Bakan Soylu'dan Abdullah Gül sorusuna sert cevap
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AA Editör Masası'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Soylu, Abdullah Gül ile ilgili soru üzerine, ''Sayın Cumhurbaşkanımıza hiçbirisi kuvvet vermedi. Tek başına havalimanına indirmeye çalıştılar, ağzımı açtırmasınlar.'' dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıklamalarından öne çıkanlar
BÜYÜK İSTANBUL PLANINI HAZIRLIYORUZ
Elazığ ve Malatya depremi sonrası yapılanlar hakkında bilgi veren Bakan Soylu, "Depremden 1 ay önce bir deprem daha oldu 4,9. Sayın Cumhurbaşkanımıza böyle bir deprem olduğunu söyleyince, milli arabanın tanıtım günüydü. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla Sivrice'ye gittik. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu tür olaylarda, bir hassasiyet koyduğu açık. 6,8 olunca İstanbul'da İl Afet'te bir çalışma içerisindeydik. İstanbul'daki 5,8 depremden sonra kırmızı alarm verdik. Eylül ayından bu yana 300'ü aşkın toplantı yaptık. Büyük İstanbul depremi için Büyük İstanbul Planını hazırlıyoruz" dedi.
Bakan Soylu sözlerini şöyle sürdürdü:
460 MİLYON LİRA HARCAMA
"Arama-kurtarma konusunda Türkiye çok önemli bir yetkinlik içerisinde. Enkazlardan birkaçı tamamen kum, toprak olmuştu. Arama-kurtarma ekiplerimiz başarılı bir şekilde 45 vatandaşımızı sağ salim çıkardılar. Diğer taraftan başında beslenme Kızılay, barınma-çadır gibi konular AFAD tarafından düzenlendi. Önemli olan sistemin doğru şekilde yürütülmesidir. Bu depremde iki mesele beni etkiledi; birincisi gönüllülük. İkincisi ise sosyal rehabilitasyon. Elazığ ve Malatya'da 150 bin kişiye sosyal rehabilitasyon yapıldı. Şu ana kadar koordinasyon kapsamında yardım kampanyası yapıldı. Toplam 60 milyondan fazla yardım toplandı. Toplam 105 milyon AFAD'a yardım yapıldı. Kızılay da 48 milyon lira yardım toplandı. Şu ana kadar 460 milyon lira ayni ve nakdi harcama yapıldı."
DEPREM VERGİLERİ
Bakan Soylu deprem vergilerinin harcanması konusunda açıklama yaparak, "Türkiye'de binlere okul, hastaneler yenilendi. Yollarımız, köprülerimiz, devlet dairelerimiz böyle... Deprem konusunda Türkiye geçmiş tecrübe ve acılarını bir daha yaşamamak için tüm gayretini ortaya koymaktadır" ifadelerini kullandı.
İMRALI'DA YANGIN
Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın tutuklu bulunduğu İmralı adasında çıkan yangın hakkında Bakan Soylu, "İmralı'daki cezaevinin çok ötesinde bir yangın çıktı. Cezaeviyle bir risk söz konusu değil. Gerekli çalışmalar yapılıyor, büyük bir yangın değil. Hem helikopter, hem arazözler çalışıyor. Müdahaleler yapılıyor" dedi.
KÜLTÜREL TERÖRİZMLE MÜCADELE
Terörle mücadele konusunda kritik açıklamalar yapan Bakan Soylu, "Türkiye terörle bir sınav vermektedir. PKK ile, DEAŞ ile, aşırı sol terör örgütleri, terör koridoruyla mücadele ediyoruz. Terörü kaynağında kurutmaya geçti Türkiye. Biz sadece teröristle mücadele etmiyoruz, kültürel terörizmle mücadele ediyoruz. Biz bir milletiz, yaşanmışlıklarımız var, zaferlerimiz, bayramlarımız var. Kültürel terörizm bunu yok etmeye çalışan bir anlayış ortaya koymaktadır. Bu dinsizleştirmek. Kendilerine bir partner bulmuşlar; batı. İdeolojilerini bunun arkasına gizleyecekler; kadın hakları, insan hakları ve çevre. Bunların hepsi giydirilmiş. Yapmak istedikleri, bir anlayışı dayatmaya çalışmaktır. Teröristi bitirirken, kültürel terörizmi de ortadan kaldırmalıyız. PKK bir kadın örgütüdür. Terör operasyonlarında bulunma oranı yüzde 56'dır" dedi.
2 ANNE DAHA EVLATLARINA KAVUŞTU
Diyarbakır Anneleri'nden 2'sinin daha evladıyla bir araya geldiğini açıklayan Bakan Soylu, "Diyarbakır Anneleri'ni ziyarete gittik. Çocuklar 13-14 yaşında. BM, tarihin en karanlık imzasını attı. Teröristle çocuk terörist, çocuk savaşçı bulundurmayacağız diye imza attı. 105 anne oldu. 11 aile çocuklarına kavuştu. Terörle mücadelemizi sürdürüyoruz ama terörizmle mücadelemizi annelerimiz bitirecek. 2018'de 273 kişiyi ikna ettik, örgüt ise 130 kişiyi dağa götürdü. Bu rakamlara kendi isteğiyle gelenler de dahil değil" diye konuştu.
