Benim Aydın Doğan'la ne alıp veremediğim var?
Elbette kişisel husumetim var ama gün o gün değil...
Bakın tane tane anlatayım meramımı...
Bu Aydın Doğan, elindeki medyanın gücüyle yılllarca siyaseti şekillendirdi, malumunuz...
Olabilir; derdim o değil...
Servetine trilyonlar ekledi; ama bugün mesele o da değil...
Ve fakat ülke adına en kritik zamanlarda öyle manşetler attı, öylesine manipülasyonlar yaptı ki bunları da unutmak mümkün değil...
Ben rahmetli Ahmet Kaya için atılan “Vay şerefsiz!” manşetini hatırlatayım; varın gerisini siz hesap edin...
Güya "basında onurlu duruşun" sembolü olduğu iddia edildi ama gel gör ki en okunan yazarlarını da gözünün yaşına bakmadan kapının önüne koyuverdi...
Belki "Buna zorlandı" diyeceksiniz tamam da, biraz basiretli duruş gösteremez miydi?
Madem üzerindeki baskı çok ağır, "80’ini geçmişsin artık korkacak neyin var?" demezler mi!
Madem öyle çık derdini haykır...
Ne o öyle romantik, hüzünlü veda mektubu yazmalar falan...
Şimdi birileri onu ve medya grubunu ‘vatan kahramanı’ ilan ediyor. Herkesi etrafında saf tutmaya davet ediyor...
İyi de neden?
Ertuğrul Bey’in mütemmim cüzü haline gelen ‘penis yazılarını’ mı savunayım...
Bir o yana, bir bu yana savrulup duran Ahmet Hakan’la mı saf tutayım?
Piyasayı haraca kesen magazin çetesine mi destek çıkayım?
Allah rızası için söyleyin ben bu Hürriyet’in hangi köşesini savunayım...
Aydın Doğan ve yayın grubu bu ülke için hangi menfaati sağladı ki ben onların arkasında durayım!
Onurlu, namuslu, vatansever ve kişisel bekası, çıkarı, kârının ötesinde bir şeyler yapsalar tamam anlarım, eyvallah...
Ama yıllardır büyük sermayeyle el ele, kol kola her türlü ayak oyunu yapan ve buna rağmen çok kötü yönetildiği için zarar ettiği görülünce de satılan bir medya tröstü var karşımızda!
İsteyen bunu bir milli mesele gibi görebilir; kendi tercihidir...
Ama ben kırk yıldır kurnazlıkla medya yöneten, müthiş servetler elde eden ve işler sarpa sarınca da ‘artık yoruldum’ bahanesiyle şirketlerini kendisinden sadece iki yaş küçük bir başka patrona devreden bir tüccar görüyorum karşımda...
Olay budur; mesele de benim için bundan ibarettir.
Gerisi lafügüzaf...