Bakan Soylu'dan 'bacaklarını kırın' eleştirilerine yanıt!
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, uyuşturucuyla mücadeleyle ilgili sözlerinin eleştirilmesine ilişkin, "Boğaz'da ayak ayak üstüne at, ondan sonra 'bu bakan nasıl konuşuyor' diye eleştir, gazete köşende 'Bakana böyle sözler yakışır mı?' yazmaya çalış. Sana yakışır mı gecenin saat 3'ünde rahat yatağında uyurken, bir annenin bağımlı olan evladının yumruklarıyla dayak yemesi, sonrasında kendine gelince 'ben ne yaptım, nasıl el kaldırdım' diyen bir insana yardım eli uzatabilmeyi hayatında hiç düşündün mü de yukarıdan aşağı beni eleştiriyorsun" dedi.
Radyo ve Televizyon Gazetecileri Derneği (RTGD) tarafından düzenlenen “Sporda Kal Güvende Kal” isimli bağımlılıkla mücadele programı, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak'ın ev sahipliğinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da katılımı ile gerçekleştirildi.
Programda konuşan Bakan Soylu sözlerine, "Türkiye'nin uluslararası arenada özellikle yalnız bırakıldığı ve terörle beraber üzerimize salınan uyuşturucu meselesinde kamuoyunun farklı kesimlerinden insanı elini taşın altına koymaya hazır halde görmek moral verdi" diyerek başladı.
Bakan Soylu, bu mücadelenin gençleri uyuşturucuya elini uzatmayacak şekilde bilinçlendirmek ve uyuşturucu maddelerin gençlere ulaşmasını önlemek olmak üzere iki ayağı olduğunu ifade ederek, İçişleri Bakanlığı, Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik olarak işin ikinci kısmında yer aldıklarını söyledi.
Türkiye'nin uyuşturucu açısından son derece talihsiz coğrafi bir konuma sahip olduğunu belirten Soylu, "Cennet gibi bir memlekette yaşıyoruz. Bir tarafımız Akdeniz, diğer taraf Karadeniz, Balkanlar ve Orta Asya ama özellikle doğal uyuşturucunun imalatçısı ülkelere komşuyuz. Bu yıl Afganistan'da ciddi bir artış söz konusu, 2016 yılında üretilen uyuşturucunun miktarı 5 bin ton. 2017 yılında üretilen ve bu yıl sevkiyatı yapılacak 9 bin ton uyuşturucu var. Özellikle eroin gençlerimiz, ülkemiz ve dünya için 2018 yılında büyük bir tehlike arz etmektedir. Sadece bu değil, batımızda daha ölümcül ve ucuz olan sentetik uyuşturucu imal eden Avrupa'ya komşuyuz. Hollanda'dan Belçika'ya, Almanya'ya kadar bütün ülkeler üretilen uyuşturucuyu birinci hedef ülke olarak Türkiye'ye, sonrasında Orta Doğu ve diğer ülkelere gönderiyor. Onlar uyuşturucuyu bizim gibi görmüyor. Bizim görevimiz bu tehlikeyi vatandaşımızla paylaşabilmek. İşi sadece polise, jandarmaya bırakmak değil, topyekün bir seferberlikle bir terör belası gibi gelecek nesillerimizi teslim almaya çalışan bu anlayışı topyekün süpürmek durumundayız. Bunu kararlılıkla yapacağız. Bana bu konuda çok sert sözler söylediğim söyleniliyor. Gecenin bir yarısı bir annenin telefonuyla hiç kimse uyandı mı acaba? Boğaz'da ayak ayak üstüne at, ondan sonra 'bu bakan nasıl konuşuyor' diye eleştir, gazete köşende 'Bakana böyle sözler yakışır mı?' yazmaya çalış. Sana yakışır mı gecenin saat 3'ünde rahat yatağında uyurken, bir annenin bağımlı olan evladının yumruklarıyla dayak yemesi, sonrasında kendine gelince 'ben ne yaptım, nasıl el kaldırdım' diyen bir insana yardım eli uzatabilmeyi hayatında hiç düşündün mü de yukarıdan aşağı beni eleştirip, bu mücadeleyi yapan arkadaşlarımızı eleştiriyorsun? Ne söylerseniz söyleyin biz sonuna kadar mücadele edeceğiz" şeklinde konuştu. Uyuşturucuyla mücadelenin terörle mücadele kadar önemli bir mesele olduğunu vurgulayan Bakan Soylu, "Bu yılın ilk 15 gününde geçen yıla göre uyuşturucu operasyonu yüzde 66 oranında artış gösterdi. Şuanda cezaevlerinde FETÖ'den yatanların sayısı da 50 bin, uyuşturucudan yatanların sayısı da 50 bin kişi" dedi.
SOKAKLARI ÇETELERE BIRAKMAYACAĞIZ!
Bakan Bak ise, uyuşturucuyla mücadele etmenin ilk kuralının çocuklara spor sevgisini aşılamak olduğunu belirtti. Bu konuda anne ve babalara seslenen Bak, "Eve geldikleri zaman ya da dışarıda çocuklarınızla konuşun, onları dinleyin, hayallerini dinleyin, hedeflerini dinleyin. Bir ev var, spor yapan bir çocuk var, maçına gidiyorsunuz, odasına madalyalarını asıyorsunuz, antrenmanlarını takip ediyorsunuz, bu evde herkes mutlu. Diğer tarafta bir ev var; evde dert var, uyuşturucu için anne babasına baskı yapan bir çocuk var, çevresine zarar veriyor. Bunu engellememiz lazım. Onları sevin, onlarla odadan odaya mesajlaşmayın. Beraber yatın, sarılıp başını okşayın. Arkadaşları kimler, onları görün, kollarına bakın. Sevginizi verin. Spora giden çocuk bedeninin, sağlığının kıymetini biliyor. Yapılan tesislerimiz var, çocuklarınızın elinden tutun getirin, spor yapmak için teşvik edin.
Biz basket potaları, halı sahalar, spor kulüpleri yapıyoruz ve neler varsa yapmaya hazırız. Uyuşturucuyu önlemek buradan başlıyor. Biz sokakları uyuşturucu çetelerine bırakmayacağız. Bu işle mücadele çok büyük bir iştir" diye konuştu. RTGD Başkanı Şebnem Bursalı da madde bağımlılığının terör kadar tehlikeli olduğunu belirterek, bu programı ilerleyen dönemde Türkiye'nin her bölgesinde düzenlemek istediklerini kaydetti. Programda ayrıca Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Daire Başkanlığı Köpek Eğitim Merkezi (KEM) Şube Müdürlüğü ekipleri, eğitimli köpekleriyle kısa bir gösteri sundu. Bakan Soylu ve Bak, polis köpeklerini severek keyifli vakit geçirdi.