Bedeninizi dinleyin, sinyal veriyor olabilir!
Bir çoğumuz vücudumuz ile ilgili sinyalleri yanlış anlıyor hafifçe geçiştiriyoruz. Oysa vücudumuzun verdiği sinyaller bazı hastalıkların habercisi olabilir. Gelin bunlara göz atalım;
BAŞ'DA BASINÇ HİSSİ:
Genellikle sinüziti akla getirir. Ancak göz tansiyonu, kafa içinde ön kısımda yer işgal eden lezyon ile bazı migren çeşitlerinde de bu his olabilir.
GÖZ KARARMASI:
Tansiyon düşmesi veya yükselmesi, kan şekerinin düşmesi veya yükselmesi, tuz dengesinin bozulmasından kaynaklanır.
BURUN KANAMASI:
Pıhtılaşma sistemi hastalıkları, kandaki pulcukların sayısının ve fonksiyonunun az olması, tansiyon yüksekliği, kan sulandırıcı ilaçların yan etkisi, burun içinde kılcal damar yumağının olması, ileri dönem karaciğer-böbrek hastalığı, burun içinde enfeksiyon oluşma riski taşımaktadır.
KULAK ÇINLAMASI:
İç kulakta bulunan kemikçiklerin kireçlenmesi, kalbin hızlı veya düzensiz çalışması, tansiyon yüksekliği, menier hastalığına işaret olabilir.
SES KISIKLIĞI:
Larenjit denilen boğaz enfeksiyonuna veya alerjiye bağlı ses tellerinde ödem olması, ses tellerinde nodül, ses tellerini yöneten sinirin felci, guatra bağlı olarak ses telleri sinirinin basıya maruz kalması, ses tellerinin aşırı kullanımı, guatr ameliyatlarında ses telleri sinirinin zarar görmesi, fazla sigara içenlerde larenks organının kanseri.
BOYUN AĞRISI:
Boynun ön tarafının ağrılarında lenf bezi hastalıkları, tiroit bezinin mikroplu ya da mikropsuz hastalıkları, boğaz enfeksiyonları, tükürük bezi hastalıkları.
Boynun arka kısmının hastalıklarında kireçlenme, tansiyon yüksekliği, boyun fıtığı, gerilim tipi baş ağrıları, kemik erimesi.
EKLEM AĞRILARI:
Hareket etme ile artan eklem ağrıları genellikle kireçlenme, kıkırdak hasarı, eklem bağlarında hasar gibi mekanik nedenlere bağlıdır.
İstirahat eklem ağrıları oluyorsa ve buna şişme, ısı artışı, kızarıklık eşlik ediyorsa mikroplu ya da mikrosuz iltihaba bağlı olan ağrılardır.