni sistemin ilk cumhurbaşkanı seçildi. AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, yeni kabinenin pazartesi günü saat 21:30 da açıklanacağını ve kabinede eski bakanların olabileceğini açıkladı. Vatandaşlar büyük bir merakla bakanların kim olacağını araştırıyor. Peki yeni kabinede Çevre ve Şehircilik Bakanı kim oldu? Hangi isim? Cumhurbaşkanı kimi seçti? Detaylar haberimizde...

AK Partili Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş açıklamalarda bulundu. Elitaş, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk kabinesi ile ilgili yaptığı açıklamada, "Sayın cumhurbaşkanımız tamamını dışarıdan yapabilir. Milletvekili adayı olmayan eski bakanlardan yapabilir. Sivil toplum örgütlerinden yapılabilir. Kanaatime göre bir veya iki (cumhurbaşkanı yardımcısı) olabilir. Bu, Cumhurbaşkanının takdirinde. Anayasada sayısı belli değil. Kabinede dışarıdan bakanlar muhtemelen ağırlıklı olacak. Eski bakanlardan milletvekili olmayanlar var onlardan tercih edebilir." ifadelerini kullandı. Peki yeni kabinede Çevre ve Şehircilik Bakanı kim oldu? Hangi isim? Cumhurbaşkanı kimi seçti? Detaylar haberimizde...

Pazartesi günü kabineye giren bakanlar açıklanır açıklanmaz sitemizde olacak...


ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI

Nafia Nezareti : 1848 - 1920
Nafia Vekaleti : 1920 - 1928
Bayındırlık Bakanlığı : 1928 - 1983
İmar ve İskan Bakanlığı : 1958 - 1983
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı : 1983 - 2011
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı : 2011 - ..


Sunuş

Bayındırlık Bakanlığı, Türkiye'de kamu hizmetlerinde memleketin imarı ile ilgili işlerin yürütmekte görevli kuruluşların bağlı olduğu bir kurumdur.

Gerçekten, Türkiye'deki devlet teşkilatının köklü bir şekilde değiştirilip çağın ihtiyaçlarına uygun bir düzenlemenin yapıldığı 1848'den bu güne kadar, Bayındırlık Bakanlığı, bazı istisnalar dışında yapımla ilgili bütün kuruluşları bünyesinde toplamış ve onları yönlendirmiştir. Bu niteliği ile de, devletin ana bakanlıklarından birisi olmakta devam edegelmiştir.

İlk hükümetin teşekkül tarzı, 24 Nisan'da teklif edilip görüşülerek 2 Mayıs'da kabul edilen 3 numaralı kanun ile tespit edilmiştir. Buna göre, Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümeti, Büyük Millet Meclisi Reisi'nin başkanlığında on bir bakandan ibarettir. Kurulan bu hükümetteki on bir bakanlık arasında Bayındırlık Bakanlığı da, Nafıa Vekaleti ismi ile yer almaktadır.

Cumhuriyet'in kurulmasından önce, bu on bir bakanlığa ilaveten bir bakanlık daha kurulur: Mübadele, İmar İskan Bakanlığı. Lozan sulh antlaşması ile ortaya çıkan, Türk ve Rum ahalinin mübadelesi ve yerleştirilmesi konusu, 13 Ekim 1923 günü kurulan bu bakanlığa verilir.

Bakanlığımızın İlk Programı

Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümetinin kurulmasına ait söz konusu kanunun kabulünün ertesi günü, 3 Mayıs 1920' de her bakanlık için ayrı ayrı yapılan seçim sonunda, Yozgat Milletvekili İsmail Fazıl Paşa Bayındırlık Bakanlığına seçilir.

Programın Bayındırlık ile ilgili bölümü, bugünkü kelimelerle şöyledir: "Bayındırlık işlerindeki girişimimize gelince: Memleketin ekonomi bakımından çok gerekli olup da şimdiye kadar yapımına başlanmamış olan ana hatlarının, bilinen sıkıntılar dolayısıyla, bu yıl yapımının sürdürülememesi zorunluluğu vardır. Ancak mevcut olan yollarda halkımızın geçişine engel olan harap yol parçaları ile köprülerin onarımına ve bu yollarda yapımı bitmemiş olan önemli bölümlerinin yapımının tamamlanmasına süratle başlanacağı gibi, Ankara-Sivas demiryolunun yapımının, Yahşi Han durağına kadar tamamlanıp işletilmesi ile ilgili tedbirler alınmıştır."

Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Bayındırlık İşleri Hakkındaki Düşünceleri

1920-1923 döneminin bayındırlık yönünden en önemli konusu demiryollarıdır. 1 Mart 1922 tarihli Meclis açış konuşmasında Mustafa Kemal ATATÜRK, Bayındırlık işleri ve özellikle demiryolları hakkındaki düşüncelerini şu şekilde açıklıyor ve konular ile ilgili olarak da bilgi veriyordu"

"Sizlere, ekonomik alandaki faaliyetlerimizin ana hatları ile tesbit etmiş olduğum temel noktalarını genel olarak açıklamış bulunuyorum. Bundan sonra ekonomik politikamızda, tespit etmiş olduğumuz bu temel esaslara uygun olarak hazırlanacak bir plana göre, Bakanlar Kurulumuzun uygulamaya geçmesini bekliyoruz. Böyle bir projenin hazırlanmasında en büyük yeri Bayındırlık işleri alacaktır. Çünkü, ekonomik hayatın işlemesindeki canlılık; ancak taşıt araçlarının, karayollarının, demiryollarının ve limanların içinde bulundukları duruma bağlıdır."

"Yaşamak için ve ekonomik gelişmemizi temin için, Bayındırlık işlerine dört elle sarılmak mecburiyetindeyiz."

TBMM Hükümetinin Kurulmasından Sonraki Gelişmeler ve Bu Dönemin Bayındırlık Bakanları

Bütün bu kanuni düzenlemelere göre, TBMM hükümetinin kurulduğu 3 Mayıs 1920 ile Cumhuriyet'in ilanını sağlayacak şekilde hükümetin istifa ettiği 27 Ekim 1923 tarihleri arasında görev yapan bakanlar kurulunda Nafıa Vekilliği (Bayındırlık Bakanlığı) yapan şahıslar şunlardır:

3 Mayıs 1920 -25 Aralık 1920 arasında Yozgat Milletvekili İsmail Fazıl Paşa,
2 Ocak 1921 - 17 Kasım 1921 arasında Karahisar-ı Sahip (Afyon) Milletvekili Ömer
Lütfi Bey,
17 Kasım 1921 - 14 Ocak 1922 arasında Sivas Milletvekili Hüseyin Rauf (Orhan) Bey,
14 Ocak 1922 - 27 Ekim 1923 arasında Diyarbakır Milletvekili Fevzi (Pirinççizade) Bey.
23 Nisan 1920'deki Bayındırlık Bakanlığının İdari Teşkilatı

İstanbul'daki mevcut hükümetin Nafıa Nezareti'ne karşılık olarak kurulan, Ankara'daki milli hükümetin Nafıa Vekaleti'nin merkez ve taşra teşkilatı, mecburi olarak Nafıa Nezaretinin benzeri idi. Yani,

Merkezde:

