Damga Vergisi'nde devrim

Hasan ERARSLAN

15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından, çiçeği burnunda 65. Hükümet gerek ekonomik tedbir gerek se yatırım ortamının iyileştirilmesi için Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı aşağıda belirtilen kanunlarını art arda çıkardı.

 09.08.2016 tarihinde 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun,

 19.08.2016 tarihinde 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Kanun,

 26.08.2016 tarihinde 6741 sayılı Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile

 07.09.2016 tarihinde ise 6745 sayılı Yatırımların Proje bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.

Aşağıda 6728 sayılı yasa ile Damga Vergisinde devrim niteliğinde mükellef ve yatırımcı lehine yapılan düzenlemelerden bahsedeceğim.

Ancak bir hususu belirtmeden geçmeyeceğim.

DAMGA VERGİSİ TAMAMEN KALDIRILMALI MIDIR?

Kesinlikle.

Maliye Bakanı Sn. Naci Ağbal bir basın toplantısında “Damga Vergisi bu dünyaya ait bir vergi değil” dedi.

Ancak damga vergisi devletin vergi gelirleri içinde önemli yer işgal ettiği için acele ve radikal karar verilememektedir. Zira 2015 yılı Gelir İdaresi Başkanlığı Faaliyet Raporuna göre 2015 yılı tahakkuk eden damga vergisi 16.038. milyon TL.dir. Tüm vergi gelirleri içindeki payı %2,9 dur. Motorlu Taşıtlar Vergisi ile Veraset ve İntikal Vergisi toplamından daha fazladır. Gümrük Vergisi toplamının yaklaşık 2 katı, BSMV toplamının yaklaşık 2 katı tutarında olup, kurumlar vergisi tutarının 1/3’inden daha fazladır. Bu rakamlar devletin önemli bir gelir kaynağı olduğunu göstermektedir. Bunun kaldırılması durumunda ikame gelir kaynağı oluşturulmalıdır.

DAMGA VERGİSİNDE DEVRİM NİTELİĞİNDEKİ BAZI DEĞİŞİKLİKLER

Damga vergisi kaldırılmadı ama devrim niteliğinde düzenlemeler yapıldı. 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan değişiklikler başlıklar halinde şöyledir:

 Damga vergisine tabi kağıtlar kaç nüsha düzenlenirse düzenlensin tek nüsha üzerinden damga vergisi alınacaktır. Zira bu kanundan önce her bir nüshadan ayrı ayrı vergi alınmaktaydı. Bu düzenleme devrim niteliği taşımaktadır.

 Bir kağıtta birden fazla akit ve işlem bulunması halinde yalnız bir kefalet ve bir garanti taahhüdü için damga vergisi alınacaktır.

 Azami tutardan vergi alınan sözleşmelerde artan bedele ilişkin olarak damga vergisi alınmayacaktır.

 İhalenin iptal edilmesi halinde, ihale kararına ilişkin damga vergisinin iade edilecektir.

Bilindiği üzere damga vergisinde iade müessesesi yoktur. Bu ilk uygulama da devrim niteliğindedir.

Kamu İhale Kanununa tabi ihalelerde şikayet ve itirazen şikayet üzerine ilgili kurum ve kuruluşlar ile Kamu İhale Kurumu kararı ve yargı kararlarına istinaden ihalenin iptal edilmesi halinde, ihale kararına ilişkin damga vergisinin iade edilmesine imkan tanınmaktadır.

Ancak, söz konusu ihale konusu işlerde düzenlenen sözleşmelere ait damga vergisinin iade edilmeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu kısıtlamayı doğru bulmadığımı belirtmeliyim. Zira ihale yapılmış, sözleşme düzenlenmiş olmasına rağmen kısa bir süre sonra sözleşmenin iptali ile karşılaşılmaktadır. Bu durumda ödenen damga vergisinin iade edilmemesi yerinde bir uygulama değildir. Şöyle bir düzenleme ile; “İhale yapıldıktan sonra 3 ay içinde iptal edilen iş ve işlemlere ilişkin düzenlenen sözleşmelere ait damga vergisi iade edilir.” daha doğru bir yaklaşım olurdu. İlerleyen zamanlarda bu yönde bir değişiklik beklemekteyiz.

 Anonim, limited ve eshamlı komandit şirketlerin pay devirleri istisna kapsamına alınmıştır.

Bu değişiklik de devrim niteliğindedir. Zira ülkemizin dinamik yapısının sonucu olarak pay devirleri çok sık karşılaşılan işlemdir. Pay devrinde ise damga vergisi maliyeti de çok ciddi tutarlara ulaşmaktaydı.

 Gayrimenkul yatırım fonlarının münhasıran gayrimenkul portföylerine ilişkin alım satım sözleşmeleri ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri istisna edilmiştir.

 Bankalar, yurtdışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumların fatura temliki, kredinin devri işlemlerine ilişkin düzenlenen kağıtlar da istisnaya dahil edilmiştir.

 Finansman şirketlerinin düzenlemiş olduğu kredi sözleşmelerinin devrine ilişkin kağıtlar da istisna kapsamına alınmıştır.

