Bu noktaya kolay gelmedik
Operasyonda askerlerimiz grubu tespit etti, milli İHA işaretledi, milli ATAK helikopterimiz milli olan "cirit" füzesini ateşledi ve mağara içindeki teröristleri etkisiz hale getirdi.
Bestler Dereler bölgesinde icra edilen operasyon içinde hem sırları, hem de birçok azmi barındırıyor. Bunların ne olduğunu anlatmazsak önümüze çıkartılacak olan engelleri de anlayamayız.
Operasyonu icra eden bütün birlikler profesyonel ekiplerden oluşuyor. 2008'de başlayan dönüşümün meyvaları alınıyor. 15 Temmuz'u yaşamış bir ordunun kendisini tekrar toparlamasını da ifade ediyor.
Sahayı gözetleyen ve teröristlerin sığındığı mağaraları bulan, Bayraktar firmasının ürettiği bir insansız hava aracı. Tam bugün Haluk Bayraktar insansız hava aracı üretimi sırasında ne kadar zorluklar çektikleri ile ilgili sosyal medyada bir paylaşımda bulundu.
"Bayraktar TB2'nin prototip aşamasını başarıyla tamamladığı son uçuşunun (2009) ardından tutuklamaya kalktılar desem inanır mısınız?" diye sordu.
Bayraktar TB2'nin prototip aşamasını başarıyla tamamladığı son uçuşun (2009) hemen akabinde tutuklamaya kalktılar desem inanabilirmisiniz?
— Haluk Bayraktar (@LHBayraktar) 19 Nisan 2017
Gerekçesi gece otomatik inişini yapan iha için "bu uçak otomatik inmemiştir" sözüne karşı "burada mantıksız şeyler konuşuluyor" demek
— Haluk Bayraktar (@LHBayraktar) 19 Nisan 2017
Diğer firmalarının da başına kripto (Bunu yalnızca FETÖ için kullanmadım) etki ajanları sayesinde nasıl çuval geçirildiği bildiğim için hiç sorgulamadan bu beyana inanırım.
Projelerin nasıl ipe un serdirilerek uzatıldığını birçok firmadan duydum.
Bayraktar bu işe gönül koyup 90'lı yılların başından beri azimle çalışan firmalardan birisidir. Maddi olarak bir karşılık beklemeden sebat ederek projeye gönül vermişlerdir.
Bir yarbayın "Neden bizim araziyi tarayacak insansız hava aracımız yok? Olsa bu kadar mayın yüzünden şehit ve yaralı vermezdik!" sözünü bir emir kabul etmişlerdir. Bu adanmışlık projeyi bu aşamaya getirmiştir.
Tanıdığım firmaların bazıları neredeyse projenin sonunda işlerden çekilmişlerdir. Sebep olarak da, "Bu bürokrasi ile uğraşmaktan yorulduk" demişlerdir.
Madalya bekleyen firmalar bu etki ajanları yüzünden nerdeyse küsme noktalarına getirilmişlerdir. Başaranların çoğu azmi; vatan aşkında, hizmet etme isteğinden almışlardır.
Gelelim ATAK helikopterinin yolculuğuna; bu o kadar meşakkatli ve zor bir yoldur ki anlatırken kelimeler kifayetsiz kalır.
Terörle mücadelede arazideki birliklere yakın ateş desteği sağlayacak yegane silah sistemi taarruz helikopterleridir. Bunun en önemli nedeni terörist unsurların hep yüksekte olması ve çatışmaların iç içe geçerek yaşanmasıdır. Görerek ateş desteğine ihtiyaç hep önemli olmuştur. Bu nedenlede teröristle mücadelede vazgeçilmez bir hava aracıdır.
Ülkemizin bazı yerlerinde terörle mücadele edilen irtifa 3500 m. leri bulmaktadır. Bu irtifada kullanılacak tek helikopterde "Süper Kobra" diye adlandırılan ABD yapımı bir taarruz helikopteriydi.
Kaç Başbakan veya Cumhurbaşkanı bu silah sisteminden bir kaç adet almak için ABD Başkanı ile konuştuğunu... Ve taleplerinin kabul edilmediğini duysanız ne dersiniz?
İlk verilenlerin üzerine yalnızca kaza-kırıma uğradığında yerine ikame etmek için bu silah sistemi verilirdi.
Çok uzun bir yolculuktan sonra bu sistem şimdi Türkiye'de üretiliyor. İki tane istemek için kapıda bekletilen askerlerimizin hizmetine her ay iki tane sunuluyor.
Üzerinden ateşlediği füze sistemi ile teröristleri yaklaşık sekiz kilometre uzaklıktan vuruyor. Sakın aklınıza "Çok abarttık" tabiri gelmesin! Elimizdeki "Süper Kobra"lar ile hiç böyle bir atış yapmadık. Bu terörle mücadele tarihimizde yanılmıyorsam bir ilk olacak.
Atılan füze de yine bize ait bir üretim. Geçmişte silah ve mühimmat siparişlerinde uygulanan ambargolarını hatırlayınca "Cirit" yalnızca teröristleri değil aynı zamanda ambargoları da vurdu.
Bu yolcukların içinde ihanet, sabotaj, iftiralar, görevden uzaklaştırmalar ve cinayetler var.
Siz Bestler Dereler bölgesinde ateşlenen bir füze gördünüz.
Bense o yola ulaşmak için sarf edilen çabaları ve mücadeleyi gördüm! Bütün süreçler gözümün önünden film şeridi gibi geçti...
Buraya gelmemizi sağlayan ve buna ön ayak olan, hizmeti geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Allah sizden razı olsun.
Sayenizde o yarbayın isteği gerçekleşti.