Müsteşar
Nafıa Meclisi (Bayındırlık Kurulu)
Nafıa Müdüriyet-i Umumiyesi,
Demiryolları ve Limanlar Müdüriyet'i Umumiyesi,
Turuk-u Zatiye Müdürlüğü (Personel Dairesi),
Taşrada ise,

Nafıa Başmühendislikleri,
Demiryolları ve Müesseseler Komiserlikleri,
Su Mühendislikleri,
Turuk-u Umumiye Fen Memurları, bulunmakta idi.
Bayındırlık Bakanlığının teşkilat kanunu olarak, Osmanlı Devletinin Nafıa Nezareti kuruluş ve teşkilatı hakkındaki 9 Ekim 1914 tarihli kanun, TBMM ve Türkiye Cumhuriyeti hükümleri tarafından 1934'e kadar kullanılmıştır. Bakanlığın yukarıda saydığımız merkez ve taşra teşkilatından sadece "Demiryolları ve Müesseseler Komiserlikleri" bugünkü teşkilat bünyesinde bulunmayan ve bilmeyenlere yabancı gelecek bir ünitedir. Osmanlı Devletinden yapım ve işletme imtiyazı almış olan şirketler üzerinde Bayındırlık Bakanlığının teftiş hakkı mevcut olup, sözleşmelerine göre yapılan bu görevi yerine getiren kişi "Nafıa Komiseri" ünvanını taşımaktadır.

23 Nisan 1920'deki Bayındırlık Bakanlığının Çalışma Şartları

Milli Mücadelenin hangi güç şartlarda yürütüldüğü bilinmektedir. Milli hükümetin Bayındırlık Bakanlığı da çalışmalarını çok kısıtlı imkanlarla yapabilmekte idi. O günlerin Ankara'sı, bina bakımından son derece yetersiz olduğu için, Bakanlıklar birer odaya sıkışmak zorunda kalmışlardır. Bayındırlık Bakanlığı, bugünkü Vilayet Konağı'nın bir tek odasından ibaret idi. Bu odada Bakan, Müsteşar, üç mühendis ve birkaç memurdan ibaret bütün bakanlık personeli çalışmak durumundaydı.

O günlerin halini, Bayındırlık Bakanı Ömer Lütfi Bey'in hatıralarından okumakta yarar vardır: "İşte böyle, para yok, malzeme yok, adam da yok denecek kadar az iken, yalnız var olan ve hepimize sirayet eden, Atatürk'ün sarsılmaz azim ve imanı idi. Biz ancak, ondan aldığımız kuvvetle her müşküle göğüs gererek çalışabildik."

Bayındırlık Bütçesi

1920 mali yılı bütçesinin Bayındırlık Bakanlığı'na ait bölümü şöyledir.

1920 yılı ödeneği 620.396 Lira

1920-1923 Döneminin Önemli Konuları

1920-1923 döneminde, savaş şartlarının gereği olarak Bakanlığın, hizmet konuları dışındaki işlerle de görevlendirildiğini görmekteyiz. 2 Ocak 1921 tarihli bir tüzük ile, lokomotiflerin ihtiyacı olan kömürü üretmek üzere, kömür madeni işletilmesi için Bayındırlık Bakanlığına yetki verilmektedir. Kömür madenlerinin işletilmesi, o tarihte İktisat Bakanlığının görevleri arasındadır. Ancak, demiryolu işletmeciliğinin milli savaştaki rolünün büyüklüğü dolayısıyla, kömür üretimi ile doğrudan Bayındırlık Bakanlığının görevlendirilmesi uygun bulunmuştur.Bu tüzüğü takiben, bu defa linyit kömürü çıkarılması ve satılması için bir kanun ile, yine Bayındırlık Bakanlığının görevlendirildiğini görmekteyiz.

Bu dönem içinde çıkarılan ve Bakanlığı ilgilendiren kanunlardan birkaçı da, bazı yolların devlet yolları sınıfına kaydırılmaları ile ilgilidir.

Fethi Bey Hükümeti

Fethi Bey hükümeti döneminde, bakanlıklarda değişmeler olmuş ve 11 Aralık 1924'de Mübadele, İmar ve İskan Bakanlığı kaldırılmış, buna mukabil 29 Aralık 1924'de Bahriye (Deniz) Bakanlığı kurulmuştur.

29 Ekim 1923'de Sonrası, 1924 Mali Yılı Bütçesi

Buna göre, askeri ihtiyaçlardan sonra ikinci sırayı almış olmanın yanı sıra, bütçe kanundaki bazı maddelerle de Bayındırlık Bakanlığına geniş yetkiler verildiği görülmektedir.

Üçüncü İsmet Paşa Hükümeti (3.3.1925-1937)

Bu hükümette Bayındırlık Bakanı olarak, 4.3.1925 ile 14.12.1925 arasında İstanbul Milletvekili Süleyman Sırrı Bey ve 14.1.1926'dan sonra da bir diğer İstanbul Milletvekili Behiç(Erkin) Bey görev yapmıştır.

Bir aylık arada ise Ticaret Bakanı Ali Cenani Bey Bakan vekili olarak bulunmuştur.

1925 Mali Yılı Bütçesi:

Bayındırlık Bakanına elli milyon liraya kadar sarf yetkisi verilmiştir. O yıl hükümet bayındırlık hizmetlerine özel önem vermektedir. Bu önemin bir göstergesi de gider bütçesi olan 183.932.767,10TL içinde ödeneklerin büyüklüğüne göre sıralama yaparsak, Bayındırlık Bakanlığı bütçesinin 1924'de olduğu gibi ikinci sırayı aldığını görürüz;

Milli Savunma Bakanlığı 43.058.874

Deniz Bakanlığı 5.310.380

Bayındırlık Bakanlığı 19.667.285

1925 mali yılında Bayındırlık Bakanlığına bağlı olup da katma bütçeleri bulunan kuruluşlar, şunlardan ibarettir;

Anadolu-Bağdat demiryolları ve Haydarpaşa Liman ve Rıhtımı İdaresi Genel Müdürlüğü (22.4.1924'de kurulmuştur)
Demiryollar İnşaat ve İşletme Genel Müdürlüğü
Erzurum-Sarıkamış-Kars ve Şubeleri Demiryolları İdaresi Genel Müdürlüğü
Konya Ovası Sulama İdaresi
Van Gölü İşletmesi
Mühendislik Mesleği ile İlgili Düzenlemeler:

Mühendis ve mimarlara verilecek ruhsatnameler ile ilgili yönetmelik Haziran 1928'de yürürlüğe konulmuştur.Bu yönetmelikte zamanla bazı değişiklikler yapılmıştır. Nitekim, Kasım 1930'da mimarlara ait işlemler de Bayındırlık Bakanlığına aktarılmıştır.

Demiryollarının Bir Genel Müdürlükte Toplanışı:

Mayıs 1927'de Devlet Demir Yolları ve Limanları Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Bu çıkan kanun ile; 1924'den beri demiryolları yatırımlarını yürütmekle görevli olan Demiryollar İnşaat ve İşletme Genel Müdürlüğü, satın alınan mevcut demiryollarını işletmekle görevli olan Anadolu-Bağdat Demiryolları ve Haydarpaşa Liman ve Rıhtımı Genel Müdürlüğü ve doğudaki hattı işletmekte olan Erzurum-Sarıkamış-Kars ve Şubeleri Demiryolları Genel Müdürlüğü, tek bir yönetim altında toplanmıştır.

