Yenidoğan Çetesi'nin korkunç konuşmaları: Bugün parayı alacağım kanka! Bir alem yaparız, parayı bir kurtaralım!

Yenidoğan Bebek Çetesi’nin savcılık kararı ile alınan dinleme kayıtlarında, para için yapılan korkunç konuşmalar ortaya çıktı. Bu konuşmalarda, menfaat için laboratuvarda sonuçları düşük gösterme, denetimlerde yaşanan panik, para trafiğindeki küfürleşmeler, tatil ve alem yapma planları konuşmaları dikkati çekiyor.

Türkiye, İstanbul’da bulunan bazı özel hastanelerde yaşanan Yenidoğan Bebek Çetesi ve yaptığı inanılmaz olayları konuşuyor.

SAVCILIK İZNİ İLE YAPILAN DİNLEMELER ÇETENİN KORKUNÇ YÜZÜNÜ GÖSTERİYOR

Kendisini “İçişleri eski Müşaviri” olarak tanıtan yine siyaset, iş dünyası, sanat, spor ve medyada bulunan kişilerle fotoğraf çektirerek, nüfus algısı yaratan Mustafa Kemal Zengin ile yanında bulunanlar, Büyükçekmece Soruşturma Savcısını tehdit etmişlerdi. Savcıyı tehdit eden şüphelilerinin operasyonu sonrası, medyanın merceğine giren Yenidoğan Bebek Çetesi’nin savcılık kararı ile alınan dinleme kayıtlarında, para için yapılan korkunç konuşmalar ortaya çıktı. Bu konuşmalarda, menfaat için laboratuvarda sonuçları düşük gösterme, denetimlerde yaşanan panik, para trafiğindeki küfürleşmeler, tatil ve alem yapma planları konuşmaları dikkati çekiyor.

İŞTE ÇETE ÜYELERİNİN KENDİ ARALARINDA YAPTIKLARI KORKUNÇ KONUŞMALAR…

Bir konuşmasının savcılık değerlendirmesinde, şüphelilerin aralarında geçen görüşmelerde, sevki yapılacak bir bebek ile ilgili olarak bebeğin ailesinden para istendiği, bebeğin kaydının yapılmamasını istediği, ödeme ile ilgili beklemede kalınması gerektiğini, devam eden süreçte bebeğin hastanede durumunun kötüleştiği şahısların bunun ile ilgili olarak görüşmeler yaptıkları tespit edildi.

“BUGÜN PARAYI ALICAM KANKA! BUGÜN BİR ALEM YAPARIZ, O PARAYI BİR KURTARALIM"

HASAN BASRİ GÖK: Kanka ben onu halledicem şöyle bugün bizim para yatsın en azından
kendi paramız yatsın onu bir kurtaralım.
HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Birincinin mi?

HASAN BASRİ GÖK: Yok bizim benim biz para verdik ya

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Buranın yatışını mı diyorum ya

HASAN BASRİ GÖK: Yatış aynen yatış paramızı kurtaralım

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: hıı

HASAN BASRİ GÖK: Ondan sonra aile ile ameliyat için konuşucam, yüz elli bin fiyat çekicem uygun mudur?

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Tamam hasta ama uygun ama hasta çok dayanmaz haberin olsun

HASAN BASRİ GÖK: Niye?

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Akciğerleri de boydan boya kapanmış sabah kötüleşmiş kaymış yine

HASAN BASRİ GÖK: Bak a… s... bak dedim o çocuk ölecek o çocuk dedim rüyamda gördüm dedim.

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: satürasyonu ona kadar düşmüş

HASAN BASRİ GÖK: Tamam Doğukan biz şeyimizi halledelim.

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Yani çok dayanmaz sevkini hızlıca yapmamız lazım ölürse başımıza da sıkıntı olacak. Bak bu çocuk kardiyak hasta uğraşırız yani göndermemiz lazım diyecekler yüz on ikiye ek atsaydınız diyecekler.

HASAN BASRİ GÖK: Aile kabul etmiyo

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Etmiyor da biz atacaz aile ile yüz on iki arasında o

HASAN BASRİ GÖK: Doğukan sen çocuğu bugün yaşat tamam mı? Ben napcam biliyor musun? Gidip babayla anayla görüşücem. Şimdi bugün parayı alıcam kanka bugün bir alem yaparız, o parayı bir kurtarayım ondan sonra gelip çocuğun parasını.

ÇETE ÜYELERİ PARA İÇİN BİRBİRLERİNİ SINIYOR VE KÜFÜRLÜ KONUŞUYOR

HASAN BASRİ GÖK: Oğlum şu taktikten sıkılmadın mı artık a…. koyayım

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Ne?

