Bu hastalığa dikkat! 'En az koronavirüs kadar ağır geçiyor'

Koronavirüse karşı alınan önlemler sayesinde görülme sayısı 2 yıl içinde oldukça azalan influenza (grip) ile ilgili Enfeksiyon Hastalıkları Hekimi Dr. Öğr. Üyesi Esra Ergün Alış açıklamalarda bulundu.

Dr. Öğr. Üyesi Alış, “Koronavirüs salgını başlamadan önce ciddi influenza vakaları varken maske kullanımı, kişilerin el hijyenine dikkat etmesi ve karantinalarla grip vakalarında azalma saptamıştık. Geçen sene de olması gerekenden az vaka gördük fakat önlemlerin azalması, toplu ortamlarda bulunmanın artmasıyla beraber influenza vakalarında artış bekliyorduk. Şu son günlerde kendi hastanemize gelen vakalarda da influenza vakalarında ciddi şekilde artış saptadık” diye konuştu.

EN AZ KORONAVİRÜS KADAR AĞIR GEÇİYOR

Çocuklarda da hem influenzanın hem de diğer viral enfeksiyonların artış gösterdiğine vurgu yapan Alış, “Influenza en az koronavirüs kadar ağır geçen bir hastalık, dolayısıyla da aynı önlemleri maske, el hijyeni, mesafenin korunması önem arz ediyor. Hepimiz çok sıkıldık, hayatımızdan maskelerin çıkmasını istiyoruz ama influenza ve koronavirüs aşılarının tamamlanmadığı bu dönemde biraz daha dikkat etmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

GEBELER VE YAŞLILAR EN SIKINTILI GRUPLAR

Özellikle 65 yaş üstünün bu dönemde grip aşısı olması gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Alış, “Influenza gebelerde ve yaşlılarda sıkıntılı seyredebilir. Aynı kurallara dikkat etmek gerekiyor” dedi.

BU ŞİKAYETLERİNİZ VARSA MUTLAKA TEST YAPTIRIN

Koronavirüs testinin yanı sıra influenza testiyle de vakaların saptandığını hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Alış, “Influenza eklem ağrısı, ateş, öksürük tarzı şikâyetler yapabilir. Bu tarz şikayetler geldiği zaman hastaya koronavirüs testi yapılıyor. Koronavirüs testi pozitif olmadığı zaman, ardından influenza testi yapılırsa orada yakalıyoruz” açıklamasında bulundu.

KORONADAN SONRA DA BUNLARI YAPMAYA DEVAM

Hem koronavirüs hem de influenzadan korunmak için aynı önlemlerin alınması gerektiğini söyleyen Alış, “Sadece Covid-19 ve influenza için değil, diğer zamanlarda da sık el yıkanması, öksürürken ya da hapşırırken bir kâğıt mendille ağzın ve burnun kapatılması ya da dirsek iç kısmına öksürülüp hemen ellerin yıkanması, taramalarda şikayeti olan çocukların hemen ayrılması ve gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Bunlar önümüzdeki yıllar için de gerekli önlemler” diye konuştu.

"UYKU KALİTESİ EN GÜZEL BAĞIŞIKLIK DÜZENLEYİCİ"

Bağışıklık sistemini daha fazla güçlendirmek yerine dengede tutmanın daha önemli olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Alış, şu önerilerde bulundu:

“Bağışıklık sistemini dengede tutmaya çalışmalıyız. Uyku kalitesi en güzel bağışıklık düzenleyicidir. D vitamini takviyesinin önemini koronavirüs ile birlikte bir kez daha gördük. D vitamini almak önemli. Bol sıvı tüketmek gerekiyor. Bu çok göz ardı ettiğimiz bir tedavi yöntemi. Hastalar bazen ‘kahve ya da bitki çayı içebilir miyim?’ diye soruyor. Ben de o zaman ‘yerleri temizlerken su ile temizliyoruz, aynı şekilde vücut temizliği için de su içmemiz lazım’ diyorum. Gerekli noktalarda istirahat edilmesi önemli, bulgularınızı istirahat ile çok rahat atlatabilecekken ısrar edip başka kişileri riske atmadan, kendimizi yıpratmadan çok daha kısa sürede tedavi olabiliriz. Çok fazla hazır gıda tüketimi, katkı maddeli yiyecek tüketimi de vücudumuzu yoruyor. Bu nedenle mevsimine uygun beslenmeyi de ihmal etmemek lazım.”