1927 yılında Taşra Teşkilatı yine eskisi gibidir:

Demiryolları komiserlikleri, İstanbul-İzmir-Bursa gibi yerlerde Bayındırlık Kuruluşları (İmtiyazlı kuruluşlar) komiserlikleri, Su İşleri Müdürleri, Yollar Mühendislikleri, İllerin İstikşaf heyetleri, Van Gölü İşletmesi, İstanbul-İzmir-Samsun-Mersin Liman Reislikleri, İstanbul'da Yüksek Mühendis Mektebi, İstanbul ve Elazığ'da Nafıa Fen Mektepleri, v.b.

Şose ve Köprüler Kanunu:

Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana, alt yatırımları olarak büyük bir çoğunlukla demiryollarına önem verildiğini belirtmiş idik. Yollar için ayrılan ödenek ise cüz'i olmaktadır. Yol inşaatları için 1921'de ve 1925'de çıkarılan Yol Mükellefiyeti Kanunlarının yeterli olmadığı anlaşılınca, bu mükellefiyeti de ihtiva edecek şekilde yeni bir yol yapımı kanununun çıkarılması gerekmiştir. Bunun için Haziran 1929'da "Şose ve Köprüler Kanunu " kabul edilmiştir. Bu kanun ile, devlet ve il yollarının birleştirilmesine dair uygulamadan vazgeçilmiş ve eski isteme dönülmüştür.

1925'de çıkarılan yol mükellefiyeti kanunu ile 1927'de çıkarılan yolların birleştirilmesine dair kanunları yürürlükten kaldıran bu "Şose ve Köprüler Kanunu", iki sene sonra Temmuz 1931'de ilk ve önemli değişikliğe uğramıştır.Daha sonraki sürede de bazı değişiklikler yapılmasına rağmen, 1950'ye kadar uygulanmıştır.Türkiye'nin yol şebekesindeki bariz zafiyet her yönü ile kendini hissettirince, İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki genel hava ve milletlerarası yardımlaşma politikaları gereği, Amerikan'ın kredi teknik, makine ve organizasyon yardımları ile Karayollarımız yeniden teşkilatlandırılmış ve bugünkü modern yapıda Karayolları genel Müdürlüğü ortaya çıkmıştır.

1929 Yılına ait Diğer Konular:

Bayındırlık hizmetlerinin yurt sathında gerçekleştirilişi, illerdeki bayındırlık teşkilatları ile mümkün bulunmaktadır. Cumhuriyet hükümeti, Nisan 1929'da Anayasa'nın 91'inci maddesi gereğince devletin kuruluş ilkelerine uygun, yeni bir "İller İdaresi Kanunu" çıkarmıştır. İllerdeki bayındırlık teşkilatı da bu kanunda yerini almaktadır.İldeki Bayındırlık ünitesinin başı "Nafıa Başmühendisi veya Mühendisidir". Bunların tayini , Bakanlık tarafından yapılmaktadır. Bu ünitede, baş mühendis ve fenni memurlardan başka "nafıa memurları" da bulunmaktadır. Bunlar, tali memur sayıldığı için tayinleri Valiye aittir. Ancak bu uygulama Mayıs 1934'de kaldırılmış ve bunların tayinleri de Bakanlığa bırakılmıştır. Bu kanunun 34.üncü maddesine göre Vali, il dahilindeki bayındırlık işleri hakkında hükümetçe hazırlanacak programlara göre memleketin imarına ait girişimlerde ve yürütmelerde bulunur. Bayındırlık işlerinin yürütülmesi ile görevli olanlarda, bu işlerden dolayı birinci derecede Valiye karşı sorumludur.

1929 yılında Bayındırlık Bakanlığı, merkez teşkilatında da bazı değişiklikler yapmıştır. Mayıs 1929'da Bakanlık bünyesindeki kuruluşların isimleri Genel Müdürlük olmuştur.

Ankara'nın bugünkü Bakanlıklar semtinde Bayındırlık Bakanlığı için ayrılan yerde, bakanlık binasının yaptırılması da 1929 bütçesinden ayrılan 230.000 lira ödenek ile bu yıl başlatılmıştır. Üç yılda bitilmesi öngörülmekte iken 1934'de tamamlanmıştır.

Yüksek Mühendis Mektebi:

Şimdiki Teknik Üniversite ismini taşıyan müessese 1930'lu yıllarda Yüksek Mühendis Mektebi adı altında Nafıa Vekaletine bağlı idi. Mektebe lise mezunları arasından müsabaka ile talebe alınır ve altı senelik tedrisat yapılırdı

Nafıa Vekaleti binası nasıl yapılmıştı:

Nafıa Vekaletinden ayrılmazdan önce ihalesini yaptığım işlerden biri de Vekalet binası idi. Büyük Millet Meclisi binasını, milletlerarası bir müsabakada, Avusturyalı Profesör Holzmeister kazanmıştı ve Meclis binası önünde bir devlet mahallesi halinde vekalet binaları inşası tekarrür ederek bunların projeleri de yine aynı profesöre yaptırılmıştı.

Demiryollarının İşletme ve Yapım Olarak İkiye Ayrılışı

Demiryollarının inşaatı ve işletmesiyle görevli olan Devlet Demiryolları ve Limanları Genel Müdürlüğü, 1 Haziran 1931'den itibaren sadece işletme ile yükümlü kılınmış olup "Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Genel Müdürlüğüne çevrilmiştir. Demiryollarının ve limanların etüd ve inşaat işleri ise, doğrudan Bayındırlık Bakanlığının merkez görevleri arasına alınmıştır. Demiryolu şebekesinin gittikçe artması dolayısıyla ortaya çıkan işletme problemleri ile ondan tamamen farklı olan inşaat konusunun ayrılması, nihayet bu yıl mümkün olabilmiştir.

Ankara'nın Su İhtiyacı:

Cumhuriyetin başşehri oluncaya kadar Ankara'nın su ihtiyacının, 1840'larda Vali ağabeydin Paşa tarafından yaptırılan depo ve çeşmelerle sağlandığı bilinmektedir.Milli Mücadele yıllarında 30000 dolaylarında olan şehir nüfusunun, hükümet merkezi olmasıyla birdenbire artış göstermesi, gerek depolama kapasitesinin artırılması, gerekse tesislerin modernleştirilmesi bakımından yoğun çalışmalar yapılmasını gerektirmiştir. Bu gaye ile Cumhuriyetin ilanından itibaren 1930'a kadar İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen Ankara şehrinin içme suyunu temin konusu, 1930'da İçişleri Bakanlığının isteği üzerine Bayındırlık Bakanlık tarafından ele alınmıştır.

1932 Yılına Ait Konular:

Osmanlı Devletinden beri Bayındırlık Bakanlığına bağlı olarak idare edilen Konya ovası sulama işleri, Mayıs 1932'de Ziraat(Tarım) Bakanlığına devredilmiştir.