HASAN BASRİ GÖK: Olmayan bişeyi oldu gibi gösterip olayı öğrenme huyundan yemiyom
mu artık, Doğukan yemiyo

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Ne oldu?

HASAN BASRİ GÖK: Daha emt gelmemişki a…. koyayım

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Emt. gelmemiş mi?

HASAN BASRİ GÖK: Ha Emt gelmemiş Doğukan

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Oğlum kız mal mı a….. koyayım?
HASAN BASRİ GÖK: Arabanın lastiği patlamış zaten a….koyayım sol ön lastiği! Psikolojim bozuldu bi lastik çıktı.

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Sen kiminle konuştun?

HASAN BASRİ GÖK: Tuğçe ile konuştum daha emt gelmediki diyo

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: e ... siktiğiminin oğlum onu alıyorlar şuan niye diyo

HASAN BASRİ GÖK: Doğukan a…. koyayım senin ekibinin ya iyi tamam

HAKAN DOĞUKAN TAŞCI: Tamam hadi bay

HASAN BASRİ GÖK : hadi bay bay

“LABORATUVARDA ALBÜMİNİ DÜŞÜK GÖSTERMEMİZ LAZIM.”

Yine iddianamede örgüt yöneticisi Fırat Sarı ile Özel Beylikdüzü Birinci Hastanesinde büro işçisi Gözde Kul Yadigar ile geçen konuşmalarda, hastanede tedavi görmekte olan bir hastanın albümin seviyesinin 2.9 civarlarında çıktığı, ancak yine de hastaya human albümin kullanıldığını, bunun SGK tarafından karşılanıp karşılanılmadığı hakkında konuşmaları ortaya çıktı. Fırat Sarı, SGK'nın bunun karşılaması için albümin seviyesinin 2.5 seviyesinin altında olması gerektiğini söylediği, bu nedenle Gözde Kul, Yadigar’a laboratuvara giderek seviyenin düşük gösterilmesini istediği, Gözde Kul Yadigar’ın da bunu kabul ettiği ve laboratuvarla görüşeceğini söylediği, bahsedilen ilacın tutarının fazla olduğu, normal şartlarda SGK tarafından karşılanmaması gereken ilacın usulsüz işlemler yapılarak SGK'ya karşılatılmak istenildiği, bu nedenle kurum zararına yol açılabileceği belirtildi.

FIRAT SARI: Ödemez iki nokta iki buçuğun altında olması lazım

GÖZDE KUL YADİGAR: İşte evet iki buçuğun altında olması gerekiyor dediler. Onlarda aynısını söyledi.

FIRAT SARI: Evet laboratuarda

GÖZDE KUL YADİGAR: Peki neden kullanıldı o zaman diyo?

FIRAT SARI: Onu ödemez onu ödemez

GÖZDEKULYADİGAR: Ne yapalım?

FIRAT SARI: He o albumi düşürmemiz mümkün değil mi laboratuarda?

GÖZDE KUL YADİGAR: Ona bi sorayım laboratuvarda

FIRAT SARI: Normalde albumin düşük gösterip şey yapıyoduk ya onu şu yüzden

GÖZDE KUL YADİGAR: e-nabıza düşüyor yapmayabilirler.

FIRAT SARI: Fazladan mı kullandık onu acaba?

GÖZDE KUL YADİGAR: Cansu Hanım istemiş onu onun döneminden kalan bi hasta beşle altı
arası çünkü

FIRAT SARI: ... fazladan vardır muhtemelen öyle kullanmışızdır fazladan

GÖZDE KUL YADİGAR: Ama yok isteyip kullanmışız. Orderde var.

FIRAT SARI: isteyip kullanmış hee

GÖZDE KUL YADİGAR: He he perdede var yani. Ben ilaç istemiştim.

FIRAT SARI: ya iki nokta dokuzu ödemez valla

GÖZDE KUL YADİGAR: Ne kadar ki hocam bunun tutarı?

FIRAT SARI : İki buçuğun altı o tutarı çok bunun

GÖZDE KUL YADİGAR: Hee...

FIRAT SARI: Bu albumini düşük göstermemiz lazım

GÖZDE KUL YADİGAR: Tamam ben laboratuvarla konuşayım o zaman.

FIRAT SARI: bi konuş albumini iki nokta

GÖZDE KUL YADİGAR: Tamam hocam

FIRAT SARI: iki falan göster

GÖZDE KUL YADİGAR: Tamam hocam tamam teşekkürler.

