Bilim, hiç bu kadar güzel anlatılmadı! 'Bilim bizi kandırıyor mu?' raflarda...
Prof. Dr. Mustafa Çetiner'in son kitabı “Bilim Bizi Kandırıyor mu?” okuyucuyla buluşmak üzere raflardaki yerini aldı. Çetiner, Destek Yayınları çatısı altında çıkan “Bilim Bizi Kandırıyor mu?” kitabında hurafeler ve safsatalar arasında sıkışan bilimi, bilime uzak-yakın demeden herkesin tartıştığı bilimsel konuları ve son yıllarda adeta moda olan bilimdışılığa övgünün tehlikelerini ele alıyor.
Covid-19’un görüldüğü andan itibaren tüm dünya virüsten kurtulmanın yolunu arayıp dururken nihayet aşılar bir bir piyasaya sürüldü. Ancak bu sefer de “aşı karşıtlığı” devreye girdi. Aşı karşıtlığının toplum sağlığını nasıl tehdit ettiğini ve edeceğini “Bilim Bizi Kandırıyor mu?” kitabında anlatan Prof. Dr. Mustafa Çetiner, “Nasıl otomobil ve telefon firmalarının teknolojilerini ve insanlığa katkılarını görmezden gelemezsek ilaç firmalarının katkılarını da görmezden gelemeyiz. Yani siz nasıl otomobil üreticilerine kızıp işe ata binip gitmeyi düşünmüyor, düşünse¬niz bile bu düşüncenizi gerçekleştiremiyorsanız, grip aşılarının koruyuculuk oranlarına bakıp karaciğer kanserine ve siroz geli¬şimine karşı koruyuculuğu tam olan hepatit aşılarını, tetanos ve kuduz aşılarını tartışamaz, halk sağlığı açısından çok önemli bu aşıları “yaptırmıyorum, yaptırmayınız” diyemezsiniz” ifadelerini kullanıyor.
HERKESİ DENEK OLARAK KULLANIYORLAR!
Kaleme aldığı “Bilim Bizi Kandırıyor mu?” kitabında aşı ve ilaçların genel kullanıma sunulduğu aşamaya gelinceye kadar geçtiği yolları tek tek anlatan Prof. Dr. Mustafa Çetiner, “Tıpta bilimsel çalışmalar belli bir sıra izlemek zorundadır. Bu süreci tamamlayamayan hiçbir ürüne ilaç veya tedavi diyemezsiniz. Ancak Faz-3 çalışma aşamasını geçen ilaçlar ruhsat için başvuruda bulunabilir. Sağlık otoriteleri, başta Faz-3 çalışmalar olmak üzere tüm faz çalışma sonuçlarına bakarak ilaca onay verir ve ilaç veya aşı eczane raflarında yerini alır. Ancak süreç bununla da bitmez. İlaç veya aşı piyasada kullanılırken de çalışmalar sürer. Bu aşamada yapılan çalışmalara Faz-4 çalışmalar denir. Yani bir ilacın ilaç olma serüveni uzun ve zorludur” diyerek süreci özetliyor.
KANSERİN İLACI BULUNDU MU?
İlaç sektöründeki rekabetin ciddiyetini anlatan Prof. Dr. Çetiner, “Kanserin te¬davisini bilen bir firmanın onu elinde tutması çok riskli, tıpkı okeye dönmek gibi, hop diye rakip firma bitirir siz şapa otu¬rursunuz. Üstelik her şeyin herkesin gözünün önünde yaşandığı bu koca dünyada kimse bu formülleri on yıllarca saklayamaz. Bu ilaçlar öyle birkaç mucidin keşfettiği şeyler de değil ki, her bir projede yüzlerce insan çalışıyor, nasıl gizli kalsın?” sorusunu yönelterek kanserin neden tek bir ilacı olamayacağını anlatıyor.
TIBBIN ALTERNATİFİ OLUR MU?
“Bilim Bizi Kandırıyor mu?” kitabında son yıllarda sıkça tartışılan alternatif tıbbın dünyada çok ciddi bir pazara sahip olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Mustafa Çetiner, bu ürünler şifalı bitki tacirleri adı altında “doğal” denilerek migrenden diyabete, baş ağrısından kansere kadar pek çok hastalığın tedavisinde öneriliyor” diyor ve okuyucularına önemli bir soru yöneltiyor: “Anneniz, babanız, çocuğunuz kanser olsa onlara tedavi olarak sadece falanca otu verir misiniz? Vermezsiniz!... Bu nedenle bu otları çöpleri önerenler de gerçekten hasta olduklarında koşarak klasik tıp uygulayıcılarına geliyorlar. Alternatif tıp neden bir alternatif yaratamıyor? Bilimsel yöntemden yoksun da ondan” ifadesini kullanıyor.
İĞNEYİ BİLİMDIŞILIĞA, ÇUVALDIZI BİLİME VE BAZI BİLİM İNSANLARINA BATIRIYOR
Prof. Dr. Mustafa Çetiner son kitabı “Bilim Bizi Kandırıyor mu?” ile bilim çevrelerine de dokunuyor. Hekimlerin, tıp kongrelerinde kulaklarına fısıldanan yeni moleküller, yüzlerce yeni bilgi, binlerce doküman, makale, sanal ortamda onlarca web sayfası arasında gerçekle manipülatif bilgiyi birbirinden ayırt etmesi için her zaman olduğundan çok daha dikkatli olması gerektiğini belirten Çetiner, hekimlerin ve hekimliğin bir teknikere dönüşmemesi konusunda uyarıda bulunuyor.