Anoreksiya hastası açlık ve yorgunluk hissetmez!
Anoreksiya hastalığı nedir, belirtileri nelerdir merak ediliyor.Geçtiğimiz günlerde İrem Dericinin hastaneye kaldırılıp yoğun bakıma alınması üzerine ünlü şarkıcı İrem Derici'nin Anoreksiya hastası olduğu konuşulmaya başlandı.İnsanlar İrem Derici Anoreksiya mı? sorusunun cevabını aradı. Rejim veya diyet ile mi başlar sorusu da en çok araştırılan konular arasında. Peki Anoreksiya nedir? İşte Anoreksiya hastalığının belirtileri nelerdir? En çok kimlerde anoreksiya görülür? Sorularının cevabı haberimizde...
Anoreksiya genellikle kadınlarda görülen bir hastalık olsa da zaman zaman erkeklerde de görülebilir. Kendilerini kilolu zanneden anoreksiya hastaları, aşırı diyet ve egzersiz yapar. Yorgunluk ve açlık hissetmeyen hasta gittikçe daha fazla zayıflar. İrem Derici’nin yoğun bakıma alınmasıyla birlikte Anoreksiya hastası olduğu iddia edildi. Bu iddianın ardından ise Anoreksiya hastalığının ne olduğu ve belirtilerin neler olduğu araştırıldı. Rejim, diyet veya yeme bozukluğu sonucu ortaya çıkan anoreksiya hastalığı belirtileri nedir? Anoreksiya Nervoza, özellikle genç kadınlarda görülebilen, yemek yememek, çok az uyumak, buna rağmen çok aktif olmakla beliren psikolojik bozukluktur. Anoreksiya nedir, nasıl başlar, belirtileri neler, tedavisi var mı? Anoreksiya hastalığı hakkında tüm detaylar haberimizde.
ANOREKSİYA NEDİR?
Anoreksiya hastalığının sıklıkla ergenlik döneminde ve kızlarda görülmesi bir tesadüf değildir. Ergenlik dönemi bir kişinin kendilik algısını oluşturduğu başkaları tarafından kabul edilmek ve beğenilmenin öneminin zirve yaptığı bir dönemdir. Genellikle fazla kilolu olduğu için kendini aç bırakarak yapılan sağlıksız diyetlerle başlayan bu hastalık, bir süre sonra kontrol edilemez hale gelir ve hastalık belirtilerini göstermeye başlar.
ANOREKSİYANIN NEDENLERİ NEDİR?
Anoreksiya basit bir bozukluk değildir. Birçok semptom ve etkisi vardır ve sebepleri de karmaşıktır. Şu anda, anoreksiya nervosa'nın hem biyolojik hem de çevresel faktörlerin bir sonucu olarak geliştiği düşünülmektedir. Bu yeme bozukluğunun oluşumuna katkıda bulunacak çevresel faktörlere örnekler şunlardır:
- İnce insanları sürekli olarak ideal kalıplaşmış olarak güçlendiren medyadaki incelik kültürünün etkileri
- Bale ve model gibi ince ve kaybını teşvik eden meslek ve meslekler
- Aile ve çocuklukta travmalar: çocuklukta cinsel istismar, ciddi travma
- Arkadaşlarınız ve iş arkadaşlarınız arasında insan bedenine dair baskılar.
ANOREKSİYA BELİRTİLERİ NELERDİR?
- Ağır kilolu olmasına rağmen kronik diyet
- Gıdaların kalorileri ve yağ içerikleri takıntılı olması
- Gıdayı küçük parçalara kesme, yalnız yeme ve / veya gıdaları saklamak gibi ritüel yeme kalıplarına katılmak
- Yiyecek, yemek tarifleri veya pişirme ile sabitleme; kişi başkaları için karmaşık yemekler pişirebilir, ancak yemekten kaçınabilir
- Depresyon veya uyuşuk evre
- Yüz ve beden üzerinde yetişen yumuşak ince saçlar
- Soğuk hissetme hissi
- Saç dökülmesi veya inceltilmesi
ANOREKSİYADA RİSK FAKTÖRLERİ İSE ŞUNLARDIR:
Kadın olmak,
Ergenlik döneminde olmak,
Genetik faktörler,
Aile öyküsü,
Hızlı kilo alıp vermek,
Popüler kültürün etkisi altında kalmak.
ANOREKSİYA VÜCUTTA NE GİBİ SORUNLARA YOL AÇIYOR?
