Ortak değerlerimiz var bizim. Hepimizin etrafında toplandığı – toparlayan, gönül bağımız olan, isimlerini duyduğumuzda yüzümüzü – içimizi ağartan değerler...
Bu güzeller güzeli ülkenin ortak paydaları – payandaları…
Hepimizin ruhunda, kanında, kan damarlarında dolaşan bir toplumsal hafıza onlar. Zor zamanlarda ortaya çıkarlar ve ne kadar farklı dünyalardan olursak olalım, bizi aynı gönül ikliminde buluştururlar.
Birbirine en zıt düşünenleri bile ortak bir düşün ekseninde buluştururlar.
En dermansız gönül yaralara derman olur Neşet Ertaş türküleriyle…
En güzel aşkların ve kavgaların öyküsüdür, bizdir – bizdendir Nazım dizeleriyle... Hababam’ın
Mahmut Hoca’sı ısıtır içimizi o tatlı sert azarlamalarıyla çocuklarını – çocuklarımızı…
Adile Teyze’nin masallarıyla büyüdü kaç kuşak, kaç kuşak onu okulun merdivenlerinde elinde çanı, küçücük adımları ve kocaman yüreğiyle koşuştururken sevdi. Aileden biri bildi – bildik…
Biz onları çok sevdik!
Doğusundan batısına, Karadeniz’den Ege’ye aynı halaylarda, horonlarda omuz verdik birbirimize en mutlu ve yine en zor zamanlarda…
Tüm dünyanın inadına…
Mevlana’lar, Yunus’lar, Hacıbektaşlar söylediler sözün en güzelini bu topraklarda. Yüzlerce yıl öncesinden, binlerce yıl ötesinde sevda taşıdılar; dostluk, kardeşlik, muhabbet damıttılar gönüllerinin imbiklerinden süzüp – süzülüp.
Ortak değerlerimiz var bizim. Hepimizin etrafında toplandığı – toparlayan, gönül bağımız olan, isimlerini duyduğumuzda yüzümüzü – içimizi ağartan değerler...
Kemal Sunal denince de işte öyle bir kocaman gülümseme yayılır yüzümüze, içimiz titrer. Hani yerli ve milli diye bir tanım var ya, işte o yerli ve millinin dik alası, hası, ağa babasıdır Kemal.
Tosun Paşa’dır, Kapıcılar Kralı’dır, Kibar Feyzo’dur, Şaban’dır en çok ve bu toprakların en yakışıklı, en güzel adamlarının da en başındadır.
Ağız değil yürek dolusu söylüyorum altını çize çize; candır o can!
Şimdi birileri kalkıp onun hepimize ait hatırasına dair abuk sabuk şeyler söylüyor ya; yine ağız değil yürek dolusu söylüyorum; hadi oradan!