“KIRIK KÜVEZLERİ BEŞİKTE BEBEKLERİ GÖRMÜŞLER, BAYAĞI SIKINTI YAPMIŞLAR”

İddianameden diğer çeşitli konuşmalar…

ÇAĞLA DURMUŞ: Alo

İLKER GÖNEN: Çağla ne var ne yok napıyosun?

ÇAĞLA DURMUŞ: İyi hocam ya şikayet olmuşta denetimciler gelcekmişde ona hazırlık
yapıyorum.

İLKER GÖNEN: Ne şikayeti?

ÇAĞLA DURMUŞ: Şey hospitaliste gitmişler doktor yok muhabbeti varmış heralde bize de
şikayetin içeriğini söylemediler. Dursun Bey öyle söyledi.

İLKER GÖNEN: Hee

ÇAĞLA DURMUŞ: ıı orda işte denetime gitmişler. Açıkta beşikte falan bebekler varmış bayağı sıkıntı yaratmışlar başka hiç bi şeye bakmamışlar. Iı ordan çıkıp buraya gelceklermiş. İşte bende hazırlık yapıyorum şimdi.

İLKER GÖNEN: Dur bi daha söyle bakayım. Bi tam anlamadım tam bi daha söyle

ÇAĞLA DURMUŞ: Şimdi ıı şey yani Dursun Beyin söylemesi, doktor yok diye hani ıı şikayet olmuş bize şikayetin içeriği söylenmedi. Gelecek olanlar haber vermediler yani.

İLKER GÖNEN: Hee

ÇAĞLA DURMUŞ: Neyden şikayet olduğunu ıı bizde bu kadarını biliyoruz. Hani denetime hospitaliste gitmişler. Iı orda hiç bişeye bakmamışlar. Beşikte falan şey kırık küvezleri görmüşler beşikte bebek falan görmüşler bayağı sıkıntı yaratmışlar.

İLKER GÖNEN: Hee

ÇETE LİDERİ SARI: "HALLEDİYORUZ ABİ, SIKINTI YOK! SEN TATİLİNE BAK, ÇOCUKLARLA İLGİLEN"

İLKER GÖNEN: alo

FIRAT SARI: alo

İLKER GÖNEN: Napıyon abi?

FIRAT SARI: iyi valla, abi sen napıyosun?

İLKER GÖNEN: Hallettin mi?

FIRAT SARI: Hallediyoruz hallediyoruz abi sıkıntı yok. Sen tatile bak, çocuklarla ilgilen.

İLKER GÖNEN: Hıı var mı bi problem?

FIRAT SARI: Tamam ya olsun...

İLKER GÖNEN: Çağla denetleme falan dedi bişey dedi.

FIRAT SARI: Yav Dursun abilerin bok yemeleri var ya biri herhlade şikayet etmiş onu

İLKERGÖNEN: Hee

FIRAT SARI: İki tarafa aynı anda denetime gelmişler.

İLKER GÖNEN: Hee

FIRAT SARI: Iı hem şeyi hem medilifeya hem arkasından şey önce hospite

İLKER GÖNEN: Hee

FIRAT SARI: Şeye hospite arkasında medilifeya

İLKER GÖNEN: Hee

FIRAT SARI: Ya Dursun abiye spesifik bişey

İLKER GÖNEN: Hıı

ÖRGÜT LİDERİ FIRAT SARI: "ŞUAN MİDE ASİDİ SALGILADIM, REFLÜM BAŞLADI”

GIYASETTİN MERT ÖZDEMİR: Tamam ben götürürüm hospitaliste. Tamam şuan geliyor zaten şuan görüyorum görüyorum onu zaten hospitalist

FIRAT SARI: Görüyon şuan keli

GIYASETTİN MERT ÖZDEMİR: Vallaha dünyada ondan mutlusu yok neyse

FIRAT SARI: Dünya ona güzel yemin ediyorum dünya ona güzel... Şuan mide asidi
salgıladım, reflüm başladı. Yani şey böyle varya berbat oldu midem, kusacam.

“32 BEBEK VAR ŞUAN, ON BİR Mİ NE ENTÜBE”

İLKER GÖNEN: Otuz iki bebek var şuan onbir mi ne entübe burda

FIRAT SARI: Tamam abi

İLKER GÖNEN: Tamam mı abim?

"Şam'a gözünü diken Osmanlı şamarı yer'' Esad’ın cani askeri yakalandı, sözde imamı Paris’te görüldü Galatasaray Kayserispor deplasmanında! İlk 11'ler belli oldu
Sonraki Haber