Yerel, özel ve özelleşmiş medya

Şenol Göka: Medyanın ulusal ve uluslararası ölçekte bugünkü başat işlevi; operasyonel bir anlayışla yöneldiği algı çalışmaları etrafında kamuoyu

Medyanın mediumdan geldiği, araç ve aracı olmakla birlikte kendine has özel bir ortam anlamı da taşıdığı, çeşitli platformlarda birçok kez vurgulandı. Yapısı itibarıyla aktarma faaliyetlerini yerine getiren medyanın, genişleyen ilişkiler ağı göz önüne alındığında, çok yönlü organizasyonlara dönüşmesi ve doğal olarak kendi ortamını oluşturması normaldir. Bugün bu ortam öylesine genişledi ve öylesine etkili hale geldi, birikimini ve ulaşma gücünü öylesine artırdı ki, artık medyanın aktarma işlevinden ziyade, kaynak olma ve yönlendirme işlevinden söz ediyoruz. Öyle ki; medyanın aktarma işlevi magazin ağırlıklı Bir günlük hayatla ve günlük politikayla sınırlı kaldı...

Bir zamanlar olay ve olay kahramanları peşinde koşan medya, sıradan günlük olaylara karışanlar dışında herkesi peşinde koşturmaya başladı. Yine bir zamanlar şiddetle tartışılan 'kamuoyu oluşturma, tarafsızlık, cevap hakkı' gibi medya faaliyetleri ile ilgili kavramlar ve bugün yalnızca bir centilmenlik anlaşması niteliğinde olan medya etiği de iyi niyet beyanına çekildi... Bu, medya patronluğu ve medya sahipliğiyle başlayan olağan bir süreçti. Bilgi birikimini olağanüstü kapasiteli arşivlere dönüştürmüş, teknolojinin desteğiyle gücünü en üst seviyelere taşımış medyanın ulusal ve uluslararası ölçekte bugünkü başat işlevi; operasyonel bir anlayışla yöneldiği algı çalışmaları etrafında kamuoyu oluşturmaktır.

İletişim fakültelerinde öğretilen, medyanın yapısından işlevine kadar bütün kavramlar yeniden gözden geçirilmeli, okuyucu, seyirci, dinleyiciyle medya ilişkileri yeniden tanımlanmalıdır. Günümüzde herhangi bir gerçekliğin medya tarafından kayda değer bulunup bulunmaması onun etki gücünün belirleyicisi haline gelmiştir. İlgi çekici niteliğini sürekli yeni oluşturduğu gündemlerle ayakta tutmaya özen gösteren medyanın, gündemden düşmüş olaylar ve hayatlarla ilgilenmemesi, üzerinde ayrıca durulması gereken önemli bir ayrıntıdır. Medyanın önce dikkat kesilip, ardından gündeminden düşürdüğü olayların yüzlerce, binlerce hayat üzerindeki etkisi devam ederken, gündem değiştiği için artık kayda değer bulunmaması medyatik ortamın oluşturduğu önemli açmazlardan biridir. Medyatik ortamın kaderine terk edilmiş, yürek sızlatan hayatlar, yine medya sayesinde insanlarda vicdan azabı oluşturmayacak hafifliğe itilmektedir. Milyonlarca hayatı etkileyen bir savaş bile, her gün farklı bir gündemle karşınıza çıkmayı planlayan ulusal ve uluslararası medyada ancak, Bir siyasinin bu konudaki beyanatı, biraz da ilişkili olayların özeti ölçüsünde kayda değer bulunabilir.

Bu yüzden her gün çevresiyle çok yakın etkileşim halinde bulunan yerel medya ve belli bir alanı aktaran özel yayıncılık vazgeçilmez olmalıdır. Onların ulusal ve uluslararası platforma taşınabilecek güce sahip olmaması veya gündemde yer bulamamaları, yüzbinlerce insanın durumuna dikkat çekilmesi açısından önemli bir handikap oluşturmaktadır.

Demokrasinin gelişmesi ve yerleşmesinin önemli göstergeleri, düzenlenen yasaların yanı sıra, günlük hayat ve sıradan insanlar olduğuna göre, günlük hayatın vazgeçilmez takipçileri, dolayısıyla aktarıcıları olan yerel medya özenle değerlendirilmelidir. Dikkatini tamamen yönetim ilişkileri üzerinde etkili olmaya yoğunlaştırmış ulusal ve uluslararası medyanın yanında, seçimden seçime siyasete ağırlık veren yerel medyanın durumu yeniden düşünülmelidir.

Fırat'ta bir koyun suya düşse hesabı Halife'den sorulur...”Halife kilometrelerce uzaktaki bir koyundan nasıl sorumlu tutulabilir ki, işi zaten başından aşkın, söylenmezse nasıl haberi olsun” demeyen, doğrudan Halife'yi sorumlu tutan hassasiyeti öne alan anlayışın, ulusal ve uluslararası platformda gündem ne olursa olsun, yerelde ve özelde yaşanan insan hikayelerini görmezden gelmesi düşünülemez. Demokrasinin fersah fersah üstünde olan bu yüceliği hadi artık hatırlamıyoruz diyelim, çağdaş demokrasinin gereği olarak günlük hayatın sıradan insan hikayelerini gündeme taşımak zorundayız. İşte yerel medyanın yapmaya çalıştığı tam olarak budur. Nasıl ki, ekonomik sistemin, üretim_tüketim ilişkilerinin çökmemesi için ayakta kalması gereken unsurlar adına onlarca sübvansiyon kararları alınıyorsa, demokrasi anlayışının gelişmesi ve yaygınlaştırılması için de yerel ve özel, hatta ayrıntıyı önceleyen tematik medya destekleri oluşturulmalıdır. Günümüzde dünyada hakim olan yayıncılık anlayışı teknik ve içerik anlamında ayrıntıya yönelmiştir. Bir taraftan ulusal ve uluslararası ölçekte yayıncılık, diğer taraftan farklılıkları arşivleyecek ve gündeme taşıyacak olan kentlere hatta mahallelere kadar inen ayrıntıcılık...

Batıda " Niche " ya da " Hole in the wall" olarak tabir edilen yayıncılık anlayışları bizde henüz tam olarak uygulanmasa da en azından şimdilik, yerel ve özel medyanın bu işlevi yerine getirdiği söylenebilir. Yine eksikleri olsa da bu işlevi yerine getirmesini umutla gözlediğimiz internet medyasının da hakkını teslim etmekte yarar var.

İlçe ve kent ölçeğinde yayınını sürdürmeye çalışan radyo, televizyon ve gazeteler, internet aracılığıyla gündemde yer almaya çalışan portallar, kısacası özel ve özelleşmiş medya 15 Temmuzda bariz bir şekilde görüldüğü gibi, demokrasimizin vazgeçilmezlerindendir. Reklam pastası ve izlenme oranı cenderesine sıkıştırılmamalı, yaşatılmalıdır. Sosyal ve kültürel yapımızı tüm farklılıklarıyla ayakta tutabilmek, dipten gelen dalgayı hissedebilmek ve nabızdaki değişiklikleri farkedebilmek önemli ölçüde yerel, özel ve özelleşmiş medya sayesinde mümkün olacaktır. Her türlü zorluğa rağmen, çalışmaya çalışan çalışanlarına kolaylıklar dileriz.

Şenol GÖKA

Kar yağacak mı? İstanbul Ankara Bursa Diyarbakır ne zaman kar yağacak? Venom serisi bitti mi? Venom: Son Dans final mi? Venom 4 olacak mı? Hizbullah'tan İsrail'e misilleme! Onlarca füze fırlatıldı!
Sonraki Haber