1933 Yılı Konuları:

PTT Genel Müdürlüğü'nün Bakanlığa Bağlanışı:

Bayındırlık Bakanlığı yönünden 1933 yılı içindeki en önemli gelişme de Posta, Telgraf ve Telefon İdaresi'nin, tüzel kişiliği haiz bir Genel Müdürlük olarak ve katma bütçe ile idare edilmek üzere, Bayındırlık Bakanlığı'na bağlanmasıdır. Kuruluşların teşkilat kanunları peyderpey çıkarılmaktadır. PTT İdaresinin kuruluş kanunu da Haziran 1935'de çıkmıştır. Buna göre PTT, "özel kanun ve tüzükler ile devlet tarafından üstlenilen posta, telli/telsiz telgraf, telli/telsiz telefon ve radyo hizmetlerinin düzenlenmesi ve yürütülmesi ile görevli" bir kuruluş olup Bayındırlık Bakanlığı'na bağlı, tüzel kişiliğe sahip ve katma bütçelidir.

1934 Yılındaki Gelişmeler

Bu yıl içinde gerek yapım gerekse mevzuat yönünden önemli gelişmeler vuku bulmuştur. Bunların en önemlisi Bakanlık teşkilat kanununun çıkarılmasıdır.

2443 Sayılı Bayındırlık Bakanlığı Teşkilat ve Görev Kanunu

Türkiye Cumhuriyeti'nin idari düzenlemeleri çerçevesinde bu yıllar, hem mevcut Bakanlıkların teşkilat ve görev kanunlarının peş peşe çıkarıldığı, hem de Türkiye ekonomisinde kalkınmanın temel taşları mesabesinde olan yeni kuruluşların devreye girdiği yıllar olmaktadır.

1934'de kadar geçen on dört yıllık sürede Bayındırlık işlerini, 2 Ekim 1914 tarihli Nafıa Nezareti Teşkilatı hakkındaki nizamnameye göre yürüten Bakanlığın artık yeni ve günün şartlarına uygun bir teşkilat kanununa ihtiyacı olduğu muhakkak idi. İşte bunun için 2443 sayılı teşkilat kanunu çıkarılmıştır.

Ulaştırma Bakanlığı'nın kurulduğu 1939 yılına kadar yürürlükte kalan, 2443 sayılı "Nafıa Vekaletinin Teşkilat ve Vazifelerine Dair Kanun"a göre, Bayındırlık Bakanlığı; devlet teşkilatı içinde memleketin imarına, ticari ve ekonomik gelişmesine ve sosyal kaynaşmasına hizmet eden demiryollarını, limanlarını. Şose ve köprülerini yapmak, su işlerini düzenlemek, karada ve havada ulaştırma ve haberleşmeye ait Bayındırlık eserleri kurmak, işletmek ve idare etmek, çağdaş ilerlemeleri takip ederek bunları uygulamak, devlet daire ve kuruluşlarına ait her türlü bina ve inşaatın ve Türk mimarisinin tarzını belirleyip yürütmek, tekniğe ait vasıta ve unsurları yetiştirmek, genel ve özel kanunların yüklediği diğer işleri yapmakla görevli bir kuruluştur.

Kanuna göre Bakanlık bünyesinde, Müsteşarlık, Yüksek Fen Kurulu, Teftiş Kurulu, Bayındırlık hizmetleri için üç Reislik, ikisi genel bütçeye tabi ve diğer ikisi katma bütçeli olmak üzere dört Genel Müdürlük, yardımcı hizmetler için üç müşavirlik, idari hizmetler için altı müdürlük ile, bağlı okullar olarak Yüksek Mühendis Mektebi Rektörlüğü ile Nafıa Fen Mektebi Müdürlüğü bulunmaktadır.

Bayındırlık hizmetleri ile görevlendirilen üç reislik; Demiryolları ve Limanlar İnşaat Reisliği, Münakalat (Ulaştırma) Reisliği, Şose, Köprüler ve Bina İşleri Reisliği'dir. Genel Bütçeye tabi olan genel müdürlükler; Sular Genel Müdürlüğü, Nafıa Şirket ve Müesseseleri Genel Müdürlüğü'dür. Katma bütçeli genel müdürlükler ise; Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Genel Müdürlüğü ile Posta, Telgraf, Telefon İdaresi Genel Müdürlüğü'dür.

Yukarıdaki birimlerden, başka bakanlıklara aktarıldıkları için 1980'li yıllara intikal edemeyen sadece Ulaştırma Reisliği ile Nafıa Şirket ve Müesseseleri Genel Müdürlüğüdür. Diğerleri isim değişiklikleri ile de olsa, konularındaki hayatiyetlerini devam ettirmektedirler.

1935'de Yapı İşleri Genel Müdürlüğünün Kuruluşu (2799 Sayılı Kanun)

Bir yıllık uygulamadan sonra, yapı işleri şose ve köprülerden ayrı olması gerektiği, ayrıca belediyelerin imar çalışmalarının Bayındırlık Bakanlığı bünyesinde yürütülmesinin daha uygun olacağı anlaşıldığı için, Haziran 1935'de 2799 numaralı kanun ile, 2443 numaralı kanunda değişiklikler yapılmıştır. Buna göre, Şose, köprüler ve Bina İşleri Reisliği kaldırılarak, Şose ve Köprüler Reisliği ile Yapı İşleri Genel Müdürlüğü şeklinde iki birim kurulmuştur.

Bu yeni düzenleme ile Bayındırlık Bakanlığı, Türkiye'de kamu eliyle yaptırılacak olan bina yapımı işlerinin hemen hemen tamamını üstlenmektedir.

2443 ve 2799 Sayılı Kanunlardaki Maaş Durumları

2443 sayılı kanundaki bu kadro tespitlerinde özel bir durum mevcuttur. Bu, o yılların şartları gereği yeterli Türk teknik eleman bulunmadığı takdirde, yabancı teknik elemanların çalıştırılmalarına imkan tanınmasıdır.

Yedinci İsmet İnönü Hükümeti

1935 yılında yapılan seçimler sonucunda, hükümeti yine İsmet İnönü kurar. 1 Mart 1935 ile 25 Ekim 1937 tarihleri arasında görev yapan bu hükümette Bayındırlık Bakanı, Afyon milletvekili Ali Çetinkaya'dır.

Hava Yolları Devlet İşletme İdaresinin Bakanlığa Bağlanışı

1933 yılında kurulan ve Milli Savunma Bakanlığına bağlı olan "Hava Yolları Devlet İşletme İdaresi" 1935 yılı Haziran'ın da Bayındırlık Bakanlığı'na devredilmiştir.

Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi ve Müteahhitlik Ehliyet Vesikaları

2490 sayılı kanuna göre aynı yıl çıkarılan Nafıa İşleri Şerait-i Umumiyet, Haziran 1936'daki bir kararname ile kaldırılmış ve yerine "Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi" konulmuştur. 1984 sonuna kadar yürürlükte kalan bu genel şartname, küçük bir değişiklik dışında, hemen tamamen muhafaza edilmiştir. (19) 2490 sayılı kanunda yazılı usullerden biriyle, iş sahibi idare tarafından müteahhide ihale edilen her türlü inşaat ve ameliyatın yapılması hususunda uygulanacak genel şartları belirleyen bu şartname, sözleşmelerin ayrılmaz bir parçasını teşkil edecektir.

