"DEAŞ'lı esirler Suriye ordusuna katıldı"
İranlı eski diplomat, esir alınan bazı DEAŞ'lı teröristlerin rejim ordusu saflarına katıldığını ileri sürdü. Eski diplomat Emir Musevi, "Suriyeli gençlerden oluşan bazı DEAŞ'lı esirler, hatalarını anlayınca günahlarına kefaret olması için Suriye ordusunun saflarında Deyrizor'un kurtarılmasında yer aldı." dedi...
İranlı eski diplomat Emir Musevi, Suriye'deki çatışmalar sırasında esir alınan bazı DEAŞ mensubu esirlerin, "hatalarını anlayınca" Suriye rejimi güçlerinin saflarına katılarak Deyrizor operasyonunda yer aldıklarını söyledi.
Emir Musevi, ABD saldırısında hayatını kaybeden İranlı general Kasım Süleymani'yle ilgili bilinmeyenleri Lübnan'ın el-Meyadin televizyonuna anlattı.
Musevi, İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'in, Devrim Muhafızları Ordusu ile bölgede İran adına savaşan güçlere, DEAŞ militanı dahi olsalar kendilerine karşı savaşan güçleri öldürmemelerini; bunun yerine esir alarak "ıslah etmelerini" tavsiye ettiğini aktardı.
Bu tavsiyenin, Suriye'deki bazı DEAŞ'lı esirlerin rejim saflarına katılmalarına vesile olduğunu anlatan Musevi, şunları kaydetti:
"Suriyeli gençlerden oluşan bazı DEAŞ'lı esirler, hatalarını anlayınca günahlarına kefaret olması için Suriye ordusunun saflarında Deyrizor'un kurtarılmasında yer aldı. Hata yaptıklarını anladıkları için bu noktaya geldiler. (Suriye rejimi) bu güçlerden Suriye topraklarını kurtarmak için istifade etti ve (DEAŞ'lı esirler) diğer tekfirci güçleri yendi."
Süleymani'nin, İran'ın bölgesel konularda sık sık karşı karşıya geldiği Suudi Arabistan hakkında ılımlı görüşlere sahip olduğunu belirten Musevi, "O, her zaman Suudilere yardımcı olmamız gerektiğini söylerdi. Çünkü Suudilerin hem kendilerine hem de bölgeye zarara neden olan tehlikeli yanılsamalara sahip olduğunu anlatırdı. (Süleymani) Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ya da Bahreyn'den gelen güvenlik yetkilileriyle iletişim kurmayı ve onların görüşlerini dinlemeyi severdi." dedi.
Öte yandan Musevi, Kasım Süleymani'nin Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı Kudüs Gücü'nün Komutanı olduğu dönem içerisinde Latin Amerika ve iki Avrupa ülkesine önemli ziyaretler gerçekleştirdiğini ifade etti.
