İki yazarın 65 yaş isyanı!
78 yaşındaki ünlü yazar Ayşe Kulin, 65 yaş ve üzeri için uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasının kaldırılmaması kararı nedeniyle Bilim Kurulu'na mektup yazdı. Dışarıda yapması gereken işleri yapamadığını ve 6 saatlik iznin kendisine yetmediğini söyleyen Kulin, yaşadığı zorluklara da değindi. Benzer bir isyan da dün Ataol Behramoğlu'ndan gelmişti...
Ayşe Kulin, Cumhuriyet’in Olaylar ve Görüşler sayfasında yayımlanan “Bir Yaşlıdan Bilim Kurulu'na Açık Mektup” başlıklı yazısında, 65 yaş üstü vatandaşların yaşadığı zorluklara değindi.
Mektubuna "Ülkemiz çok zor bir dönemden geçerken yapmakta olduğunuz işin önemini ve zorluğunu elbette biliyor, size çabanız için teşekkür ediyorum ama 65 yaş üstü bir vatandaş olarak, bizlerin sokağa çıkma iznimizle ilgili bir hususa dikkatinizi çekmek isterim." sözleriyle başlayan Kulin, şöyle devam etti:
"Aranızda 65 yaş üstünde olanlar varsa, eminim beni anlayacaklardır. Eğer aranızda şu anda bu yaşta olanlar yoksa, sizler bu yaşlara erdiğinizde, eli ayağı tutan, kafası işleyen insanların haftada bir pazar günleri evlerinin önünde bir aşağı bir yukarı gezinmekten öte ihtiyaçlarının bulunabileceğini bizzat deneyimleyip bana hak vereceksiniz.
BAŞKA İHTİYAÇLARIMIZ DA VAR
Haftalar süren eve kapanma sürecinin sonunda bize lütfedilen dışarı çıkma iznine elbette müteşekkiriz ama eğer şehrin binlerce sokağının herhangi birinde bir apartman dairesinde yaşıyorsak, evden uzaklaşmadan altı saatlik izni nasıl geçirebiliriz ki? Eğer varsa kendi arabalarımıza, yoksa önlemlerimizi alarak toplu taşıma araçlarına binerek belki bir deniz kıyısına, belki bir parka kadar gidebilmek, doğayla kucaklaşmak bizim de hakkımız değil mi?
Kaldı ki hava almanın yanı sıra başka ihtiyaçlarımız da var. Biz orta yaş üstü vatandaşların çoğu, özellikle yaşımızdan dolayı, işlerimizi sanal pazarlarda halletmeye, banka işlemlerimizi internet üzerinden yapmaya pek alışık değiliz. Şahsen benim evime birkaç yüz metre uzaklıktaki bankamda atmam gereken imzalar birikti. Her seferinde nazik bir banka elemanını kapıma kadar getirmek beni çok üzmekte.
Gönül isterdi ki bizlere bağışlayacağınız izin, bir keresinde de hafta içi bir güne rastlasın, bankama gidip işlerimi halledebileyim, eczaneme uğrayıp biten ilaçlarımı, ihtiyaçlarımı alabileyim. Eskidiği için toz alma yerine toz püskürten elektrikli süpürgemi, pahalı bir meta olduğu için sanal ortamda değil, gözlerimle görerek yenileyebileyim. Arabamı on beş dakika mesafedeki deniz kenarında kadar sürüp camımı açarak deniz kokusunu soluyabileyim. Şubat ayında geçirdiğim ameliyatın sonuçlarını belirleyecek röntgeni, altı hafta rötarla da olsa çektirip doktoruma göndererek telefonda olsun içimi rahatlatabileyim.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Türk edebiyatının usta kalemlerinden 78 yaşındaki şair, yazar, çevirmen Ataol Behramoğlu, da normalleşme adımlarının 65 yaş ve üzeri için uygulanmamasına çektiği bir video ile isyan etmişti.
Behramoğlu şu ifadeleri kullanmıştı:
''65 yaş ve üstü bir şair ve öğretim üyesiyim. Birinci sorum şu; Sokağa çıkmak için bir ticarethane bir market mi açmam gerekiyor? İkinci sorum ise şudur; Herhangi bir yerden ikamet etmekte olduğum İstanbul dışındaki bir kurumdan bilimsel ya da sanatsal bir toplantı için davet alsam izin almam ve gittiğim yerde 1 ay mı kalmam mı gerekecek? Böyle bir saçmalık olabilir mi? Bu saçmalıklara, bütün bilim insanı ve sanatçı dostlarımı, bütün arkadaşlarımı yüksek sesle karşı çıkmaya çağırıyorum''