'Deprem araştırmaları için 300 Milyon TL'den fazla destek sağladık'

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Biyoteknoloji Enstitüsü açılış töreninde, basın yayın organlarında bazı akademisyenlerin deprem destekleri ile ilgili ortaya attıkları iddialara tepki gösterdi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, biyoteknoloji enstitüsü açılış törenine katıldı. Programa, Bakan Varank’ın yanı sıra Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın da katıldı.

Bakan Varank yaptığı konuşmada, “Biyoteknoloji sektörü, geçen sene global AR-GE harcamalarından yüzde 13’lük pay alarak en çok harcama yapılan teknoloji alanlarından biri oldu. Küresel ilaç pazarında da biyoteknolojik ilaçların payı giderek artıyor. 2018’de yüzde 28 olan bu oranın gelecekte yüzde 32’ye çıkmasını öngörüyoruz. Dünyadaki eğilime benzer artışın ülkemizde de gerçekleşmesini bekliyoruz. Dolayısıyla bu alanda katma değerli ürünlerin geliştirilmesi ve ihraç edilmesi için, yaşam bilimleri ve biyoteknoloji çalışmalarında aktif oyuncu olmak zorundayız. Biliyorsunuz, sağlık endüstrileri alanında teknolojinin geliştirilmesi, yatırım üretim ve ihracatın artırılması için Sağlık Endüstrileri Yönlendirme Komitesi kuruldu. Mevcut durumda komite yerli plazma ve aşıların üretilmesi, tıbbi görüntüleme cihazları ve biyoteknolojik ilaçların geliştirilmesi konularına ağırlık vermiş durumda. Biliyorsunuz, küresel rekabette üst sıralara çıkmanın temel koşulu Türk teknolojiyi üretmekten geçiyor. Tabii üretmek içinse nitelikli insan kaynağı, girişimcilik ruhu ve güçlü bir AR-GE ekosistemine ihtiyaç var. Biz milli teknoloji hamlesi dediğimiz programlarımızda kritik teknolojilerde atılım sağlayıp ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı güçlendirmek istiyoruz. Açılışını yaptığımız bu enstitü, stratejimizde yer alan nitelikli insan kaynağı ile kritik teknolojilerde rekabet önceliğimizi birebir karşılamış olur. Burada yapılacak çalışmalar biyoteknoloji alanında yetkinliklerimizi artırmanın yanı sıra 20-30 yıl sonrasının teknolojilerini de İnşallah inşa edecek” dedi.

“ÜLKEMİZİN İLK ENDÜSTRİYEL ENZİMİNİ BAŞARIYLA ÜRETTİK”

Ayrıca Bakan Varank, “Her ne kadar resmi açılışını bugün yapıyor olsak da enstitümüzde akademik çalışmalar şimdiden başlamış durumda. Ülkemizin ilk endüstriyel enzimini başarıyla burada ürettik. Enstitü sayesinde yıllık 150 milyon dolarlık ithalatın önüne geçilebilecek. Yurt içi enzim pazarının büyüklüğü şu anda 300 milyon dolar seviyesinde. 5 büyük şirketin domine ettiği küresel pazarda ise 8 milyar dolarlık bir rakamdan bahsediyoruz. Ülkemizin kilogram başına ihracat ortalaması bir buçuk dolarken, ürettiğimiz enzimin niteliğine göre bu rakam 20 ile 100 dolar arasında değişiyor. Bu enstitüde üretilen enzimlerin ithalat girdi maliyeti de sıfır. Yani hiçbir ithalat yapılmadan üretilmiş olacak” diye konuştu.

“1999’A KADAR DEPREM ALANINDA SADECE 45 PROJE DESTEK GÖRMÜŞKEN 17 SENEDE 217 PROJEYİ BİZ HÜKÜMET OLARAK TÜBİTAK VASITASIYLA DESTEKLEDİK”

Bakan Varank, Silivri açıklarında meydana gelen depremin ardından, bazı basın yayın organlarında akademisyenlerin deprem destekleri ile ilgili ortaya attıkları iddialara tepki gösterdi. Bakan Varank, “Maalesef bazı yayın organlarındaki yorumcular TÜBİTAK’ı töhmet altında bırakan ve deprem çalışmaları alanında güvensizlik oluşturabilecek bir takım ifadelerde bulundu. Tartışmalar öyle noktaya geldi ki bir buçuk milyon avroluk faklı bir gözlem istasyonu kurulmuş olsa depremle ilgili her husus çözülecekmiş gibi bir algı oluşturuldu. Bilim insanlarımızın deprem ve sismografi alanındaki projelerini TÜBİTAK aracılığıyla destekliyoruz. Bu kapsamda 1999’a kadar deprem alanında sadece 45 proje destek görmüşken 17 senede 217 projeyi biz hükümet olarak TÜBİTAK vasıtasıyla destekledik. 2006-2019 yılları arasında onaylanan projelere yaklaşık 110 milyon lira katkı sağladık. Marmara Bölgesi üzerinde yürütülen proje bütçelerinin de yüzde 38’i İstanbul Teknik Üniversitesi’ne gitti. Deprem araştırmaları konusunda Mülga DPT ve Kalkınma Bakanlığı 29 farklı proje ve altyapı yatırımı için 200 milyon liranın üzerinde ödenek sağladı. Hal böyleyken dile getirilen iddialar aslında bizleri büyük bir üzüntüye boğdu. Türkiye’de her türlü AR-GE faaliyetine milyarlarca lira kaynak aktaran, 56 yıllık ulusal araştırma kuruluşumuzu böyle asılsız ithamlarla karalamak kimseye fayda vermez” dedi.

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.