Bu nasıl Müslümanlık? Süleymancılar ölmemek için Azrail ile pazarlığa oturdu!
İtikadi çarpıklıklar ile sık sık gündeme gelen Süleymancılar Cemaati'nin yeni bir ses kaydı ortaya çıktı. Bu ses kaydı, cemaatte şirke varan çarpık inanışların sadece mevcut lider Alihan Kuriş döneminde ortaya çıkmadığını, 90'lı yıllara kadar uzanan bir geçmişi bulunduğunu gözler önüne serdi...
Süleyman Hilmi Tunahan'ın kurucusu olduğu ve günümüzde tartışmalı şekilde Alihan Kuriş'in liderliğini üstlendiği Süleymancılar Cemaati uzun süredir İslam geleneğine ve Kur'an-ı Kerim'e aykırı mesaj ve yorumlar ile gündemde.
Bir süre önce Süleymancılar Cemaati'nin bir toplantısında yapılan konuşma ortaya çıkmış ve ilk kez SuperHaber'in yayınladığı bu ses kaydında Süleymancı vaizin, Alihan Kuriş'e İslam itikadına aykırı payeler verecek kadar ileri gitmesi dikkat çekmişti!
Bu sözlere cemaatten herhangi bir itiraz gelmemesi dikkat çekerken, eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ise Kuriş'i makamına çağırarak görüştüğünü ve "Siz iki peygamber yetkisine sahip misiniz?" diye sorduğunu açıklamıştı.
YENİ SES KAYDI 1996 YILINDAN
Diğer yandan Süleymancılarla ilgili yeni bir ses kaydı daha ortaya çıktı.
Yazar Sait Çamlıca'nın sosyal medyada paylaştığı o ses kaydı ise günümüzden oldukça eskiye dayanıyor.
Çamlıca'nın "Süleymancılar dinine göre Azrail can almadan önce Süleyman Hilmi Tunahan'dan izin alıyormuş!!" notu ile paylaştığı o ses kaydında cemaatin önemli vaizlerinden biri olan Battal Güçlü'nün 1996 yılında gerçekleştirdiği bir ev sohbetinde yaptığı açıklamalar yer alıyor.
Ses kaydında Kur'an ayetlerine meydan okuyarak, şirke varan ifadeler kullanan vaiz Battal Güçlü, Azrail (A.S)'ın Süleymancıların canını almak için önce cemaatin liderinden "olur alması" gerektiğini savunuyor!
Güçlü, Araf Suresi'nde yer alan, "Her ümmet için bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince, ne bir saat ertelenip geri kalır, ne de öne alınır" ayetine taban tabana zıt olan o vaazında şu ifadeleri kullanıyor;
"Azrail (A.S) da herkesin gelir ruhunu alır kendisi, ama ehl-i rabıtanın ruhunu alacağı zaman sahibine sormadan ruhunu almazmış. Sürüden koyunu almak için çobandan izin almak lazım.
Azrail (A.S) da 'Felanın ömrü doldu ruhunu alacağım ama sahibine sormam lazım' dermiş. O kamil, huzurunda destur dediğim zat, 'Bu lazım, hizmeti var' derse o 'lazım' dediği zamana kadar uzatırmış, uzattırılırmış. Almazmış, Cebrail (A.S) Cenab-ı Hakk'a arz eder... 'Hizmeti bitti' veya 'Alabilirsin' derse alırlarmış. Bunlar ince meseleler. "
CENNETİN KAPISINDAN DÖNMÜŞ!
Battal Güçlü bununla da sınırlı kalmadı. "Bizim başımızdan da böyle bir hadise geçti" diyerek konuşmasına devam eden Güçlü, kendisini dinleyen cemaat üyelerine "cennetin kapısından nasıl döndüğünü" de anlattı.
Süleymancı vaiz, bir dönem ölüm döşeğindeyken, Azrail (A.S) tarafından cennetin kale kapılarına kadar götürüldüğünü burada "büyüğü" tarafından izin verilmemesi üzerine hastane odasına iyileşerek geri döndüğünü anlattı!