Devasa bir 'yamyam' Güneş patlaması Dünya'ya doğru geliyor!
Tek bir güneş lekesinden patlayan 17 güneş patlamasından ikisi doğrudan Dünya'ya yönelmiş halde ve siz bu satırları okuyorken saatte 3 milyon kilometre hızla gezegenimize yaklaşmaktalar. Bu devasa yüklü parçacık fışkırmaları, Dünya'nın manyetik alanını bozarak Ukrayna kadar güneydeki ülkelerde 'kutup ışıklarının' oluşmasına sebep olabilir. Kutuplar ise radyasyona maruz kalabilir. Öte yandan elektronik aletler ve uydular da kızarabilir.
Son yapılan açıklamalara göre, Dünya'ya doğru yönelmiş olan iki Güneş patlaması, uzayda birleşerek "yamyam koronal kütle atımı" oluşturdu ve saatte 3.027.599 kilometre hızla insanlığın üzerine doğru geliyor.
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Ajansı'nın Uzay Hava Tahmin Merkezi'ne (SWPC) göre, bu yamyam güneş patlaması Dünya'nın manyetik alanına çarptığında, sonuç güçlü bir G3 jeomanyetik fırtınası olacak.
G3 fırtınaları güçlü jeomanyetik fırtınalar olarak sınıflandırılır, bu da yaklaşan Güneş patlamasının kutup ışıklarını Ukrayna kadar güneye getirebileceği ve gece gökyüzünü aydınlatabileceği anlamına geliyor.
Astronomlar tarafından dikkatle takip edilen ve AR2975 adı verilen güneş lekesi, 28 Mart Pazartesi gününden bu yana Güneş'in plazmasından yüklü parçacıkl alevlerini fışkırtıyor.
Güneş lekeleri, elektrik yüklerinin akışıyla oluşturulan güçlü manyetik alanların, aniden kopmadan hemen önce bükülerek düğümlendiği, Güneş'in yüzeyindeki siyah alanlardır. Ortaya çıkan enerji salınımı, güneş patlamaları adı verilen radyasyon patlamaları veya koronal kütle atılımları (CME'ler) adı verilen patlayıcı güneş enerjisi jetleri başlatır ve bunları yukarıda bahsedilen hızlarda uzayda rastgele yerlere saçar.
Genelde bu jetler istatistiksel olarak Dünya'yı pas geçerken, bu kez şans eseri tam da üzerimize doğru geliyor.
Yamyam koronal kütle fırlatmaları ve hızlı hareket eden güneş patlamaları, uzayın aynı bölgesindeki daha önceki patlamaların gücünü geride bırakarak, güçlü bir jeomanyetik fırtınayı tetikleyen dev, birleşik bir dalga cephesi oluşturmak üzere yüklü parçacıkları süpürdüğünde meydana gelir.
Bu olduğunda, Dünya'nın manyetik alanı, manyetik alan çizgilerini bozarak dalgalandıran ve atmosferdeki molekülleri uyaran yüksek enerjili parçacıkların dalgalar tarafından hafifçe sıkıştırılır ve gece gökyüzünde renkli auroralar yaratarak ışık şeklinde enerji açığa çıkar.
Fırtınadan gelen enerjinin manyetik alanımız tarafından zararsız bir şekilde emilmesi bekleniyor, ancak büyük güneş fırtınaları hala hasara yol açma potansiyeline de sahip. SWPC'ye göre G3 fırtınaları bugünlerde "aralıklı uydu navigasyonu ve düşük frekanslı radyo navigasyon sorunlarına" neden olabilir.
Şubat ayındaki yakın tarihli bir fırtına, 40 Starlink uydusunu dünyaya düşürdü ve bilim adamları, daha da büyük bir uydu kaybının dünya çapında interneti etkileme potansiyeline sahip olabileceği konusunda uyardı.
Bilim adamları, çağdaş tarihte tanık olunan en büyük güneş fırtınasının, kabaca 10 milyar 1 megaton atom bombasıyla aynı enerjiyi taşıyan 1859 Carrington Olayı olduğunu düşünüyor.
Dünyaya çarptıktan sonra, güçlü güneş parçacıkları tüm dünyadaki telgraf sistemlerini kızarttı ve Karayipler kadar güney bölgelerde Dolunay ışığından daha parlak auroraların görünmesine neden oldu.
Buna benzer bir olay bugün olsaydı, bilim adamlarına göre trilyonlarca dolarlık hasara ve dünya çapında elektrik kesintilerine neden olurdu.
-SuperHaber