2490 sayılı kanuna göre yapılan düzenlemelerden birisi de, müteahhitler için ehliyet vesikaları sistemidir (20). Kanunun 10'uncu maddesine göre, ihaleye girecek isteklilerden vesikalardan birisi olan ehliyet vesikası;

Çubuk Barajı

1931 yılı olaylarında belirtmiş olduğumuz Çubuk Barajının, 3 Kasım 1936'da hizmete açıldığını görmekteyiz. Çubuk çayının sularını tutarak, gerek Ankara'nın içme suyunu temin ve gerekse takriben 3000 hektarlık bir sahanın sulamasını sağlamak üzere yapılan bu baraj, Cumhuriyet hükümetlerinin Türkiye'de yaptırdığı ilk barajdır.

Büyük Su İşleri Projesi

1936 mali yılının ikinci yarısına rastlayan Şubat 1937'de, Türkiye topraklarının hemen hemen yarısını kaplayan bir bölüm üzerindeki su kaynaklarından faydalanarak civarlarındaki arazi sulama yapılması, bataklıkların kurutulması ve hasarlara engel olacak tedbirlerin alınması için 5 yıllık bir su işleri yatırım programı kanunlaştırılır. " Büyük Su İşleri projesi" adı verilen bu proje 1960 yılına kadar devam etmiştir.

İkinci Saydam Hükümeti

3 Nisan 1939 ile (Başbakan'ın ölümü dolayısıyla) 8 Temmuz 1942 tarihleri arasında görev yapan bu hükümette "Muhabere ve Münakale (Haberleşme ve Ulaştırma) Bakanlığı" ve "Ticaret Bakanlığı" olarak iki yeni bakanlık kurulmuş ve Bayındırlık Bakanlığının hizmetlerinden işletme ile ilgili olanları "Muhabere ve Münakale Bakanlığı"na aktarılmıştır. Yıl içinde, bu yeni durum dolayısıyla gerekli olduğu için hem Bakanlığının ve hem de yeni kurulan Ulaştırma Bakanlığı'nın teşkilat ve görev kanunları çıkarılır. Bu kanun ile, yeni bakanlığın ismi "Münakalat (Ulaştırma) Bakanlığı" olarak kısaltılmıştır. Uzun süreden beri Bayındırlık Bakanlığı görevinde bulunan ve demiryolları siyasetinde önemli bir isim bırakmış olan Ali Çetinkaya, bu kere Ulaştırma Bakanlığı görevine geçmiş olup, bu hükümette Bayındırlık Bakanı olarak Konya Milletvekili Ali Fuat Cebesoy görevlendirilmiş.

3611 Sayılı Bakanlığın Yeni Teşkilat ve Görev Kanunu

Bakanlığın özellikle yapım konuları ile görevlendirilmesi, işletme konularının ise Ulaştırma Bakanlığına devredilmesi dolayısıyla, Bakanlığın teşkilat ve görev kanununun yenilenmesi gerekmiş olup, böylece 2443 sayılı Cumhuriyet yönetimindeki ilk teşkilat kanunu ile 2799,3074 ve 3476 sayılı değişiklik getiren kanunlar yürürlükten kaldırılarak, bunun yerine 1972'ye kadar kullanılan 3611 sayılı teşkilat ve görev kanunu kabul edilmiştir (23).

Daha önce Bakanlığa bağlı bulunan "Elektrik İşleri Etüd İdaresi" bu kanun ile Bayındırlık Bakanlığına bağlanmıştır.

1941 Yılı Yatırımları ve Gelişmeleri

Öğretim konusu dolayısıyla, başlangıcından beri Bayındırlık Bakanlığına bağlı olarak çalışan Yüksek Mühendis Mektebi ve Teknik Okul, nihayet yuvada ayrılır. Öğretim kuruluşlarının hemen tamamının Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olması gerekçe gösterilerek, bu iki teknik-eğitim birimi, Eylül 1941'de Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilir. Yüksek Mühendis Okulu'nun daha sonraki yıllarda İstanbul Teknik Üniversitesi'ne dönüştüğünü göreceğiz.

1945 Yılı Olayları

Bu yıla ait özel bir konu, Türk dilindeki gelişmelerdir. Türk Dil kurumunun dilde özleştirme konusundaki çalışmaları sonucu, 1924 yılında hazırlanmış ve daha sonraki yıllarda bazı değişikliklere uğramış olan "Teşkilat-ı Esasiye Kanunu"nun, mana ve kavramında bir değişiklik yapılmaksızın Türkçeleştirilmesi çalışmaları bitirilmiş ve bu suretle 10 Ocak 1945'de "Anayasa"ya dönülmüştür.

Bu tarihten sonraki bütün resmi metinlerde Nafıa Vekaleti, Bayındırlık Bakanlığı olarak ifade edilmektedir.

1946 Yılı Olayları

1939 yılında Bayındırlık Bakanlığına bağlanmış olan Elektrik İşleri Etüd İdaresi, Şubat 1946'da Bakanlıktan ayrılarak tekrar İktisat(Ekonomi) Bakanlığına devredilmiştir.

Mayıs,1946'da, Bayındırlık Bakanlığı Ankara Tıp ve Fen Fakülteleri binalarının yapımı ile de görevlendirilir.

1947 Yılı Olayları

Bu yıl içinde Bakanlığı ilgilendiren iki mevzuat hazırlanmıştır. Birincisi İçişleri Bakanlığı ile birlikte düzenlenen, Belediye Yapı ve Yollar Tüzüğü, ikincisi ise Şose ve Köprüler Kanununun uygulanmasını gösteren yönetmeliktir.

1949 Yılı Olayları

Bu yılın önemli bir olayı bayındırlık hizmetleri arasına yeni bir konunun katılmasıdır. Bu, hava alanları inşaatıdır.Nisan 1949'da Hava alanları inşaatı Bayındırlık Bakanlığına aktarılır. Bunun için de havaalanları yapımı ile ilgili genel bir yetki kanunu çıkarılır. 5367 sayılı bu kanun 1983 yılına kadar yürürlükte kalır.

İskele, Rıhtım ve Küçük Barınaklar Yapımı Kanunu: Bu kanun 1954'e kadar yürürlükte kalmış ve yerini Limanlar İnşaatı kanuna bırakmıştır.

1950 Yılı Olayları

11.02.1950 tarihli ve 5539 sayılı kanunla Karayolları Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Bayındırlık Bakanlığına bağlı, tüzelkişiliği haiz olmak ve katma bütçe ile idare edilmek üzere kurulan KGM'nin asıl görevi;kanunda geçen tarife göre devlet yolları ağına giren yol ve köprüleri yapmak, ıslah etmek, onarmak ve sürekli bakım altında bulundurmaktır. Buna ilaveten il yolları ağının yapım, ıslah, bakım programlarını inceleyerek Bayındırlık Bakanlığı tarafından onanmasını sağlamak ve bunları denetlemek, bunlarla ilgili olarak il özel idarelerinin yapacağı proje ve keşifleri inceleyip onamak ve kabullerinde bulunmak da görevidir.

1951 yılı olayları

Türkiye'nin 17.11.1951'de NATO'ya katılışı ve Askeri Hava Meydanları Yapımı, akaryakıt tesisleri ve PTT'nin telekomünikasyon hizmetleri ile ilgili alt yapıya ait yatırımlar devreye girmiştir. Geçmiş yılların Yol Vergisinin sistem değiştirerek Akaryakıttan Alınma Şekline Dönüştürülmesi gerçekleşmiştir.

