"Bu virüsle şaka yapılmaz"

Habertürk ekranlarında Erdoğan Aktaş'ın hazırlayıp sunduğu Gece Raporu programına Skype bağlantı üzerinden konuk olan Korona Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü 1 kişinin vefat ettiği bir günde 51 kişinin arttığı vaka sayıları ışığında korona ile mücadeleye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

İlk ölümün yaşanmasından dolayı bir doktor olarak büyük üzüntü duyduğunu ifade eden Özlü, son rakamlara bakıldığında Türkiye için salgının kontrollü gittiğinin söylenebileceğini ifade ederek "Şu an için bir sorun görünmüyor" dedi. 

EN ÖNEMLİ ŞEY BULAŞ ZİNCİRİNİ KIRMAK

İtalya ve Çin'de daha önce yaşanan süreçlere bakıldığında salgının 30-40 gün içerisinde pik yaptığının altını çizen Özlü Türkiye için kritik sürecin ise önümüzdeki 20-30 günlük süre olacağını söyledi. Özlü bu sürecin iyi yönetilmesi halinde salgını çok büyük bir patlama olmadan atlatabileceğimizi ifade etti. 

Alınan tedbirlerin bu noktada çok önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özlü, "Vatandaşlarımızın tehdidi görmesi, endişe duyması ve paniğe kapılmadan tedbirlere uyması lazım. En önemli şey bulaşma zincirinin halkasını kırmaktır. Bu çok etkili bir yöntem." dedi. 

BU BİR YURTTAŞLIK GÖREVİ

Bu süreçte vatandaşlar için yapılması gerekenin evlerinde oturmaları olduğunu hatırlatan Özlü,  "Vatandaşların sadece kendilerini değil toplumu düşünmesi gerektiğini ifade ederek "Bu bir yurttaşlık görevi. Şu an bir savaş veriyoruz biz. Bütün dünyayı tehdit eden bir saldırı var karşımızda. Buna karşı ulusal bir mücadele veriyoruz. Kendinizi korumakla aynı zamanda sizden hastalığı kapacak zinciri de kırmış oluyorsunuz. Toplumsal zorunluluk gereğidir topluma karışmamak" diye konuştu.

Tedbirlere uyulması halinde Türkiye'de salgının patlamadan, büyük bir pik yapmadan, düşük seyirle gidebileceğini ve çok büyük bir hasara yol açmadan süreci sağlıklı atlatmanın mümkün olacağını söyledi.

Koronadan ölen vatandaşın Çin temaslı çalışanından hastalığı kapması kafaları karıştırmıştı. Prof. Dr. Özlü, bu ülke ile uçuşların kuluçka süresi kabul edilen 14 günden çok daha önce kesildiğini hatırlatarak bu konuda tıp dünyasında öne sürülen bulaşma süresinin 1 aylara kadar çıkabildiğine ilişkin yayınlara dikkat çekti. Yine bu kişinin hastalığı Çin'den değil de başka bir yerden gelen bir hastadan da kapmış olabileceğine işaret etti. 

ARTIŞ MAKUL

Hastalığın seyrine ilişkin başka ülkelerdeki periyodu anlatan Prof. Dr. Tevfik Özlü, Türkiye'de ise o kadar hızlı bir artış olmadığının altını çizdi. "Bizim artışlarımız daha makul, daha ılımlı, daha yavaş" diyen Özlü, İtalya ve İran'a bakıldığında ani fırlamalar olduğunu hatırlattı ve o ülkelerin izolasyon tedbirlerini geç aldıklarına dikkat çekti. Türkiye'nin salgının başından itibaren tedbirlerini aldığını belirten Özlü, "Bulaş zincirini kırmak için elinden geleni yapıyor Türkiye" dedi. 

51 vaka artışının makul olduğunu belirten Özlü, "Böyle giderse bir patlama yaşanmadan da atlatabiliriz. Ama bir sürpriz de yaşanabilir" diye konuştu.

TEHDİDİ GÖRMEMİZ LAZIM

Sürpriz olabilir sözüne ise Güney Kore'de salgının patlamasına yol açan ve sadece bir kişinin neden olduğu olayı özetleyerek açıklık getirdi. Bu kişinin hastalığı kaptığına ilişkin belirtiler olmasına rağmen teste izin vermediğini ve hasta hasta gittiği bir kilisedeki kişilere virüsü bulaştırdığını, o tarihe kadar ülkede günlük 70-80 artış olurken bu olayın ardından bir andan rakamın binin üzerine çıktığına dikkat çeken Özlü, "Bu konuda hepimiz duyarlı olmalıyız. Bu virüsle şaka yapılmaz. Bu tehdidi görmemiz lazım." ifadesini kullandı.

ÇARESİZ DEĞİLİZ

Ancak panik de yapılmamasını isteyen Prof. Özlü, paniğin çaresizlik durumunda ortaya çıktığına işaret etti ve "Biz çaresiz değiliz bu virüsü altedebilecek silahlarımız var" diye konuştu.