BBC, gerçekten de kadınları camiye mi çekmek istiyor?

İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin 'kadınlar camide' akımını haberleştirirken 'dinde reform' sonucuna ulaşması ve kullanılan dil tartışma yarattı...

Haberi köşesine taşıyan Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, "Önce yekten desteğimi vereyim. Camilerde kadınların, erkeklerle adil şartlarda namaz kılabilecekleri bölümlere sahip olmalarını destekliyorum. Kadınların isterler ve dilerlerse Cuma namazlarını cemaatle kılmalarını destekliyorum. Camilerimizde hem erkeklerin hem de kadınların doğru düzgün abdest alabilecekleri her türlü düzeneğin temin edilmesi fikrini destekliyorum. Ve en nihayet, namaz kılan kadınların camilerin adil kullanımı meselesinde inisiyatif kullanıp söz almalarını, bununla ilgili toplantılar düzenlemelerini sonuna kadar destekliyorum." dedikten sonra, BBC'nin yaklaşımına itiraz etti.

İşte Kılıçarslan'ın yazısının ilgili bölümü:

Desteklemediğim ne peki? BBC’yi desteklemiyorum. Niçin? Çünkü kadınların camilerdeki ibadet haklarının adil şekilde iyileştirilmesi isteğinden “dinde reform talebi” haberi çıkartabilmek sadece bu İngiliz kafasına yakışır da ondan.

Yargım kesin: Biz Allah’ın dinini Efendimiz(sav)’den daha iyi biliyor değiliz. Peygamberimiz mescitte kadınların saf tutmalarına olanak verdi mi? Evet. Saf tutmanın bir düzenini, düzeneğini kurdu mu? Evet. Kadınlar ve erkekler aynı safta yan yana namaz kılabilirler mi? Hayır. Erkeklerin saflarının bittiği alandan itibaren kadınların saf tutmasının önünde bir engel var mıdır? Hayır. Kadınlar cemaatle Cuma namazı kılabilirler mi? Evet. Kadınların abdestlerini doğru düzgün alabilecekleri düzenekler kurmak camiyi yapanın üzerine borç mudur? Evet.

Bunca evet ve bunca hayır, bugün değil, 1400 senedir böyle. Dolayısıyla, bana sorarsanız “kadınlar camide” akımını başlatan kadınların 1400 senedir böyle olan şeyleri değiştirmeye yönelik bir talepleri yok. Talepleri, camilerde yaşadıkları/yaşayabilecekleri mağduriyetleri ortadan kaldırmak… Yüzyıllar içerisinde birikmiş kültürün “din dili” haline gelmesinin oluşturduğu kimi garabetlere dikkat çekmek. En azından ben bunun böyle olduğunu düşünme yanlısıyım.

Fakat BBC öyle düşünmüyor işte. BBC’ye göre kadınların bu talebi aslında “erkeklerle yan yana namaz kılabilme” meselesinin bir parçası. Bunu da üniversite talebesi Eslem’in sözlerine dayandırıyor. Çünkü Eslem, “tamam biz şimdi beraber çalışabiliyoruz, beraber okuyabiliyoruz fakat camiye geldiğimizde direkt arka safta kalıyoruz” diyor.

Camide namaz kılan bir dindar kadın olarak Eslem’in, “erkeklerle aynı safta namaz kılmaması gerektiğini” biliyor olması gerekir. Bilmiyorsa ona namazın farz olduğundan da pek emin değilim aslında.

Eslem sadece modern hayatın içinde bulunan dindar bireyin sıkıştığı yere modern hayatın ürettiği diskurla çözüm aramaya çalışan bir şaşkın. Yani hepimiz kadar şaşkın bu anlamda. Bu şaşkınlığı da BBC’ye “dinde reform” tadında haber olmasını sağlıyor, hepsi bu.

Eslem’in bu şaşkınlığı da, BBC’nin bu haber dili de gerçeği ortadan kaldırmıyor fakat. Kadın dindarlığına “ikinci sınıf dindarlık muamelesi” yapmaya kimsenin hakkı da, haddi de yoktur. Dini mükellefiyetler konusunda kadın ile erkeğin arasında adil bir eşitlik vardır. Bu adil eşitliği erkekler yahut kadınlar lehine bozmaya çabalayan her kim olursa olsun iyi niyetinden şüphe etmek gerekir.

BBC, gerçekten de kadınları camiye mi çekmek istiyor? ile ilgili etiketler BBC cami Kadın namaz kadınlar camide
GÜNÜN VİDEOSU

Antalya-Hamburg uçağında panik anları! Pilot ile kulenin konuşması nefes kesti...

Hamburg seferini yapan Sun Express’e ait uçakta bir yolcu kalp krizi geçirdi. Pilot adeta zamanla yarışırken Bükreş Havalimanı hava trafik kontrolörüne, "Şu an yolcuya doktor kalp masajı yapıyor, acil iniş yapmamız lazım" anonsu kayıtlara yansıdı.