YABANCI TERÖRİST SAVAŞÇILAR
Bakan Soylu, Türkiye'deki yabancı terörist savaşçılar konusunda, "Yabancı terörist savaşçılarla iyi bir sistem kurduk. Dünya da beğeniyor. Ülkelerin ortak konsepti dışında birebir masada oturuyoruz. Problemleri çözmek için mekanizmalar kuruyoruz. Türkiye'ye yabancı terörist savaşçıların girmemesi konunda aldığımız önlemlere hayranlar. Toplam 102 uyruktan 7 bin 918 kişiyi sınırdaşı ettik" dedi.
"GEZİ İHANETTİR"
Gezi Parkı eylemleri hakkında konuşan Bakan Süleyman Soylu, "Gezi olaylarından sonra Türkiye'de ray değişti. Gezi olayları büyük bir ihanettir. Bunu başaramadıkları için 17/25 Aralık'ı yaptılar. FETÖ'nün hükümete karşı ortaya koyduğu gizli ilk hamledir. Gezi tamamiyle planlanmış bir hadisedir. Mahkemenin o kararı nasıl verdiği belli" ifadelerini kullandı.
BEKÇİLERİN YETKİ TARTIŞMASI
Bekçilerin yetki tartışmasına ilişkin olarak konuşan Bakan Soylu şunları söyledi:
"1914'ten bu yana bekçilik uygulaması var. Polislik ve bekçilik usta-çırak mesleğidir. Bekçilerimizin yüzde 60'ı lise mezunu, yüzde 20'si üniversite mezunu, yüzde 10'u yüksekokul mezunu. Eğitimleri konusunda Polis Akademisi'nde 3 ay, gittikleri ilde de 2 ay eğitim alıyorlar. 1966 yılından beri bekçi kimlik sorar. Kendine ait kanunu ve yönetmeliği var. Son zamanlarda mahkemelerde karar çıkıyor, biz de kanuna aktaralım dedik. Bekçiler, polislerin yardımcısıdır. Önleme araması, denetim yapma, istihbarat toplama, adli arama, inceleme yapma gibi yetkiler bekçilerde yok."
ABDULLAH GÜL TEPKİSİ: AĞZIMI AÇTIRMASINLAR
Anında "CNN: Can Dündar masum" Yok ya... Nasıl masummuş Can Dündar? Ben Gezi olaylarının tam göbeğindeydim. Sosyal medyada neler oldu? İnsanları durdurdular, insanların kıyafetlerine göre arabadan indirdiler bu ülkenin cumhurbaşkanına küfür ettirdiler. O gün cumhurbaşkanlığı yaptınız görmediniz mi?
Tarihi doğru koymak zorundayız. Ben oradaki söze eğer söz söylemezsem, ben bugün varım yarın yokum. Ama tarihi çarpıtmak için ortaya konan cümle varsa ben düzeltirim.
ERDOĞAN'A HİÇBİRİ KUVVET VERMEDİ
Suçluyorum tabi, tespitlerim var. Sayın Cumhurbaşkanımıza hiçbirisi kuvvet vermedi. Tek başına havalimanına indirmeye çalıştılar, ağzımı açtırmasınlar. "Kimse karşılamasın, kimse etmesin aman bu işleri gerginleştirmeyelim, aman demokratik eylem ortaya konuyor söndürmeye çalışalım" Yok öyle bir şey. O tarihte beraber yaşadığımız arkadaşlar, sayın cumhurbaşkanımızı mazlum biçimde indirmeye çalıştılar, ondan sonra istedikleri gibi eylemleri yöneteceklerdi. Dolmabahçe'yi basacaklar, koltuğa oturup puro içecekler. Sonra hükümeti alaşağı edecekler, onu yapamadıkları için 17-25'i yaptılar. FETÖ'nün gizli ilk hamlelerinden biri. Eğer buna ait koruyucu bir çerçeve ortaya koyarsa, ben tarihin düzeltilmesi için doğruyu söylerim. Böyle bir şey söz konusu değil.
Türkiye'ye zaman kaybettirdiler, biz bugün 15 bin dolar seviyesindeydi ya.
Beni bu konularda fazla konuşturmayın. Masumlaştırma; Gezi'nin başlangıcı dahi aynıdır. Bir masumiyet eylemi olarak nitelendirmek; ben İçişleri Bakanı'yım hangi eylemin masumiyet eylemi olup olmadığını değerlendirme fırsatına sahip olabiliyoruz.
'DAVUTOĞLU'NUN KORUMALARINI KALDIRDILAR' YALANDIR
Cevap: Şu anda Ahmet Davutoğlu’nun 63 tane koruması vardır, kendisi eski başbakandır ve devlet onu korumakla yükümlüdür. Bir tane bağ evi var yılda 1 sefer gidiyorsun ya da gitmiyorsun, biz ta Ağrı sınırına kadar polis gönderiyoruz Van’a polis gönderiyoruz katkı veriyoruz, arkadaşlarımız demişler ki “Bağ evinde yılda 1 gün kalıyor burada polis kalmasın”, bunu tutup ‘bütün korumamı kaldırdılar’ olarak söylemek yanlıştır.''
VAHİT BIÇAK POLİS AKADEMİSİ'NDEN ATILDI
Ceren Damar cinayeti sanığının avukatı Vahit Bıçak'ın Polis Akademisi'nde ders vermesi hakkında konuşan Bakan Soylu, "Prof. Vahit Bıçak, Ceren Damar davasında sanığın avukatı. Polis Akademisi'yle ilişkisinin kesilmesi bugün itibariyle kesiliyor. Süreci bekledik" dedi.