1952 yılı gelişmeleri

Türkiye'nin demokratik hayata geçişi ile birlikte büyük barajlar inşaatına da yönelinmiştir. Bunlardan ikisi Seyhan ve Sarıyar barajlarıdır.

1953 Yılı Gelişmeleri

Gerek çıkarılan özel kanunların verdiği görev ve gerekse Bakanlığın yapımcı özelliği dolayısıyla; deprem, yangın, su baskını, yer kayması, kaya düşmesi çığ gibi tabii afetlerin evsiz barksız bıraktığı yurttaşlara yardım işleri büyük ölçüde Bayındırlık Bakanlığı tarafından yürütülmektedir. Bakanlık bu konuyu teşkilatlı bir şekle dönüştürmek gayesi ile, 1953'de Yapı ve İmar İşleri Reisliği bünyesinde bir deprem bürosu kurmuştur. Bu büro, 1955 yılında yine aynı Reisliğe bağlı olarak DE-SE-YA(Deprem, seylab, yangın) Şubesi haline getirilmiştir. Bu kuruluşun yıllar sonra, İmar ve İskan Bakanlığı bünyesinde Afet İşleri Genel Müdürlüğü haline dönüştüğünü göreceğiz.

Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün Kuruluşu

Nihayet Su İşleri Reisliği de, Genel Müdürlük haline getirilir. Aralık 1953'de çıkarılan 6200 sayılı kanun ile, "yerüstü ve yer altı sularının zararlarını önlemek ve bunlardan çeşitli yönden faydalanmak maksadıyla" Bayındırlık Bakanlığına bağlı olmak üzere, tüzel kişiliği haiz ve katma bütçe ile idare eden Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü kurulur.

1956 Yılı Olayları

Bu yılın önemli konusu, 1984 yılına kadar yürürlükte kalacak olan 6785 sayılı İmar Kanununun çıkarılmasıdır. Ocak 1957'de yürürlüğe girmesi öngörülen İmar Kanunun, gerek belediyelerin ve gerekse imar işi ilgili olan Bayındırlık Bakanlığının; yapı ve ruhsat işleri, harita, imar ve yol istikamet planları, tevhit ve ifraz işleri konusundaki mevzuatıdır. Gelişen ve kalkınan Türkiye'nin böyle bir İmar Kanununa ihtiyacı olduğu kadar, sadece imar işleriyle ilgilenecek bir bakanlığa da ihtiyacı bulunmaktadır. Nitekim, 1957 seçimlerini takip eden hükümette , İmar ve İskan Bakanlığı kurulmuştur.

Bu yılın önemli bir mevzuatı da, İstimlak Kanunu'dur. Osmanlı Devletin' den kalma mevzuatla ve demiryolları, limanlar gibi konular için ayrı ayrı çıkarılan mevzuatla işlemler yürütülmekte idi. İmar Kanununa paralel olarak İstimlak Kanunu da, bayındırlık ve imar hizmetlerinin günün şartlarına ve Türkiye'nin ihtiyaçlarına cevap vereceği şekilde ele alınmış bulunmaktadır.

Sanayi Bakanlığının Kuruluşu

Sanayi Bakanlığının Mayıs 1957' de kurulması ile, Bayındırlık Bakanlığında bulunan "Bayındırlık Şirket ve Müesseseleri Dairesi"nin merkezdeki Fen Heyeti,Tarife ve Hesap Tetkik Heyeti gibi kuruluşları ile taşra teşkilatındaki Komiserlikler kaldırılmış ve Bayındırlık Bakanlığının, havagazı işleri de dahil olmak üzere Sanayi Kuruluşlarının proje ve tarifeleri üzerindeki görev ve yetkisi, Sanayi Bakanlığına devrolmuş; ayrıca 1946'da Bayındırlık Bakanlığından İktisat Bakanlığına geçmiş olan Elektrik İşleri Etüd İdaresi de, bu Bakanlık dan da ayrılarak Sanayi Bakanlığı bünyesine intikal etmiştir.

İmar ve İskan Bakanlığı'nın Kuruluşu

Kasım 1957'de hükümetin kurulması ile birlikte İmar Bakanlığı olarak göreve başlayan yeni kuruluş, Mayıs 1958'de çıkarılan teşkilat ve görev kanunu ile İmar ve İskan Bakanlığı olarak teşkilatlanmıştır.

3611 sayılı teşkilat ve görev kanunu ile Bayındırlık Bakanlığının görevleri arasında olan İmar İşleri ile tabii afetler dolayısıyla özel kanunlarla Bakanlığa verilmiş bulunan görev ve yetkiler, İmar ve İskan Bakanlığı'na devredilmiştir. Keza yer sarsıntılarından evvel ve sonra alınacak tedbirler ile ilgili 1944 yılında çıkarılmış olan kanun, İller Bankası Kanunu, İmar Kanunu ve bunun gibi diğer kanunlar ve tüzükler ile şehircilik ve imar işleri hakkında Bayındırlık Bakanlığı'na verilen görev ve yetkiler de yeni Bakanlığa aktarılmıştır. Bu devirler dolayısıyla, Bakanlığın merkez kuruluşlarından birisi olan Yapı ve İmar İşler Reisliği'nin adı değiştirilmemekle birlikte, bünyesindeki Şehircilik Fen heyeti kadroları kaldırılmıştır.

Bakanlık Kanunundaki Değişiklik

Temmuz 1965'de, 3611 sayılı Bakanlık kuruluş ve Görevleri kanununda bir değişiklik yapılmıştır. Buna göre, Bayındırlık Kurulu'nun kuruluş şekli değişmiş ve görevleri kısa olarak ifade edilmiş, böylelikle Kurulun çalışmalarına bir elastikiyet getirilmiştir. Bu düzenlemede Bayındırlık kurulu, müsteşarın başkanlığında Baş müşavir, Yüksek Fen Kurulunun başkan ve üyeleri, Birinci Hukuk Müşaviri,(Teftiş Kurulu Başkanı hariç olmak üzere) Dairelerin Reisleri ve Karayolları Genel Müdüründen teşekkül etmektedir. Görevleri ise, inşaat işlerinden doğacak ihtilafları kanun, sözleşme ve şartlaşmaların koyduğu hükümler dahilinde incelemek ve Bakanlık Makamınca havale edilen diğer işleri yapmaktır.

NATO Tesisleri Yapımının Bakanlıktan Alınışı

Temmuz 1953'de çıkarılan bir kanun ile, Türkiye'de yaptırılması öngörülen Nato'ya ait askeri havaalanları ve akaryakıt tesisleri işlerinin Bayındırlık Bakanlığı tarafından yürütülmekte idi. Temmuz 1971'de çıkarılan bir kararname ile bu işlerin yapımı Bayındırlık ve İskan Bakanlığından alınmış bulunmaktadır.

