Artvin'de asırlardır devam eden yayla göçleri başladı
Artvin'de besiciler, hayvanlarının otlak ihtiyacını karşılamak için sürüleri ile Bilbilan Yaylası'na hareket etti. Kemalpaşa, Hopa ve Borçka ilçelerinden başlayan yayla göçleri, Artvin-Ardahan sınırındaki 2 bin 650 rakımlı Bilbilan Yaylası'nda sona erecek. Yaklaşık iki ay sürecek yayla göçü bölgede gelenek halinde asırlardır devam ediyor.
Sürülerini bahar ve yaz aylarını geçirecekleri yaylalara götüren göçerlerin zorlu ve meşakkatli yolculuğu, zaman zaman ilginç görüntülere de sahne oluyor.
Göç esnasında koyun sürülerinin Borçka merkezinden geçen Artvin-Ardahan kara yolunu kullanmaları, sürücülerin şaşkınlık yaşamasına neden oldu. Yolda bir süre aksayan trafik, polis ekiplerinin aldıkları önlemler sayesinde kısa sürede normale döndü.
Hopa'ya bağlı Koyuncular köyünden 15 gün önce 300'e yakın koyun ve kuzuyla yola çıkan Eren Can Kekeç, hayvancılığın zorlu ve yorucu olduğu kadar zevkli bir iş olduğunu söyledi.
''BU İŞİ SEVEREK YAPIYORUZ''
Kekeç, yolculuğun yaklaşık 40 gün daha süreceğini belirterek, "Bu yolu yavaş yavaş gideceğiz. Çok zorlu bir yolculuk. Dağlardan, tepelerden aşıyoruz. Yağmurlu havalar oluyor, üşüyor, hasta oluyoruz. Koyunlarımız hasta oluyor. Bizler geceleri çadırda kalıyoruz. Bazen çadırda yataklarımız ıslanıyor ama yine de bu işi severek yapıyoruz. Boş gezen işsiz arkadaşlara sesleniyorum, baba parası yiyeceğinize gelin, hayvancılık yapın. Alın teriniz ile para kazanın." diye konuştu.
GÖÇ SIRASINDA KARA YOLUNU DA KULLANMAK ZORUNDA KALIYORLAR
Göç esnasında zaman zaman kara yolunu da kullanmak zorunda kaldıklarını ifade eden Kekeç, kara yolundaki göçün hem kendileri hem de sürücüler için tehlike arz etmesine rağmen buna mecbur olduklarını sözlerine ekledi.
''YAZI VE SONBAHARI YAYLADA GEÇİRİYORUZ''
Hopa'dan aynı yaylaya göç için yola çıkan Muhammet Ustabaş da 8 yıldır hayvancılıkla uğraştığını ve her yıl bu zorlu göçü yaptıklarını söyledi.
Ustabaş, 700'e yakın koyun ve kuzusunun olduğunu kaydederek, "Baharda yaylalara çıkmak için yola çıkıyoruz, yaz aylarını ve sonbaharı yaylada geçirdikten sonra geri dönüyoruz. Bu döngü böyle devam ediyor. Zor bir iş ama ben severek yapıyorum. Seven insan yapar, sevmeyen insan bu işi yapamaz. Alnımızın teriyle çabalıyoruz. Çoluk çocuğumuzun rızkını kazanmaya çalışıyoruz." diye konuştu.