Yeni zeytin yasasına tepkiler çığ gibi! Zeytinyağı Tanıtım Grubu Başkanı Mehmet Semerci SuperHaber'e konuştu
Zeytinciler yeni zeytin yasasına tepkili: Altın yumurtlayan tavuğu kesmek istiyoruz
Türkiye'de zeytinlikler, Cumhuriyetin ilk yıllarında çıkarılan kanunla koruma altına alınmış durumda.
Şimdiye kadar 6 kez yasada değişiklik yapılması istendi ancak teklifler her seferinde reddedildi. Son günlerde gündeme gelen değişiklik teklifi ise, Türkiye'nin dört bir yanında zeytin üreticilerini tedirgin etti.
Zeytinlik alanlarının 3 km mesafe yakının zeytinyağı fabrikası dışında imar yapılması yasak. Ancak Üretim Reform Paketi bu yasağın kaldırılmasının önünü açıyor, hatta daha da ileri gidilerek zeytinliklerin yakın çevresinde madencilik faaliyetlerine izin veriliyor.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü her ne kadar bazı düzenlemelerin kanun tasarısından çıkaracaklarını bildirse de zeytincilerin tedirginliğini ortadan kaldırmaya yetmedi.
TURİZMDE GERİ ADIM, MADENCİLİK ISRARI İSE SÜRÜYOR
Üretim Reform Paketi’nde yer alan tasarı Meclis’e ilk geldiğinde dönüm başına 15’ten az zeytin ağaç bulunan alanları zeytinlikten çıkarmayı, bu alanlarda konut ve turistik tesis inşaatının yanısıra sanayi tesisi ve maden ocağı yapılabilmesini öngörüyordu.
Yoğun tepkiler üzerine konut, turistik tesis vb. yapılar tasarıdan çıkarıldı. Ancak söz konusu alanlarda sanayi tesisi ve maden kurulabilmesinde ısrar sürüyor.
Zeytin üreticileri ve sektör temsilcileri, taslağın yasalaşması halinde Edremit Körfezi'nde 100 milyon zeytin ağacının bu durumdan etkileneceğini belirtiyor.
Zeytinciler, “Eğer bu tasarı TBMM genel kurulundan geçerse, Türkiye’de zeytincilik bitmiştir” görüşünde...
ZEYTİNCİLİK YASASINDA ENDİŞELER GERÇEKTEN GİDERİLDİ Mİ?
Konunun uzmanlarından Balıkesir Zeytinyağı Tanıtım Grubu Başkanı Mehmet Semerci, düzenleme hakkındaki tüm detayları ve endişelerini SuperHaber'e anlattı.
Yasa tasarısı hakkında önemli mesajlar veren Semerci, geri çekilen maddeleri, "Zeytincilerin ağzına bir parça bal çalmak" şeklinde yorumlarken, asıl tehlikenin zeytinliklerin maden sahalarına kurban edilmesi olduğunu vurguladı.
ZEYTİN YASASINDAKİ GERÇEKLER
İşte Balıkesir Zeytinyağı Tanıtım Grubu Başkanı Mehmet Semerci'nin o açıklamaları;
31 Mayıs'ta torba yasa çerçevesindeki 3573 sayılı Zeytincilik Kanunu ile ilgili yapılması istenen değişiklikler her ne kadar zeytincilerin lehine bir kısım maddeleri çekilmiş gibi görünse ve bu konuda basın organlarında zeytincilerin zaferi gibi gösterilmek istense de durum hiç de sanıldığı gibi değil.
Değiştirilmek istenen yasanın uygulamada olan hükmüne göre "Zeytinlik alanların 3 km yakınına zeytinin vegatatif ve generatif (gelişmesini ve çoğalmasını) önleyecek hiç bir maden arama, sanayi ve endüstriyel işletme yapılamaz ve açılamaz" idi...
Oysa dünkü maddelerde bu hüküm yerine, "Kamu yararına olması halinde üst kurul bu işletmeler izin verebilir" maddesi eklenmiştir.
Oluşturulacak olan üst kurul;
Vali
Tarım İl Müdürü
Çevre Şehircilik İl Müdürü
İl Vergi Dairesi Müdürü
Bakanlık Araştırma Enstitüsü temsilcisi
Ziraat Fakültesi temsilcisi
Gıda Turizm Müdürü
Orman Müdürü
Ziraat Odası temsilcisi
ve yeni eklenen İhracatçılar Birliği temsilcisi ile 10 kişilik bir kuruldur ki, bu kurulun 6 kabul oyuyla istenen zeytinlik "kamu yararı" gerekçe gösterilerek her türlü madencilik ve sınai yatırımına açılabilecektir.
"Taslaktan çıkarıldığı" savunulan bölüm, zaten meri olarak uygulanan maddelerdi, sadece "dönümündeki 15 ağaç bulunması" maddesi vardı ki, o da uygulanması mümkün olmayan, Türkiye'deki zeytinliklerin yüzde 85'ini yok sayacak cinstendi.
Nitekim o madde ve diğer zeytin koruma bölümünde değişiklik yapıldı.
Kalkan bu iki madde adeta çiftçinin ağzına bal çalmaktır, aslolan zeytinliklerin maden aramaya açılması kararıdır.
Zeytinliklerin maden aramaya açılması her ne kadar kurulacak olan kurula verilse de sonuçta bu kurulun kendilerine yapılan teklifin aksine karar alması mümkün görülmüyor.
Özellikle Edremit Körfezi'ndeki müthiş arazi rantına rağmen üreticilerin torunlarına zeytinlik bırakmak ve bu kutsal ürünü daha sonraki kuşaklara aktarmak istemesi ibretle izlenmelidir.
Biliyoruz ki 7'nci kez değiştirilmek üzere TBMM'ye gelen bu yasa ile ilgili bizim de hatalarımız mevcuttur.
Biz akademik olarak bir çözüm bulma ve "Ülkemizin de ihtiyacı olan yer altı kaynaklarını zeytinliklerimize zarar vermeden nasıl faydalı hale getirebiliriz" diye bir çalışma içine girmedik.
Zeytinciler kavga insanı değildir ancak yasanın bu haliyle geçmesi, yer altı kaynaklarından belki de daha fazlasını ülkemizden götürecek ve bunun tekrar kazanılması mümkün olmayacaktır.
Kısaca altın yumurtlayan tavuğu kesmek istemekteyiz.
15 yıldan bu yana devlet verdiği teşviklerle 100 milyon olan zeytin ağacı sayısını 170 milyona çıkartmışken, yeni uygulama nasıl bir düşüncenin eseridir. / SuperHaber