Züleyha Ortak'tan Zeytin Dalı açıklaması...

Farklı yerel dillerde seslendirdiği türkülerle tanınan Züleyha Ortak, yeni single’ı ve Asker ve Kahramanlık Türküleri başlıklı konserleriyle adından söz ettiriyor. Ortak, ‘Kürt kökenli bir yorumcu olarak vurguluyorum; askerimiz ve devletimizin sonuna kadar yanındayız’ diyor.

Ünlü şarkıcı Züleyha Ortak, iki şarkıdan oluşan 'Eziz Dostum' adlı yeni single'ıyla müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.

Ortak, single'da bir Azeri türküsü ile Erkin Koray'ın yıllar önce seslendirdiği 'Cemalım' şarkısını okudu. TRT Müzik'te 'Züleyha ile Gelin Kınası' adlı programın sunuculuğunu da üstlenen Ortak Sabah gazetesi ile bir röportaj gerçekleştirdi.

İki şarkılık bir single hazırladınız. Hayranlarınızı neler bekliyor?
İki şarkılık bir çalışma yaptım. İlki nefis bir Azeri türküsü olan 'Eziz Dostum'; diğeri ise Erkin Koray'ın yıllar öncesinden dilimize pelesenk ettiği 'Cemalım'. 'İftarlık Gazoz' filminde eser öylesine derinden etkilemişti ki izleyiciyi, ben de payıma düşeni aldım elbette. Biraz da o yüzden seslendirmek istedim. Tabii her iki eserde de özlem var, aşk var, sevda var, haykırış var, dertlenme var, kavuşamama var, özlem var... Sözün kısası, dinleyenlerin de şarkılarla birlikte yaşayacağı farklı farklı duydular var...

Kimlerle çalıştınız single'da?

'Cemalım'ı, arkadaşım Cem Yıldız aranje etti. Gençlere hitap edebilmek için bu kez Cem'i dinleyip elektronik altyapılarla yorumladım eseri. 'Eziz Dostum'u ise sevgili hocam Abdurrahman Tarıkçı aranje etti. Single'ın ilk klibini 'Eziz Dostum'a çektik. Mehmet Hakyemez ve Ferhat Öçmen yönetmenliğinde, Ümraniye Film Platoları'nda yaptık çekimleri. Klipte bana orkestra şefimiz, nam-ı diğer Sait Babamız (Büyükçınar) ile kanun sanatçısı Alaattin Coşkuner eşlik etti. Klibin hikayesini ise izleyici ve dinleyicinin yorumuna bırakmak istedim biraz. Sevdiğini yitiren genç bir kadının acıyı kabullenişi ve sazendelerle yani gönül dostlarıyla hasbihal edermişçesine türkü söylediğini göreceksiniz.
Önümüzdeki hafta sonu klibimiz izleyiciyle buluşacak.

İŞİME ÇOK TİTİZLENİRİM

Bir süredir 'Züleyha ile Gelin Kınası' adlı programı sunuyorsunuz. Yurdun dört bir köşesini dolaşıp insanların mutluluklarına ortak oluyorsunuz. Sizin için nasıl bir deneyim oldu?

İlk albümümde etnik-kadim Anadolu dillerinde Livaneli şarkılarını, ikinci albümüm 'Benden'de Anadolu'muzun kadın ağzı türkülerini seslendirmiştim.

Son albümümde ise değişik yörelerin kına ve düğün türkülerini yorumladım. Dolayısıyla yurdumuzun farklı yörelerinin eserlerine ilk çalışmamdan itibaren aşinalığım vardı. Ancak bunu ekranda sunmak bambaşka bir şey elbette. TRT Müzik ekranlarında hazırlayıp sunduğum 'Züleyha ile Gelin Kınası' programının fikri, son albümüm çerçevesinde şekillendi. Ama ondan çok daha ötelere giden bir program oluyor.

Her bölümde bir yörenin kına ve düğün türkülerini seslendiriyorum. Bunun için de elbette araştırma yapıyor, çekimlerden önce ekibimle prova yapıyorum.

'Züleyha ile Gelin Kınası', beni zenginleştiren bir program olarak devam ediyor.

Çekimlerde neler yaşıyorsunuz?
Beni tanıyanlar bilir, yaptığım işi çok ciddiye alırım. O yüzden çekimlerden önce çok titiz bir hazırlık sürecinden geçiriyorum kendimi. Ama yine beni tanıyanlar bilir, müthiş eğlenerek ve keyif alarak çalışırım. Hele de ön hazırlık ve kadro konusunda kafam rahatsa, değmeyin keyfime...

Zaten konserlerimde de yıllardır aynı ekip çalıyor. Ancak olumsuzluklarla da karşılaşmıyor değiliz.
Birbirini çok iyi tanıyan ve gerek olduğunda da birbirini tamamlayan bir ekip olunca her türlü olumsuzluğu bertaraf edebiliyoruz.

ASKERİMİZİN YANINDAYIZ

Afrin'de devam eden Zeytin Dalı Operasyonu hakkında ne söylemek istersiniz?