 Sermaye piyasası araçlarının kredili alımı, açığa satışı ve ödünç alma ve verme işlemleri ile ilgili olarak aracı kurumlar ile yatırımcılar arasında düzenlenecek sözleşmelere damga vergisi istisnası sağlanmaktadır.

 Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında yer alan

yatırım mallarına ilişkin olarak yatırım teşvik belgesi sahibi yatırımcılarla bu malların üreticileri ve tedarikçileri arasında düzenlenen kağıtlara; münhasıran yatırım döneminde belge kapsamındaki yatırımlarla ilgili bir malın üretiminde ya da bir hizmetin sağlanmasında kullanılan patent, know-how gibi gayrimaddi hakların kiralanması ve satın alınmasında düzenlenen kağıtlara;

belge kapsamındaki sabit kıymet yatırımlarının imal ve inşasına yönelik olarak teşvik belgesi sahibi yatırımcılarla bu işi yapanlar arasında düzenlenen sözleşmeler, taahhütnameler, teminatlar ve bu mahiyetteki kağıtlara;

söz konusu yatırımlara yönelik teşvik belgesi sahibi yatırımcılara verilecek danışmanlık ve teknik müşavirlik hizmetlerine ilişkin düzenlenen kağıtlara

damga vergisi istisnası getirilmiştir.

 Yatırımlarda Devlet yardımları hakkında kararlarla belirlenen yüksek ve orta-yüksek teknolojili sanayi ürünlerinin imalatında maliyetleri düşürmek ve uluslararası rekabet gücünü artırmak amacıyla söz konusu ürünlerin imalatına ilişkin olarak imalatçılarla tedarikçileri arasında düzenlenen kağıtlar da damga vergisinden istisnadır.

 Para- Kredi ve Koordinasyon Kurulu kararları çerçevesinde teşvik edilen, ileri teknolojiye sahip ve teknoloji transferi sağlayacak yurtdışında yerleşik şirketlerin satın alınması ile bu alımlara yönelik mali ve hukuki danışmanlık hizmeti alımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası getirilmiştir.

 Binalarda ısı yalıtımı ve enerji tasarrufu sağlamaya yönelik olarak yapılan işlemler nedeniyle düzenlenen kağıtlar ile imalat sanayinde faaliyet gösteren sanayi sicil belgesini haiz firmaların, kapasitelerinin ve verimliliklerinin artırılmasına, aynı zamanda enerji tasarrufu sağlanmasına yönelik olarak imalat faaliyetlerinde kullanılmak üzere yeni (kullanılmamış) makine ve teçhizat alımlarına yönelik düzenlenen kağıtlar damga vergisinden istisna edilmektedir.

 Kanuni süresinde düzeltme amacıyla verilen vergi beyannamelerinden damga vergisi alınmayacaktır.

 Sigorta sözleşmelerinde yer alan sigorta yaptırma taahhütleri de istisna edilmiştir. Ayrıca,bireysel emeklilik, gruba bağlı bireysel emeklilik, işveren grup emeklilik sözleşmeleri de istisna kapsamına alınmıştır.

 Bedelsiz ihracat ve yurtdışı fuarlara katılıma ilişkin düzenlenen kağıtlar damga vergisinden müstesna olmuştur.

 Gemi, yat ve gemi dışında suda yüzebilen ve tahsis edildiği gayeye uygun olarak kullanılan, her türlü araç ve yapının inşası, yenileme ve dönüşümü ile bakım ve onarımına ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası sağlanmıştır.

 Okul idareleri ile veliler veya öğrencilerin karşılıklı hak ve menfaatlerini düzenleyen kağıtların damga vergisinden istisna edilmiştir.

 Resmi dairelerce yurtdışına gönderilen kişiler adına yurtdışında bulunan eğitim ve öğretim kurumları ile sağlık kurumlarına veya bu kurumlara ödenmek üzere ilgili kişilere yapılan ödemelere ilişkin düzenlenen kağıtlara damga vergisi istisnası getirilmiştir.

BİR HATIRLATMA: Vergi İnceleme Süresinin 3 Yıla İnmesi

Maliye Bakanı Naci Ağbal, yaptığı bir açıklamada Vergi inceleme sürelerinin 5 yıldan 3 yıla düşürülmesi ile ilgili düzenlemeler yapılacağını bildirdi.

Bu açıklama ve yapılacak uygulama son derece doğru ve yerinde olacaktır. Zira 5 yıl özellikle dinamik yapıya sahip ülkemiz için çok uzun süredir. Örneğin Maliye bir şirketin şu an 2011 yılını incelemeye alabilir. Böyle bir durumda özellikle öteden beri faaliyetlerini sürdüren orta ve büyük ölçekli şirketlerin mal veya hizmet tedarik ettiği bazı mükellefler bir şekilde izini kaybettirmekte, bunun faturası ise sözkonusu dürüst firmalara kesilmekteydi. Bu cesaretli ve doğru karar için başta Maliye Bakanımız ve emeği geçen herkesi gönülden tebrik ediyorum.

Bu düzenlemeyle birlikte tarh ve tahsil zamanaşımı sürelerinin de 5 yıldan 3 yıla düşürülmesi etkinlik ve verimlilik için yerinde düzenleme olacaktır.

Diğer Yazıları