1609 Sayılı Bayındırlık Bakanlığı Kuruluş ve Görevleri Kanunu

3611 sayılı Nafıa Vekaleti Teşkilat ve Vazifelerine Dair Kanunun yürürlükte olduğu otuz üç yıl içinde, Bakanlık bünyesindeki bazı kuruluşların ve görevlerin diğer Bakanlıklara aktarılması, buna mukabil hava meydanları ve akaryakıt tesislerinin yapımı gibi yeni konuların görev alanı içinde girişi ve kamu hizmetlerinde ortaya çıkan gelişmelerin, teşkilat ve vazife kanununa yansımadığı bilinmektedir. Bu bakımdan, çeşitli kanunlarla Bakanlıktan alınmış ve Bakanlığa verilmiş olan görevleri, teşkilat kanunu metnine almak ve değişik mevzuatı toplamak, mevcut kuruluşların yeniden teşkilatlanmasına imkan sağlayarak yetki sınırlarını genişletmek ve bunlara kanuni hüviyet vermek gibi esaslar çerçevesinde Bakanlığın yeni kuruluş ve görevleri kanunu hazırlanmış ve 13 Temmuz 1972'de kabul edilmiştir. 1983 sonuna kadar yürürlük de kalan bu kanuna göre Bayındırlık Bakanlığı'nın görevleri; Milli Savunma Bakanlığının inşaat, milli ve Nato Enfrastrüktür hizmetleri ile Ulaştırma Bakanlığına bağlı Genel Müdürlüklere kanunlarla yapım yetkisi verilmiş olan özel ihtisas işleri hariç şunlardır.

1975 Yılı Bütçeleri

Bu yetki, daha sonraki yıllara ait, Karayolları Genel Müdürlüğünün bütçe kanunlarında da yer almıştır. Karayollarına böyle bir yetki verilmesinin iki gerekçesi vardır. Birincisi 20 Temmuz 1974'de gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı'nın sonucunda Kuzey Kıbrıs'ın fiilen kontrolümüze girmesi ve önce otonom Kıbrıs Türk yönetimi, 13 Şubat 1975'de de Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin kurulmasıdır. Bu suretle Kuzey Kıbrıs'ta Türklerin yönetimi altındaki topraklar üzerindeki karayolu şebekesinin ihtiyaç duyduğu hizmetlerin yerine getirilmesi mümkün olabilmiştir. İkinci gerekçe ise, Türkiye Cumhuriyetinin özellikle Libya Halk Cemahiriyesi ile olan ikili ilişkilerinde, Türkiye'deki inşaat ve tesisat yapım gücünün Libya'nın kalkınmasında kullanılması için verilen siyası karardır.

Üç Yeni Genel Müdürlüğün Kuruluşu

1609 sayılı Bayındırlık Bakanlığı Kuruluş ve Görevleri Kanunu ile teşkil edilen Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü, 30.9.1977 tarihli Bayındırlık Kurulu kararı ve Bakan Onay'ı ile üç genel müdürlüğe dönüşmüştür. Birinci Özal hükümetinin, bu üç genel müdürlüğü 1983 yılı sonunda, yeni teşkilat kanunu ile tekrar bir genel müdürlük haline getirmesine kadar ulaştırma alt yapısı hizmetleri, Demiryolları İnşaatı Genel Müdürlüğü, Limanlar İnşaatı Genel Müdürlüğü, Hava Meydanları ve Akaryakıt Tesisleri İnşaatı Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecektir.

2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu

1983 yılının mevzuat yönünden en önemli konusu 1934'den beri yürürlükte olan 2490 sayılı "Artırma, Eksiltme ve İhale Kanununun" kaldırılarak 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun kabul edilmesidir.Genel bütçeye dahil daireler ile katma bütçeli idarelerin, özel idare ve belediyelerin alım,satım, hizmet, yapım, kira, krampa, mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ve taşıma işlerinin yürütülmesinin öngörüldüğü bu kanun, Bayındırlık Bakanlığın demiryolları, limanlar ve hava meydanları inşaatları için çıkarılmış olan ve 2490'ın dışında ihale yapılabilmesini sağlayan bütün kanunları da yürürlükten kaldırmış bulunmaktadır.

Bakanlığın Teşkilat ve Görevlerine Ait Kanun Hükmünde Kararname (180 sayılı KHK)

Hükümetin kurulmasının ertesi günü olan 13.12.1983'de peş peşe çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler arasında, 180 sayılı Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede bulunmaktadır. Ülkenin altyapı ihtiyacını karşılamak üzere; yapı işleri, karayolları, demiryolları, limanlar ve kıyı yapıları, hava meydanları, akaryakıt ve tabii gaz boru hatları ve tesisleri inşaatı ile esaslı onarımların yapılması ve yaptırılması, fiziki planlama, imar planı uygulaması, konut, yapı malzemesi, afet uygulaması hizmetlerinin etkili, düzenli ve süratli olarak görülebilmesi için Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın kurulduğunu belirten bu Kanun Hükmünde Kararnamede , Bakanlığın görevleri; Milli Savunma Bakanlığının inşaat, milli ve NATO altyapı hizmetleri ile Ulaştırma Bakanlığı'na bağlı genel Müdürlüklere kanunlarla yapım yetkisi verilmiş olan özel ihtisas işleri hariç olarak, on üç bölümde açıklanmıştır.

Bu görevler, Bayındırlık Bakanlığı ile İmar ve İskan Bakanlığının görevlerinden ibarettir. Bu görevleri yerine getirmek üzere öngörülen , ana hizmet birimleri de aynen bu iki Bakanlıktaki birimlerdir. Yani, Bayındırlık Bakanlığındaki Yapı İşleri Genel Müdürlüğü, Demiryollar, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü ile İmar ve İskan Bakanlığındaki Planlama ve İmar Genel Müdürlüğü , Belediyeler Teknik Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Mesken Genel Müdürlüğü, Yapı Malzemesi ve Deprem Araştırma Genel Müdürlüğü,Afet İşleri Genel Müdürlüğü'dür.Bu kararname il , Bayındırlık Kuruluna ilaveten Toplu Konut Yüksek Kurulu, İmar Koordinasyon Yüksek Kurlu, İmar ve İskan Şurası olmak üzere üç yeni kurul meydana getirilmiştir.İki bakanlığın birleştirilmesi sureti ile kurulan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'na, T. Emlak Kredi Bankası Anonim Ortaklığı ile İller Bankası Genel Müdürlüğü de iştirak ettikleri ortaklıkları ile birlikte bağlanmışlardır. Bakanlığa, katma bütçeleri ile bağlı olan kuruluşlar ise, Bayındırlık Bakanlığı'na ait Karayolları Genel Müdürlüğü ile, İmar ve İskan Bakanlığı'na ait Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü'dür.

209 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Yapılan Değişiklikler

Bakanlığın teşkilat ve görevlerini belirleyen 180 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile öngörülen yeniliklerin bazılarında, altı aylık uygulama sonucu değişiklikler yapılması gerektiği anlaşılmış ve 8.6.1984'de çıkarılan 209 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin bazı maddeleri yeniden düzenlenmiştir.

Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü

Bu yeni düzenlemede ortaya çıkan "Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü", afetler konusu hariç olmak üzere, eski İmar ve İskan Bakanlığı'na ait diğer merkezi görevleri yürütecektir. Bunlar; yapı malzemeleri ile ilgili araştırma ve mevzuat konuları, deprem zararlarının en aza inebilmesi için gereken araştırma ve tedbirler konusu, imar planlarının hazırlanması ve geliştirilmesi ile ilgili merkezi hizmetler, yapıların sivil savunma hizmetlerine uygun olarak yapılmasını sağlayacak tedbirlerin araştırılması ve uygulanması, bilgi işlem ve değerlendirme hizmetleri, müteahhitlik belgeleri, yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinin gerekli kıldığı işlemler, bayındırlık ve iskan konularında yurt dışı kuruluşlarla olan ilişkiler gibi hizmetlerdir.

