Başbakan: "Anayasa değişikliği Erdoğan için değil, her doğan için!"

İşte o konuşmadan satır başları

Amasya'da başlıyoruz çünkü Mustafa Kemal 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarken Amasya'ya geldi, İstiklal mücadelesinin ilk toplantısını burada yaptı. Amasya genelgesini bütün dünyaya ilan etti. Burada tarihi bir karar alındı.

Bu karar Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. Milli irade ilk kez burada dile getirildi. Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları milletin kararını her şeyden üstün tuttular.

Cumhuriyetimizi milletimizin alın teriyle bugünlere getirdi.

Bu neden ilk mitingimizi de Amasya'dan başlatıyoruz.

Türkiye'yi daha fazla büyütmek, demokrasiyi daha da güçlendirmek için yeni bir yolculuğa çıkıyoruz.

BU ANAYASA ERDOĞAN İÇİN DEĞİL HER DOĞAN İÇİNDİR

Siz bizi 3 Kasım 2002'de Türkiye sevdalısı, milletle yürüyen Recep Tayyip Erdoğan'dan tanıyorsunuz. 'Bu anayasayı Erdoğan kendisi için yapıyor' diyorlar. Unutmayın Anayasa değişikliği Erdoğan için değil, her doğan içindir.Milletimizden saklayacağımız bir şey yok. Sizin gündemimizden ayrı bir gündemimiz yok. Ne yaparsak milletimiz için yaparız

İKİ SANDIK OLACAK

İki sandık var. Birinde cumhurbaşkanını seçeceksiniz. Diğerinde milletvekilini seçeceksiniz.

"Tek adam seçiyoruz ama iki sandık arasında yetki veriyoruz. Cumhurbaşkanı tek ama daha güçlü olan da millet. Milletten güçlü hiç kimse yok. Sandıkla geliyor sandıkla gidiyor. Onun ötesi yok. Çünkü Türkiye'de milli irade var. "

Meclis bu sistemle daha da güçlenecek.

Yeni sistemde hem cumhurbaşkanının hem de msclsin seçimi yenileme hakkı var.

Bu sistemde Türkiye seçimlerle zaman kaybetmeyecek. Daha çok hizmet daha çok proje iş, aş olacak.

"YALAN BUNLARIN SANATI HALİNE GELMİŞ"

* Ana muhalefet meclis gelecek değişiklikle etkisiz hale geliyor, meclisin görevleri azaltılıyor diyor. Külliyen yalan, yalan bunların sanatı haline gelmiş. Meclis aksine daha da güçleniyor. Şimdiki sistede hükümetin istediği kararlar geçiyor. Yeni sistemde hükümete diyorsunuz ki; siz kendi işinize bakın kardeşim. Meclis kendi işini yapacak. Bu işin kanun yapma tarafı, denetleme tarafı da var. Bir yanda yürütme bir yanda yasama ve denetim.

* Bir diğer yalan: Cumhurbaşkanı canı sıkılınca meclisi feshedecek. Dedik ya, yalanda bunların ölçüsü yok. Aşağı mahallede yalanı söylüyor, yukarı mahalleye gelince o yalanada inanıyorlar. Bunların hayatı hayır. Bunlardan hayır gelmez. Bunlar hangi işe evet dediler. Bunlar sürekli hayır diyerek buralara kadar geldiler. Meclisi feshetmek diye bir şey yok: Mecliste diyelim ki Cumhurbaşkanı ile meclis arasında bir anlaşmazlık var. Hatırlayın Çankaya'nın şişmanı, bilmem neyin düşmanı... vs Bunlar sistemin arızasından kaynaklanıyor. Onun için değişmesi lazım. Bu sistemle birlikte Türkiye seçimlerle zaman kaybetmeyecek.

"KILIÇDAROĞLU, İSTERSE GELSİN MUAVİN OLSUN"

Birde diyorlar ki tek adam olacak. Evet Cumhurbaşkanı bir tane. Yani Kılıçdaroğlu'nun hatrı için bir tane daha mı Cumhurbaşkanı seçelim. İsterse gelsin muavin olsun. Bu sistemde herkese yer var. Kıskanma ne olur biraz daha çalış seninde olur.

Hamdolsun 15 yıldır işler tıkır tıkır yürüyor. Kişilere göre sistem olmaz. Vatandaşın verdiği kararla kim gelirse gelsin işler aynen devam edecek. Kendini düşünen bir parti değil Ak Parti. Şu anda kurumlar arasında uyum var ama devamında ne olacak? 7 Haziran'da gördük. 7 Haziran'da Ak Parti'nin oyları biraz düşünce HDP'li vekiller Kandil'de kutlama yaptı. Onun için güçlü Türkiye'ye ihtiyacımız var. Türkiye'nin bölgesinde güçlü, dimdik bir ülke olmasına var mısınız? O eski günleri hatırlamak bile istemiyoruz.

"O ALÇAKLARA SİZ DERSİNİ VERDİNİZ"

Her cumhurbaşkanı seçimi 1960'tan beri kriz. Burası Türkiye Cumhurbaşkanını biz seçeriz dediler. Siz kimsiniz? Vatandaş size yetki mi verdi? Onların kim olduğunu 27 Mayıs'ta, 12 Mart'ta, 28 Şubat'ta, 27 Nisan'da ve 15 Temmuz'da gördük. 15 Temmuzda'da o alçaklara siz derslerini verdiniz. 15 Temmuz bir milattır. Milletten gücünü almayan kimsenin tarihte yerini almadığını siz gösterdiniz.