Canan Kaftancıoğlu gidiyor mu?
Sabah yazarı Mahmut Övür, bugünkü köşesinde CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun tasfiye edilebileceğini öne sürdü.
Sabah yazarı Mahmut Övür, bugün kaleme aldığı yazıda CHP'deki tasfiye sürecini mesaya yatırdı.
Övür, CHP'de tepeden tırnağa herkesi tasfiye edilme korkusunun sardığını belirtirken, yaklaşan İstanbul İl Kongresi öncesi Canan Kaftancıoğlu'nun üstünün çizilebileceğini belirtti.
İşte Mahmut Övür'ün "Kaftancıoğlu gidici mi?" başlıklı o yazısı:
"CHP'de kongre süreci Muharrem İnce'ye yönelik itibarsızlaştırma operasyonuyla başlayınca, öyle bir hava oluştu ki genel başkan yardımcısından ilçe yöneticisine herkesi bir "tasfiye" korkusu sardı. Kimse kongre hakkında konuşmuyor.
Bir anlamda CHP, "Aman başıma bir iş gelmesin" diyenler partisine dönüştü.
Zaten farklı bir fikri hat üzerinden siyaset yapılmadığı için herkes "pozisyonunu" koruma derdinde. Partinin sağısolu, Kemalist'i-Sosyal demokratı kalmadığı gibi siyasi rekabet de yerini kişisel güç savaşına bıraktı.
Bu fotoğraf büyük metropollerde çok daha net görünüyor. Özellikle de İstanbul'da. Önümüzdeki İstanbul CHP kongresinde inanılmaz bir "güç savaşı" yaşanacak. Belediyeler, ilçeler bile grup grup ayrılmış durumda. Baykalcılar, İnceciler gibi tutunmayanlar olduğu gibi tek tek ayakta kalmaya çalışanlar da var. Ama hepsi "Genel Başkana biat" etmekte hemfikirler.
Belki en farklısı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu. O, "yeni nesil bir siyasetçi" olarak kendini farklı bir yere koyuyor ve "o makama" hazırlanıyor. Şimdilik il kongresine de uzak duran bir havada.
Ancak, "güç bende, bensiz o makamı kazanamazsınız" diyen havasıyla da her aday onun ilgisine mazhar olmak ve ondan işaret almak için canhıraş çaba harcıyor.
Şimdi gelelim o işareti alacak aktörlere...
Şu ana kadar Canan Kaftancıoğlu dışında aday olarak ortaya çıkmış bir isim yok. En güçlü ihtimal ise eski İl Başkanı Cemal Canpolat. Canpolat, 7 oyla kaybettiği il başkanlığının rövanşını almak için sessiz ama yoğun çalışıyor.
Bu iki isim dışında sürpriz bir ismin çıkıp çıkmayacağı ise delege seçim sonuçlarına ve yapılacak pazarlıklara bağlı.
Şu gruplar arasında kıran kırana bir delege savaşı yaşanıyor.
İlk sırada Ekrem İmamoğlu- Hasan Akgün ikilisi var. İstanbul yerelinde başta Büyükçekmece-
Esenyurt ve Küçükçekmece olmak üzere birçok ilçede ciddi karşılıkları var. Delegeler büyük oranda onların işaretine bakacak.
İkinci sırada Oğuz Kaan Salıcı- Canan Kaftancıoğlu geliyor. Biri örgütten sorumlu diğeri il başkanı olarak bütün ilçelerde delege sayısını arttırmak ve işi garantiye almak için her yolu deniyorlar ama özellikle Sarıyer ve Kadıköy'de güçlüler.
Üçüncü sırada Battal İlgezdi- Bülent Kerimoğlu-Ali Kılıç üçlüsü geliyor.
Başta Ataşehir, Bakırköy ve Maltepe olmak üzere onlar da bütün ilçelerde Kaftancıoğlu'nu değiştirmek için mücadele veriyor.
Dördüncü sıradaki isim Erdoğan Toprak. Onun daha çok Beşiktaş ve Kartal'da hakim olduğu söyleniyor. Üstü çizilecekler arasında ise iki isim öne çıkıyor; Aykut Erdoğdu ve Engin Altay...
CHP İstanbul il kongresi bu grupların sert savaşına sahne olacak. Büyük olasılıkla da İmamoğlu-Kaftancıoğlu kapışması yaşanacak. Kılıçdaroğlu, bunu bildiği için ısrarla şu tezi ortaya attı:
"Önümüzdeki süreçte yine masa, yine sandalye atılan, yine yumrukların atıldığı süreci yaşatmak istiyorlar bize"
Bu açıdan İstanbul ve İzmir il kongreleri örnek olacak. O kongrelerden "dikensiz gül bahçesi" isteyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun beklediği gibi "tek aday ve tek liste" mi yoksa demokratik itirazların baskı altına alındığı ve bilinçli bir biçimde "sandalyelerin havada uçuştuğu" bir kongre mi çıkacak? Yakında göreceğiz.
.