Afet İşleri Genel Müdürlüğü

Eski İmar ve İskan Bakanlığından devredilen bir genel müdürlük olup, afet öncesi ve sonrası yapılabilecek tesbit ve değerlendirmeler, afet sonrasındaki yardımlar ve bunlara ilişkin araştırma hizmetlerini yürütecektir.

Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü

Bayındırlık Bakanlığındaki Kara Yolları Genel Müdürlüğü gibi katma bütçeli bir kuruluştur. Düzenli şehirleşmeyi sağlamak, arsa fiyatlarını kontrol edebilmek ve gelecekte sanayi, konut, turizm ve kamu hizmet tesisleri ihtiyaçlarına devlet eliyle cevap verebilmek amacıyla Türkiye çapında kamulaştırma hizmetleri yapmakta, değişik bir ifade ile arsa üretmektedir.

Türkiye Emlak Kredi Bankası Genel Müdürlüğü

Emlak Kredi Bankası 1987 yılı sonunda Bakanlık bünyesinden ayrılmış ve Başbakanlığa bağlanmıştır.

İller Bankası Genel Müdürlüğü

Bankacılık hizmeti yapmakla birlikte, asıl görevi; il özel idareleri, belediye ve köy idareleri, katma bütçeli idare ve kurumların yapacakları mahalli tesislerin yapımı olup harita, imar planı, içme suyu, kanalizasyon, çeşitli yapı ve enerji sektörlerinde faaliyetini sürdürmektedir.

Toplu Konut Yapımı

Toplu konut fonunun işleyişini sağlamak üzere, özel bir birimin kurulması gerektiği anlaşılmış, bunun için de "Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı" kurulmuştur. Bu başkanlık emrinde teşkil edilen fondan, daha sonraki yıllarda Karayolları ve Devlet Su işleri Genel Müdürlükleri de faydalanmıştır. Katma bütçeli bu kuruluşların kendilerine tahsis edilen bütçe ödeneğinin üzerinde, Bakanlar Kurulunca önemli görülen bazı projeleri için bu fondan ödenek temin edilmiştir.

İmar Kanunu

1956 yılında çıkarılan 6785 sayılı İmar Kanununu ve imar konusundaki diğer mevzuatı yürürlükten kaldıran yeni İmar Kanunu, Mayıs 1985'de kabul edilmiş bulunmaktadır. 3194 sayılı bu yeni kanunun en önemli vasfı, imar konularında mahalli idareleri yetki sahibi yapmasıdır.

İkinci Boğaz Köprüsü (Fatih Sultan Mehmet Köprüsü)

İstanbul'un fethinin yıldönümüne rastlayan 29 Mayıs 1985'de temel atma töreni yapılarak çalışmalarına başlanan bu büyük proje, Türk-Japon-İtalyan ortak müteahhitlik grubu tarafından yürütülmüştür. 1973'de hizmete açılan Boğaziçi köprüsünden sonraki ikinci boğaz köprüsü olan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü planlandığı gibi 29 Mayıs 1988'de bitirilmiş ve 3 Temmuz 1988'de açılışı yapılmıştır.

Demiryollar, Limanlar ve Hava Meydanlarının Bakanlıktan ayrılışı ve Devlet Su İşlerinin Bakanlığa bağlanışı:

Bakanlığın görevleri yönünden 1986 yılı içinde pek önemli iki değişiklik meydana gelmiştir. Bunlardan birincisi Ekim 1986'da,DSİ Genel Müdürlüğünün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından ayrılarak Bayındırlık ve İskan Bakanlığına bağlanmasıdır.

İkinci değişiklik, Kasım 1986'da Demiryollar, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü'nün, Bayındırlık ve İskan Bakanlığından ayrılarak Ulaştırma Bakanlığına bağlanmasıdır.


BAKANLIK SAYISI 26'DAN 16'YA İNDİRİLİYOR
Yeni modele göre, etkin bir koordinasyon için bazı bakanlıklar birleştirilerek bakanlık sayısı 26'dan 16'ya düşürülecek. Yeni yapılanma kapsamında bazı bakanlıkların da isimleri değişecek.

Buna göre, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, "Çalışma Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı" adıyla yeni bir çatı altında birleştirilecek.

Oluşturulacak yeni bakanlık, aileyi merkeze alan, her evden en az bir çalışanın olduğu yeni istihdam modeli ile daha mutlu insan ve toplum için hizmet verecek.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Kalkınma Bakanlığı ise "Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı" adıyla birleştirilecek. Yeni oluşturulacak bakanlığın amacı, yüksek teknoloji ile küresel ve prestijli markalar üreterek yapay zekada öncü, akıllı teknolojilerde lider, bilgiyi üretmede merkez bir ülke hedefi olacak.

İhracatın 500 milyar dolara yükseltilmesi ve İstanbul'un dünyanın finans merkezi olması hedefiyle, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığı da "Ticaret Bakanlığı" adı altında birleştirilecek.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı ise "Tarım ve Orman Bakanlığı" çatısı altında bir araya gelecek. Yeni bakanlık, orman arazilerinin korunarak yedi bölge, dört iklimde, her tarlanın sulandığı, yılda iki ürünün alındığı, tarımda çeşitliliğin ve verimliliğin zirveye ulaştığı, teşviklerin artarak sürdüğü, yemyeşil bir Türkiye hedefi için çalışacak.

Dışişleri Bakanlığı ile Avrupa Birliği Bakanlığı da birleştirilerek, "Dışişleri Bakanlığı" çatısı altında dış politikada daha etkili, uluslararası gelişmelerde daha etkin rol oynayacak.

BAKANLIKLAR BİRLEŞİYOR, İSİMLER DEĞİŞİYOR

AK Parti göreve geldiğinde 37 olan bakanlık sayısı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile 16'ya inecek. Böylece kademeler azalacak, karar alım süreçleri hızlanacak.

Yeni sistemle birlikte kabinede köklü değişiklikler olacak. Birleştirilen bakanlıklar yeni bir isimle yapılandırılırken, bazı bakanlıkların ise isimleri değişecek.

Bu arada ekonomi alanında 6 olan ilgili bakanlık sayısı 3'e inecek. Bu kapsamda, 16 yılda 3 kattan fazla artan milli geliri vizyon projelerle, ekonomik canlılık, istihdam, bilgi ve toplumsal fayda üreterek yeniden katlama hedefiyle oluşturulan sistemde ekonomi yönetimi sadeleşecek.

Başbakan Yardımcılığına bağlı Hazine Müsteşarlığı yeni yapılanmada Maliye Bakanlığı çatısı altında olacak. Maliye Bakanlığının adı ise "Hazine ve Maliye Bakanlığı" olarak değiştirilecek.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının adı ise "Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı" olacak.

İŞTE YENİ SİSTEMDEKİ BAKANLIKLARIN İSİMLERİ:

"Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Çalışma Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı."

Buray ile aşk yaşamıştı! Oyuncu Ezgi Şenler çocukluk aşkıyla evleniyor Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye'de çember daralıyor! Kemal Can Serveti Ne Kadar? Can Holding Şirketleri Nelerdir?
Sonraki Haber