Cumhurbaşkanı Erdoğan parti toplantılarına katılabilir
Ak Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önünde yasal hiçbir engel olmadığını, bütün parti toplantılarına katılabileceğini belirterek, 'O süreçleri kendisi takdir edecek diye düşünüyorum.' dedi.
Ak Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önünde yasal hiçbir engel olmadığını, bütün parti toplantılarına katılabileceğini belirterek, 'O süreçleri kendisi takdir edecek diye düşünüyorum.' dedi.
AK Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti'ye üyeliği ile Türkiye siyasetinde bir ilkin gerçekleştiğini ve bunun Türkiye siyaseti açısından büyük bir kazanım olduğunu belirtti.
TÖRENİN GENEL MERKEZDE YAPILMASI ÇOK ANLAMLI
Töreni özellikle AK Parti Genel Merkezi'nde yapmak istediklerini vurgulayan Yazıcı, "Çünkü parti önemlidir. Parti varsa grup, hükümet, desteklediğiniz cumhurbaşkanı adayı vardır. Her şeyi inşa etmenin aracı, merkezi partidir. Dolayısıyla bu kadar önemli bir törenin de parti genel merkezinde yapılmasının çok anlamlı olduğunu düşündük." diye konuştu.
"BÜTÜN PARTİ TOPLANTILARINA KATILABİLİR"
Ak Parti Olağanüstü Kongresi'nin gerçekleşeceği 21 Mayıs'tan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Meclis'teki grup toplantılarına katılıp katılmayacağına yönelik soruyu Hayati Yazıcı, "Önünde yasal hiçbir engel yok. Bütün parti toplantılarına katılabilir. O süreçleri kendisi takdir edecek diye düşünüyorum." şeklinde yanıtladı.
''İDAM CEZASIYLA YARGILANAN BİR KİŞİ BUGÜN CUMHURBAŞKANI''
Yazıcı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın partiye yeniden üye olması nedeniyle çok heyecanlı olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"Hatıralarım gözümün önüne geliyor. O süreçlerde çok büyük engellere maruz kaldık. Cezaevleri süreci, yargılama süreçleri var. Ondan sonra İstanbul Belediye Başkanıyken, İçişleri Bakanlığının o dönemde görevlendirdiği müfettişlerin 'taciz' olarak niteleyebileceğim çalışmaları var. Kamuoyu algısını oluşturmak için sergilenen davranışlar var. Hatta parti kurulduktan sonra partimiz hakkında ta o zaman da 2002 yılında açılmış kapatma davası var. 'Recep Tayyip Erdoğan yasaklı, kurucu olamaz.' Kuruculuğunun o dönem sonlandırılması. Anayasa Mahkemesi tarafından 'Genel başkan değildir' denilmesi. 1992 yılında Rize'de yaptığı bir konuşma dolayısıyla Devlet Güvenlik Mahkemesinde sorgulanması. Türk Ceza Kanunu'nun 146'ıncı maddesini ihlal ettiği iddiasıyla, tutuklanması istemiyle sorgu hakimine sevk edilmesi. Öngörülen ceza, idam cezası. İdam cezasıyla suçlanan bir kişi, bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı. Böyle bir mücadele."
Yazıcı, engellerle mücadele ettiklerini, Türkiye'yi bir yere getirdiklerini belirterek, bunun liderinin Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunun altını çizerek, sadece AK Parti'nin değil Türkiye'nin kazandığını sözlerine ekledi.