Cilt: Kişilerin cilt renkleri koyulaşır, ellerde ve ayaklarda ödem dediğimiz şişlikler oluşur.
Kalp: Kalp hızı yavaşlar, tansiyon düşer.
Mide-bağırsak-karaciğer: Tükürük bezleri büyür, mide boşalması yavaşlar, kabızlık gelişir ve karaciğer fonksiyonları bozulur.
Kan: Kansızlık oluşur, beyaz küreler azalır. (Enfeksiyona meyil oluşur)
Böbrek: Kanda üre yükselir, böbrek yetmezliği oluşur. Elektrolit dengesi bozulur, potasyum seviyesi düşer.
Hormonal sistem: Kan şekeri düşer, seks hormonları azalır, tiroid hormonu azalabilir.
Kemik: Osteoporoz ve kemik erimesi meydana gelir.
İREM DERİCİ'NİN ÖNÜNDE UZUN BİR YOL VAR
İrem Derici'nin durumu, yanda bahsedilen duruma tıpatıp benziyor. Zamanında gerekli ön tedavileri başlanmadığından acil olarak yoğun bakım tedavisine alınması çok uygun. Kendisinin daha önceki TV söyleşilerinden, hastalığının farkında olmadığı anlaşılıyor. Bu konuda bir tıbbi tedavi de yapılmadığından, yoğun bakım tedavisini gerektirecek bir duruma girmiş. Yoğun bakım tedavisinden çıktığı zaman daha uzun bir tedaviye gireceği için, yukarıda tedavi bölümünde anlattığım safhaları geçirecektir. Bu da uzun bir yol. İnşallah bu safhaları atlatır ve iyileşen yüzde 25-50 arasındaki gruba girer.
ANOREKSİYA TEDAVİSİ
Anoreksiya tedavisi zor ve uzun sürelidir. Anoreksiyalı kişiler genellikle tedaviye kendi başlarına yönelmez. Başka branştan hekimlerin yönlendirmesi sonucu psikiyatristlere gelirler. Anoreksiya tedavisinde öncelikle kişi ve hekim arasında güven ilişkisi sağlanmalıdır. Daha sonra kalıcı ve etkin iş birliği devreye girer. Hekim, hastanın kendisi ve ailesi ile yakın temas kurar. Ailenin dinamikleri ve kişinin ayrıntılı hikayesi alınır. Ailenin iş birliği son derece önemlidir. Anoreksiyalı kişilerin yüzde 50-60'ında depresyon görülür. Beden algısı bozukluğu ve depresyon tedavisi için hekim tarafından ilaç tedavisi planlanır. Antidepresan ilaçlardan yararlanılır. Kişinin psikoterapi sürecinde beslenme ve kilo alma konusu öncelikle yer alır. Duygusal çatışmaların, kaygıların, korkuların ele alınması kişi ile doktorun ilişkisini daha güvenilir kılar.
İrem Derici'nin ise şu anda hangi hastalıktan dolayı hastanede yattığı bilinmiyor.
DOKTORUNDAN AÇIKLAMA
İrem Derici'nin tedavi gördüğü özel hastanenin Başhekimi Prof. Dr. Reha Baran şarkıcının son durumuyla ilgili açıklama yaptı.
Baran şunları söyledi; Bildiğiniz gibi hastamızı 2 gün önce transfer ettik. Şu anda da yoğun bakımda. Genel durumu geldiği güne göre daha iyi. Bilinci açık tv izliyor, gazete okuyor. Yoğun bakıma şu sebeple aldık; bundan bir hafta önce başka bir hastanede tedavi altına alındı. O dönemde sıvı kaybı olmuş, ve tıbbın gerektiği şekilde sıvılar verilmiş. Normalde vücut bunu tolere etmesi gerekirken hastamızda bu dengesiz gitmiş ve solunum sıkıntısı olmuş. Bundan dolayı yoğun bakıma aldık. Yoksa herhangi bir şekilde manakine desteği yok. Tüm organları iyi görünüyor. Böbrekler falan bitmedi. Gayet iyi çalışıyor. Bir kaç gün daha yoğun bakımda kalacak oksijen ihtiyacı da devam ediyor. Fazla bir sıkıntımız yok. İnşallah daha iyi haberler vereceğiz. Ara sıra ateşi çıkabiliyor. Onun da takibini yapıyoruz.