Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki deprem sonrası 10 ilde binlerce can kaybı ve yıkımlar meydana geldi. Deprem sonrası meydana gelen yıkımlar ile ilgili bölgede inşaat mühendisleri, Jeofizik mühendisleri ve mimarlar araştırmada bulundu. İnşaat mühendisleri bu konunun kendilerini ilgilendirdiğini belirterek, ‘Jeofiziğin bizim yapılarda ne işi var?' demesine Jeofizik uzmanları 'Hayretle karşılıyoruz' diyerek tepki gösterdi.
Deprem uzmanları, inşaat mühendislerinin ‘Jeofiziğin bizim yapılarda ne işi var?’ demesine tepki gösterdi: Hayretle karşılıyoruz!
Kahramanmaraş depremi sonrası inşaat mühendislerinin "jeofiziğin ne işi var burada, bizim yapılarda demesini biz hayretle karşılıyoruz" diyen Prof. Dr. Ahmet Ercan, konu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Jeofizik Mühendisleri Odası tarafından, Kahramanmaraş merkezli depremler ve depremlerde oluşan yıkımların nedenleri hakkında bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Saat 15.00’te Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin Karaköy’deki binasında yapılan açıklamaya, Jeofizik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Şevket Demirbaş, Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Prof. Dr. Emin Candansayar ve Prof. Dr. Bülent Kaypak katıldı. Burada konuşan Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, depremin jeofizik mühendisliğinin uzmanlık alanı olduğunu ancak gözardı edildiğini söyleyerek, yapıyı yapan kişilerin deprem bilimi, yapı jeofiziği ve yapılaşma jeofiziği okuması gerektiğini belirtti.
"Semt semt yapı nitelikleri belirlendi"
Basın açıklamasında konuşan Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, “Bütün bu yapılaşmanın yıkılmasının sorumlusu yalnız bugünkü değil, 1950 yılından beri gelen yönetimlerdir. Çünkü hepsinin tutumu aynı oldu. 2007 yılında Türkiye'de belediyeler hiçbir şey yapmadı sözü asla doğru değil. Özellikle İstanbul Belediyesinde İstanbul’un 1/5000’lik yer yapısı haritası yoktu, bunlar yapıldı. İstanbul'un jeofizik davranış haritası yoktu, bunlar yapıldı. İstanbul'da incelikli çalışmalar yapıldı. Semt semt yapı nitelikleri belirlendi. Kentsel dönüşüm konusunda yapılacaklar tasarlandı” dedi
"jeofiziğin ne işi var burada, bizim yapılarda demesini biz hayretle karşılıyoruz"
Depremin jeofiziğin bir uzmanlık alanı olduğunu söyleyen Ercan, “Başka hiçbir dalın birincil uzmanlık dalı deprem değildir. Onun için bazı inşaat mühendislerinin jeofiziğin ne işi var burada, bizim yapılarda demesini biz hayretle karşılıyoruz. Çünkü yapı incelemelerinde kullanmış olduğu tüm düzenekler jeofizik düzeneklerdir. Hasarsız yapı diye bir şey yok, jeofizik yöntemlerle yapı incelemeleri var. Bu işten bir ekmek payı ya da pastayı vermeme gibi bir mücadele olamaz. En büyük mücadele halkın yaşam hakkını bir mühendis olarak saklı tutmak ve korumaktır. Jeofizik mühendisleri yapı denetim kuruluşu kurabilme yetkisinde olan kişilerdir, bunlara da bu hak tanımıyorlar. Her yapının mutlaka yer yapı güvenlik belgesi olması gerekir. Yani ne demek bu? Yerin Jeofizik mühendisleri tarafından davranışlarının belirlenmesi, taşıma gücüdür, salınım dönemidir, titreşimcik ölçümleriyle çalkalanma durumu gibi. Bir de yapının oturma yönü, mesela Rönesans’ın yıkılmasının ana nedeni yönseme etkisidir. Japonya ve Amerika'daki güzel örnekleri biz Türkiye'de yapabiliriz. Artık yeter yani. Sonra meslek çıkarı için bu bir pastadır olayını bırakalım artık. Biz Jeofizik Mühendisleri Odası olarak yapıların sadece inşaat mühendisleri ve mimarlar tarafından yapılmasını destekliyoruz. Yapıyı yapan kişi deprem bilimi, yapı jeofiziği ve yapılaşma jeofiziği okumazsa başımıza ne gelir?” diye konuştu.