Bu topraklarda doğmuş, bu ülkenin ekmeğini yemiş, suyunu içmiş Kürt kökenli bir yorumcu olarak söyleyeceğim şudur: Sonuna kadar yanındayız, arkasındayız devletimizin ve askerimizin. Ülkemizin başına musallat edilen terör belası nasıl bitecekse, bitsin artık! Dünyanın bir ucundan gelip bu toprakları şekillendirmeye çalışanlar da hadlerini bilsin. Artık onların her dediğine evet diyen, diyecek bir Türkiye yok. Boşuna olmayacak hayaller kurmasınlar. Devletiyle, milletiyle, ordusuyla bütünleşmiş, yekvücut olmuş bir Türkiye'nin önünde kimse duramaz; duramayacak!

Çekimler sırasında birçok şehir geziyorsunuz. Asker ana-babaları, eşleri ve çocuklarıyla karşılaşıp konuşma fırsatınız oldu mu?

Onlar benim de anam, babam, evladım, kardeşim. Bu, hepimizin davası. Onların gözündeki inanç, bizim asla ayrılmayacak bir bütün olduğumuza beni daha da inandırıyor. Milim kıpırdamıyor yerinden Anadolu insanı. Gittiğim her yerde müthiş bir birlik ve beraberlik görüyorum. Bu da beni gelecek güzel günlere dair daha da umutlandırıyor. Zaman zaman aldığımız şehit haberleriyle üzülüyoruz. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Dualarımız, gönlümüz onlarla.

Üzerimize düşen ne varsa her zaman yapmaya hazırız.

Kaç dilde şarkı söylüyorsunuz?

İki anadilin konuşulduğu bir ailede yetiştim. Evimizde Kürtçe, Zazaca konuşuruz.
Kürt kökenli olmam hasebiyle de açılır açılmaz Kürtçe kurslarına yazıldım.
Zülfü Livaneli şarkılarını 10 etnik Anadolu dilinde seslendirdiğim albümüm için Ermenice, Gürcüce, Ladino, Lazca, Hemşince, Rumca, Farsça çalışmıştım. Ülkemizde konuşulan yerel dillerde şarkılar, türküler söylemeye devam ediyorum.

BEN HALKIN İÇİNDEN GELMEDİM HALKIN TA KENDİSİYİM

Asker ve Kahramanlık Türküleri adlı konser serisinde halkla buluşuyorsunuz.
Neler paylaşıyorsunuz?

Kimi zaman birlikte türküler söylüyoruz, yeri geliyor bir tas çorbayı, bir bardak çayı paylaşıyoruz. Hain kalkışmanın yaşandığı 15 Temmuz gecesi de onlarla sokaklardaydım. Büyükşehir Belediyesi binasının önünde, tepemizden vızıldayan kurşunları, üzerimize sürülen tank paletlerini unutamam.
'Ben halkın içinden geldim' lafı vardır ya; ben halkın içinden falan gelmedim, bizzat halkın ta kendisiyim. Orta gelirli bir ailenin, zor şartlarda okumuş çocuğuyum.

Hiçbir zaman halktan uzak bir yere gitmedim ki... Asker ve Kahramanlık Türküleri ise; Zeytin Dalı Operasyonu vesilesiyle konserlerime kattığım bir konsept. Kahraman Mehmetçiklerimiz orada hepimiz için mücadele ediyorken, ben de onların hikayelerini, şehit olan Mehmetçiklerimizi tek tek anarak bir nebze olsun katkıda bulunayım, faydalı olayım istiyorum.

Ara Güler ile tanışıklığınız ne zamana dayanıyor?
Ara Abi, benim gibi daha yolun çok başında bir yorumcu için Tanrı'nın en güzel armağanlarından biri. Ben fırsat buldukça Beyoğlu'nda Ara Kafe'ye gider, kitabımı orada okur, çayımı orada içerdim.

Albüm çalışmam 'Kadınların Yaktıkları Türküler' vesilesiyle kendisiyle yolum kesişti. İlk sohbetimizde "Aa ben seni tanıyorum. 10 dilde Livaneli şarkıları söylediğin albümü Ayvalık yolu boyunca çevirip çevirip dinledim" diyerek övgülerini iletti. Tabii mutluluktan havalara uçtum. İşte dostluğumuz böyle başladı.

Kendisinin objektifine de poz veren şanslı kişilerdensiniz...
Onu tanımak büyük şans, hele de Ara Abi gibi dünyanın en önemli isimlerini fotoğraflamış bir ustaya poz vermek daha da büyük şans.

Sağolsun ikinci albümüm 'Benden' için çektiği fotoğraflardan vermişti. Albümü, Ara Abi'nin birbirinden kıymetli fotoğraflarıyla çıkarmıştım. Ara Abi yaşsız bir insandır. Kimi zaman kendimi onun yanında, ondan daha yaşlı hissederim. Kimi zaman, hele de benim gibi olaylardan çabucak etkilenip kolay demoralize olan biri için öylesine kıymetli tavsiyeler verir ki... Yaşama sevincine ve muazzam hayat tecrübesine hayranım... Zaten onu tanıyıp, biraz sohbet edip etkilenmeyen, hayran olmayan kimse de görmedim.

"Yürüyen zatürre" alarmı: Okul çağındaki çocuklar risk altında! Kızılcık Şerbeti Pembe'ye büyük tuzak! Kent uzlaşısı aslında neden yapıldı? CHP o tuzağa düştü mü?
Sonraki Haber