Bahçeli’nin ekibi iki Aydınlık yazarını Perinçek’e şikayet etti

Yıldıray Çiçek, “Bizi hükümetinize alın’ diye yalvaran Perinçek!” başlıklı yazısında, Doğu Perinçek’in Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la “seferberlik” konusunda aynı söylemlerde bulunduğuna değinip “Doğu Perinçek bununla da kalmıyor AKP, MHP, CHP ve VATAN Partisi'nin içinde olduğu ‘Milli Hükümet kurulmalı’ diyordu” dedi.

“MHP DÜŞMANLIĞI YAPAN ZAVALLI ELEMANLARINI UYARSIN…”

Yıldıray Çiçek, “Doğu Perinçek bunları derken Aydınlık gazetesinin bir ideolojisi, bir davası olmayan Rıza Zelyut, Sabahattin Önkibar gibi yazarları ise MHP'ye ‘AKP'nin yanında ABD çizgisine geldi’ eleştirisi yapıyorlar” ifadelerini kullandı.

“Ya Doğu Perinçek'in ya da bu yazarların zekâ düzeyi tartışmalı hale gelmektedir” diyen Çiçek şunları yazdı:

“MHP tüm terör örgütlerine karşı hükümete yıllardır destek verirken mesele oluyor da, Vatan partisi verince mi olmuyor? AKP-MHP beraber hükümet kurarsa ABD çizgisine gelinmiş olacaksa, Vatan partisi de hükümet içinde olunca olmayacak mı?

Ömrü Türk milliyetçiliği, Ülkücülük düşmanlığıyla geçmiş Doğu Perinçek önce Ulusal kanala, sonra Aydınlık gazetesine gitsin de kendi dediklerinin aksini yazarak, konuşarak MHP düşmanlığı yapan zavallı elemanlarını uyarsın…”

“VE ŞİMDİNİN ‘VATAN’I, ESKİNİN ‘AYDNINLIK’IYLA…”

MHP’nin yayın organı Ortadoğu gazetesi yazarı Fikri Atılbaz ise “Aydınlıkçılar ve Ülkücüler Bir Arada Olur mu?” başlıklı yazısında başkanlık referandumu üzerinden Doğu Perinçek’i hedef aldı.

Fikri Atılbaz şunları yazdı: “Doğu Perinçek ve arkadaşlarının ortak tavrı olan, ‘Milli Seferberlik İçin Güçlü Meclis Güçlü Hükümet Cumhurbaşkanlığı Sistemine Hayır!’ itirazına karşı; İrfan Özcan, Müsavat Dervişoğlu, Alişan Satılmış, Suat Başaran, Azmi Karamahmutoğlu. Ulvi Batu, Mustafa Hakan Ünser, Servet Avcı, Harun Öztürk yayınladıkları ortak mektupla bir anayasa karşıtı pakt oluşturdular. Bu amaçları ayrı olduğuna inandığımız ortaklara hele Y-CHP'nin, PKK'nın, YDH-G'nin, HPG, YPG, KCK'nın ve daha nicelerinin de ortak olduğu, BDP'nin de aralarında bulunduğunu düşünürsek, karşımızdaki tablonun, ne menem bir tablo olduğunu idrak etmemiz mümkün olmaz! Ülkücü diye saydığımız iki-üç isim dışında herkesin korkusuzca Ülkücü diyeceği insan olmadığını biliyoruz. Ve şimdinin ‘Vatan’ı, eskinin ‘Aydnınlık’ıyla, Y-CHP ve BDP'yle ortaklıklarına bir şey dememiz mümkün değil. Ocak Başkanlığı yapmış nice isimler varken, niye son zamanlarda adeta başrol oynayan insanları sahneye çıkarıyorlar bir düşünelim lütfen!”