Bir Psikopatın Anatomisi: Yenidoğan Bebek Çetesinin Lideri Fırat Sarı
Yenidoğan çetesinin işlediği cinayetler bütün ülkeyi ayağa kaldırdı. Çocuk doktoru Fırat Sarı'nın karanlık geçmişi gün yüzüne çıkmaya başladı.
Yenidoğan bebek çetesi, sağlık sistemini istismar ederek yenidoğan bebekler üzerinden haksız kazanç elde etmeyi amaçlayan bir suç örgütü olarak dikkat çekiyor. Çetenin çalışma yöntemi, belirli bir organizasyon yapısına dayanıyor ve şu şekilde özetlenebilir...
Çocuk doktorluğu yapan aslında bir çete lideri olan Fırat Sarı, Türkiye'de büyük bir sağlık skandalının baş aktörü olarak öne çıkıyor. Yenidoğan bebek çetesinin lideri olarak, hem geçmişi hem de eylemleriyle dikkat çekiyor. İşte Fırat Sarı'nın analizi:
Yazının hemen başında 12 bebeğin ölümüne neden olan 'Yenidoğan Çetesi'nin lideri Dr. Fırat Sarı'nın, 1998 yılında terör örgütü PKK üyeliğinden 12 yıl kesinleşmiş cezasının olduğunu belirtmekte yarar var.
PKK Geçmişi
Fırat Sarı'nın geçmişi, onun karakterinin ve kararlarının şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır. PKK üyeliğinden hüküm giymiş olması, onun toplumda nasıl algılandığını etkilemiştir. Cezaevinde geçirdiği yaklaşık beş yılın ardından eğitimine devam ederek doktorluk kariyerine yönelmiştir. Bu süreç, onun suç dünyasına olan yakınlığını ve yasadışı faaliyetlere yatkınlığını gözler önüne seriyor.
Doktorluk Kariyeri
Sarı, çocuk doktoru olarak çalışmaya başladıktan sonra Medisense Sağlık Hizmetleri adlı şirketi kurarak özel hastanelerle işbirliği yapmaya başlamıştır. Ancak bu işbirlikleri, yenidoğan bebeklerin uygun tedavi almadığı hastanelere sevk edilmesi ve bu süreçte haksız kazanç elde edilmesi ile sonuçlanmıştır. Sarı'nın liderliğindeki çete, bebeklerin sağlık durumlarını kötüye kullanarak Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan yüksek miktarda ödeme almayı hedeflemiştir.
Canavarca Verdiği Kararlar
Fırat Sarı'nın kararları, yalnızca maddi kazanç sağlamakla kalmayıp, birçok bebeğin hayatını da tehlikeye atmıştır. Çetenin çalışma yöntemi, bebeklerin uygun sağlık hizmeti almasını engelleyerek onları enfeksiyon kapmaya ve ölümle sonuçlanacak duruma sokmuştur. Örneğin, bazı bebekler sağlıksız gösterilerek yoğun bakıma alınmış ve burada gereksiz yere uzun süre tutulmuşlardır. Bu süreçte, hemşirelerin doktor gibi davranması ve tıbbi uygulamalarda bulunması gibi insanlık dışı uygulamalar da yaşanmıştır.
Dr. Fırat Sarı'nın durumu, sağlık sisteminin nasıl istismar edilebileceğinin ve bireylerin maddi çıkarlar uğruna nasıl canavara dönüşebileceğinin bir örneğidir. Hem geçmişindeki suç bağlantıları hem de günümüzdeki eylemleri, onu sadece bir doktor değil, aynı zamanda bir suç örgütünün lideri olarak tanımlamaktadır. Bu durum, toplumda büyük bir infial yaratmış ve sağlık sistemine olan güveni sarsmıştır.
