Babacan ve Davutoğlu muhalif yazarın satırlarında maskara oldular
Halk TV yazarı Mehmet Tezkan, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın Millet İttifakı içinde bir işe yaramadıklarını ima ederek, yancı ve beceriksiz olduklarını yazdı...
Halk TV yazarı Mehmet Tezkan, köşe yazısında Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nu yerden yere vurdu...
Çevrede duyduğu duyumlardan yola çıkarak Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın yancı olduğunu ima eden Tezkan, Millet İttifakı içinde iki ismin yetersiz olduğunu da yazdı.
Her defasında seçimlerde bir etkileri olmamalarına rağmen 'kendi adayımızı çıkarırız' çıkışını ti'ye alan Tezcan, bu iki ismin AK Parti iktidarını sallayamayacağına değindi.
İşte Tezcan'ın o yazısı:
Soru benim değil, sokakta, otobüste, metroda karşılaştığım insanların. Onlar soruyor:
Babacan Truva atı mı?
Davutoğlu Truva atı mı?
Neden böyle düşünüyorsunuz diye sordum…
Yanıt şu: İkisi de altılı masada aday konusunda uzlaşamazsak biz aday olacağız diyorlar
Yani dedim…
"İkisi de maraza çıkarmaya hazır. İkisi de altılı masayı bozma niyetinde" dediler.
Geriye dönük demeçlerini taradım. Böyle düşünmekte haksız değiller…
Anketlerde (sonuçlarının sağlıklı olmadığını düşünüyorum. Bu düşüncemi defalarca dile getirdim) ölçüme dahi girmeyecek kadar düşük oy alan Davutoğlu efeleniyor…
Erdoğan’ın karşısına çıkacak adayı ben belirlerim demek istiyor… Babacan da aynı görüşte…
İkisini vur kafa kafaya yüzde üç etmezler ama kendilerini altılı masanın önemli aktörleri sayıyorlar…
Ortak adayda uzlaşamazlarsa kendileri aday olurmuş…
Olun o zaman?
Sıkıysa olun!..
CHP ve İYİ Parti’nin sırtına yapışarak siyaset yapmayı, böbürlenmeyi, kabadayılık yapmayı bırakın…
Çıkın meydanlara…
Karşılığınız var mı yok mu görün?
Her şeyden önce Davutoğlu 2015 yılının haziran ayı ile kasım ayı arısında olanların hesabını versin. Canlı bombaların. İki seçim arası canlı bombalar neden ortalığa çıktı sonra neden yok oldular dönemin başbakanı olarak izah etmeli!..
İnsanlar ölürken ‘oyumuz artıyor’ sözüne açıklık getirmeli…
Açıkça hesabını vermeli…
İktidardan kovulunca artık muhalifim demekle muhalif olunmuyor. Önce hesap verecekler. Özeleştir yapacaklar, özür diyecekler…
Başımızdaki milyonlarca sığınmacı/geçmen/mülteci adını ne derseniz değin müsebbibi Davutoğlu değil mi?
Türkiye’nin milyar dolarlık borcunun faili Babacan değil mi?
Gezi protestolarında ikisi de sindi…
Babacan’ın patronu Abdullah Gül , Gezi deki gençleri anlıyorum demişti ama bir gecede çark etti.. Erdoğan’ın gazabına uğramamak için Rize’ye kaçtı, çay kesti…
Cumhurbaşkanı başbakandan korkar mı?
Valla korktu ve kaçtı…
Şimdilerde kral çıplak diyen, öksürmek zamanıdır diye kendini hatırlatan Bülent Arınç da korktu ve kaçtı.
O zaman başbakan yardımcısıydı… Zamanında ses çıkarmayanların bugün Erdoğan’ın gittiğini görüp pozisyon almaları, demokrat kesilmelerini amiyane tabirle toplum yemiyor.
Toplum yine amiyane tabirle hayvan terli diyor!
Başta Davutoğlu, demokrasi, hak, hukuk diye nutuklar atmasın. Erdoğan kulağından tutup kapının önüne koyduğu gün konuşacaktı…
Dünya siyasi tarihinde görülmemiş vakadır. Yüzde 49 oy alarak seçilen başbakanın kapı önüne konulduğunu literatüre geçecektir.
Efendim, davaya zarar vermemek için konuşmamış…
Ne davası?
Demokrasi davası mı?
Hukuk davası mı?
Adalet davası mı?
Hepsi ilga edildi….
Dava İslam devleti kurma dava mıydı? Bu sebepten mi haksızlığa, hukuksuzluğa, sahte davalara, tutuklamalara, aydınların hücrelerde çürütülmesine ses çıkarmadılar…
Bugün efelenmelerini gören halk diyor ki; Davutoğlu ve Babacan Millet İttifakı’na sokulan Truva ata mı?