‘DARBE OLMAZSA, KIYAMET KOPSUN DİYORLAR!’

İki usta isim SuperHaber programcısı - Güvenlik Uzmanı Mete Yarar ile SuperHaber programcısı - Hürriyet Gazetesi yazarı Nedim Şener, “Memleket Aşkına” programının yeni bölümünde, Can Ataklı ve İlker Başbuğ’un siyasette darbe iması tartışmalarını masaya yatırdı.

ŞENER: BU RUH HALİ 15 TEMMUZ ÖNCESİNDEKİ SÜREÇLE AYNI!

Nedim Şener, “Can Ataklı’nın konuşmasını belki insanlar Twitter’daki bir dakikalık görüntüyle değerlendiriyorlar ama kendi YouTube kanalında 14 dakikalık bir yayını var. Analiz yaparken çok sıhhatli bir analiz olmadığını görüyorsunuz. Analizden öteye içinde bir niyet barındıran bir tutum. Bu bir ruh hali ve ben bu ruh halini 15 Temmuz öncesindeki süreçle benzetiyorum. Bu ruh halini 15 Temmuz öncesi darbeciler bir veri olarak hesaplarının içine koymuşlardı. Oluşturulan nefret ikliminde Erdoğan’dan kurtulmanın yolunun darbe olduğunu uman, o gece gerçekleştiğinde kadeh kaldıran, balkonundan alkışlayanlar, sela okuyan müezzinleri darp edenler, buna darbe değil tiyatro diyenler, sonrasında da kontrollü darbe’ diyenlerin ruh hali tam da Can Ataklı’nın içinde bulunduğu ruh haliyle aynı. Ataklı’nın imkansızlığı şu, ‘Darbe bir ihtimal ama teknik alt yapısı yok’ diyor. Nasıl oluyormuş acaba teknik alt yapısı? 15 Temmuz’un var mıydı? Çok büyük felaket, can kayıpları, yangın, sel demiş bir tek kıyamet dememiş. ‘Kıyamet koparsa Erdoğan gider, biz de rahat ederiz’ dememiş. Meczuplaşmış bu ruh hali, çıktığı yayın politikalarına sirayet ediyor. En meczup FETÖ’cü Emre Uslu bile böyle pespaye bir analiz yapmamıştır. Aklınızı mı kaybettiniz? Öyle felaketlerde bu milletin bir araya geleceğini, felaketi el birliğiyle atlatmamız gerektiğini, kayıplar vermeyelim diye düşünmeniz gerekiyor. ‘Erdoğan seçime giderse kaybedecek, dolayısıyla kaybedeceği seçime de gitmez, dolayısıyla seçim olmaz’ bütünlüğü hakim. Aslında anlaşılmayacak bir şey yok, Can Ataklı ve benzerlerinin sözleri artık tıbbın alanına giriyor. Mantık, analiz ya da herhangi bir görüş olarak değerlendirmek mümkün değil. Bir insan siyaseti bu kadar önemseyip, meczuplaşmışcasına, siyasi şizofreniye varacak şekilde kurtulalım da neler olabilir? 'Seçenekleri sıralayım size depremler, seller, facialar olsun da Erdoğan’dan kurtulalım’ demek mantık işi mi? İçinde bir niyet barındırıyor. O niyette Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrenciler ve akademisyenler son derece demokratik bir tepki gösteriyor. O tepkiyi alıp siyasi amaca kanalize eden MLKP liderleri, teröristleri öven Canan Kaftancıoğlu, toplumsal öfkeyi siyasi amaca çevirmeye çalıştı. Biden’ın konuşmalarında, FETÖ’cü Emre Uslu’nun analizlerinde, Rant Corporation raporlarında, ABD’den gelen her analizde gördük." ifadelerini kullandı.

YARAR: ’ERDOĞAN SEÇİMLE GİTMEZ’ DERKEN, ‘SEÇİM KAZANAMAZ’ DEMİYOR. NE DEMEK İSTEDİĞİNi HİÇ ANLAMADIM!

Mete Yarar, “Ben oturdum 14 çekimi 4 defa dinledim. Not aldığım yerleri de tekrar dinledim. Acaba yanlış mı algılıyorum diye tekrar başa alarak dinledim. Ne anlatmak istediğini anlamaya çalıştım. İlk başlangıcında şunu söylüyor, arkadaşlarıyla tartışmışlar bunun sonucunu anlatıyor. Tartışma esnasında söylediği şu sözünü belirtiyor; ‘Ben artık seçimle gideceğine inanmıyorum’ diyor. Erdoğan seçimle gitmezse yerine ne olur? sorusunun cevabını tartıştığı grupla birlikte veriyor. İşin mantıksız kısmı ise şuna geliyor, ‘Erdoğan kaybedeceği seçime girmez, kaybetse de gitmez’ diyor. O zaman bu kadar söylediğin şeyin içinde bütünlük yok. Türkiye’de seçim olmayacak. Erdoğan da seçime giderse kendi isteğiyle gidecek’ diyor. Demokrat olarak Türkiye’de seçimi mi savunuyorsun, yoksa olsa da gitmeyeceğini mi söylüyorsun? Yoksa Erdoğan’ın seçimi kaybetmeyeceğini mi söylüyorsun? Ne yapar ne eder seçimi kazanır diyor. Söylediklerin içerisinde anladığımız kadarıyla şöyle bir pozisyon var, Türkiye’de seçim olmayacak. Çünkü şöyle söylüyor, ‘Eğer Erdoğan girdiği seçimi kazanırsa zaten Türkiye’de bir daha demokrasi ve seçim konuşulmayacak’. Bütünsel olarak anlamakta zorlandım, arkadaş sen ne diyorsun? Seçim sistemi kaldırıldı mı? Türkiye’ye yeni bir düzen mi geldi? Seçim olmuyor mu? İnancımızı mı kaybedelim? Demokrasiden mi vazgeçelim? Bize bir anlatsa biz de anlasak. Çünkü o zaman ‘Vurgusuyla hep birlikte demokrasi için çalışalım’ diyor derim. Ancak kendi seçmenine bunu demeyip, bütün Türkiye’ye felaketler üzerinden bir duyum yaptığında bunun neresi gazetecilik oluyor? Kafanın altında yatan cümle belli, ‘Erdoğan seçimle gitmez’ derken, ’Seçim kazanamaz’ demiyor. Ne demek istedi hiç anlamadım. 14 dakikanın içerisinde ne demek istediğini bir türlü anlamadım." dedi.

Mete Yarar ve Nedim Şener ile “Memleket Aşkına”nın tamamını SuperHaber YouTube kanalında izleyebilirsiniz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN