Yeşilay Genel Başkanı Mücahit Öztürk: Sigara, korona kaynaklı ölüm riskini artırıyor

Yeşilay Derneği Genel Başkanı Mücahit Öztürk, koronavirüs salgınına ilişkin açıklamalarda bulundu. ''Sigaranın da koronanın da hedefi ortak'' diyen Öztürk, ''Tüm bağımlılıklar bağışıklık sistemini baskılıyor. Dünya bu acı tecrübeyi yaşarken biz diyoruz ki; şu an tam zamanı, bırakın.'' ifadelerini kullandı.

Yeşilay Derneği Genel Başkanı Mücahit Öztürk, Hürriyet gazetesinden Tülay Demir'e konuştu. Koronavirüs salgınan değinen Öztürk, ''Sigaranın da koronanın da hedefi ortak: Akciğeri yok etmek. Ayrıca tüm bağımlılıklar bağışıklık sistemini baskılıyor. Dünya bu acı tecrübeyi yaşarken biz diyoruz ki; şu an tam zamanı, bırakın.'' ifadelerini kullandı.

İşte Mücahit Öztürk röportajından öne çıkanlar;

Yeşilay, kuruluşunun 100’üncü yılını kutluyor. Genel başkanı olarak neler söylemek istersiniz?

Biz sağlıklı yaşamı önceleyen, bağımlılıklardan uzak kalmayı sağlıklı yaşamla özdeşleştiren bir sivil toplum kuruluşuyuz. Üstelik bunu 100 yıl önce keşfetmişiz, bundan da Türk toplumu olarak gurur duymalıyız. Yeşilay’ın kurulma nedeni bağımlılıklarla mücadele.

Tüm dünya korona alarmında. Alınması gereken önlemler sürekli hatırlatılıyor. Bu noktada Yeşilay’a da bazı görevler düşüyor mu?

Sağlıklı yaşamak, özellikle şu son dönemde bulaşıcı hastalıklardan korunmakla mümkün. Biz de çocuklara verdiğimiz tüm eğitimlerde temizlik konusunu önceliyoruz. Bizim Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı diye bir programımız var. Anasınıfından lise sona kadar tüm okullara bu programı götürüyoruz. Konumuz bağımlılık gibi görünse de temel direğimiz sağlıklı yaşam. Şimdi anasınıfındaki bir öğrenciye gidip “Sigara zararlıdır” diyemeyeceğimiz için, o öğrenciye beden ve çevre temizliği ile hijyenin önemini anlatıyoruz. Bununla ilgili 13 sene önce bir video yapmışız, sanki özel olarak bugün için hazırlanmış gibi.

Korona tedbirleri mi var videoda?

Videoda “eller nasıl yıkanmalı, yüz niye sabunlanmalı”yı falan anlatıyoruz. Yani bizim çalıştığımız alan ile şu an dünyanın yaşadığı sorun örtüşüyor. Ayrıca bu virüsün asıl hedef aldığı organ hangisi; akciğer. Virüs akciğerin fonksiyonlarını yok ediyor, ölümler o sebeple gerçekleşiyor. Peki biz niye uğraşıyoruz tütünle, sigarayla, nargileyle? Ciğerlerimiz temiz olsun, sağlıklı olsun diye.

Şu an için tüm veriler, sigara içenlerde ölüm riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Niye? Tabii ki akciğerde bir tahribat olduğundan dolayı. İşte bu yüzden de sigara kullanıcılarına “Şimdi tam zamanı, bırakın tütün mamullerini” diyoruz.

Bu virüse yakalananlar bağışıklıkları güçlüyse atlatıyor, düşükse...

Birinci konu bağışıklık sistemi, ikincisi de akciğerlerin sağlık durumu. Sigara içenlerin, akciğerlerinde zaten normal şartlarda da ciddi sıkıntılar varken bir de üstüne virüsle mücadele etmesi çok zor. Aslında bağımlılık yapan bütün maddeler, yani sigaranın yanı sıra alkol ve uyuşturucu da direkt olarak bağışıklık sistemini olumsuz etkiliyor, baskılıyor.
Şu yaşadığımız global krizde de en önemli konu bağışıklık sisteminin iyi olması gibi görünüyor. Çünkü dediğiniz gibi bağışıklık sistemi güçlüyse direniyor ve mücadeleyi kazanıyoruz.

Yaş ilerledikçe riskin de yükselmesinin sebebi ne?

Yaşla beraber bağışıklık düştüğü için yaşlılarda risk artıyor. Şu an dünya çok büyük bir krizle mücadele ediyor. Son yüzyılın en büyük krizi... Bilimin, ilaç teknolojisinin bu kadar geliştiği bir dönemde insanın böylesine aciz kalması, bize şunu gösteriyor: Her an her şey olabilir ve bizim de buna hazırlıklı olmamız gerek.

HER İKİSİNİN DE HEDEFİ ORTAK: AKCİĞERİ YOK ETMEK

İnsan hiç bilmediği, daha önce karşılaşmadığı bir tehdide karşı nasıl hazırlıklı olabilir?

Hazırlıktan kastım, bedenen ve ruhen sağlıklı bireyler olmak. Bunu nasıl sağlayacağız? Tabii ki sağlıklı yaşamı önceleyerek ve bağımlılıklardan uzak kalarak. Saydığım bu üç bağımlılık türü de, yani sigara, alkol ve uyuşturucu maddelerin tamamı bağışıklık sistemine zarar veriyor. Ama şu sıralar sigaranın üzerinde özellikle duruyoruz, çünkü onun hedef organı akciğer. Virüsle ortak bir hedefleri var; akciğeri yok etmek! Biz de diyoruz ki bu fırsatı değerlendirelim ve kötü alışkanlıklarımızdan kurtulalım.

Karar veren ama uygulamada sıkıntı çekenlere kim yardım edecek?

Biz Yeşilay olarak sadece konuşmuyoruz, tavsiyede bulunmuyoruz. Şu an 35 şehirde 40’a yakın merkezimiz var. Yardıma ihtiyaç duyanlar Yeşilay’a ulaşsınlar. 444 79 75’i arasınlar. Eğer bulundukları şehirde Yeşilay Danışmanlık Merkezi varsa direkt başvurabilirler.

DÜNYA ACI BİR TECRÜBE YAŞIYOR

Bağımlılar strese girdiklerinde daha çok sigaraya sarılıyor, onları ikna etmeniz zor olacak.

İnsanın bazı şeyleri anlaması için zor durumda kalması gerekebiliyor. Şu anda da dünya acı bir tecrübe yaşıyor. Seyahat yasakları konuyor, insanlar evlerinden çıkamıyor. Bizim bu süreci yönetirken iyice düşünmemiz ve o kararı vermemiz gerek. Sadece kendimizi düşünmeyelim. Çocuklar anne-babalarına, anne-babalar çocuklarına, kardeşlerine, tüm sevdiklerine desinler ki “Şu an tam zamanı. Tam bırakma zamanı”... Dikkat ederseniz azaltmaktan söz etmiyoruz, direkt “bırak” diyoruz.

Sigara bırakılınca akciğerler tamamen eski haline dönebiliyor mu? Yoksa bu bir “zararın neresinden dönsem kâr” durumu mu?

Bu yaşla ve kullanma süresiyle alakalı. Özellikle genç yaşlarda bırakıldığında neredeyse hiçbir iz kalmayacak şekilde düzelebiliyor. Ama hangi yaşta olunursa olunsun, bıraktığınız andan itibaren yaşam kaliteniz artıyor. Sigarayı bırakanlardan hep şunları duymuyor muyuz; artık daha uzun yürüyebiliyorum, nefessiz kalmıyorum, öksürüğüm azaldı...

Bir sağlık sorunu yaşamadığı müddetçe “Bana bir şey olmaz” diye düşünüyor çoğu insan. Korona için bile buna benzer, akla mantığa sığmayacak şeyler söyleyenlere rastladık sosyal medyada.

Biz hasta olduktan sonra sağlığımızın kıymetini biliyoruz. Oysa hasta olduktan sonra ilaç da alsanız, ameliyat da olsanız yaşam kaliteniz düşer. Dolayısıyla ön şart sağlıklı yaşamak olmalı. Bunun da temel şartı vücuda zarar veren maddelerden uzaklaşmak. Yeşilay aynı sebeple diyor ki tütün, alkol ve maddeden uzak kalın.

RÖPORTAJIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ...

Ar-Ge yapan şirketlere 59 milyar liralık dolaylı teşvik verildi "Galatasaray'da Florya'nın huzurunu kaçıran tek isim Ziyech" "Hedef enerjide tam bağımsız Türkiye"
Sonraki Haber