Dikkat: Bir narsistle karşı karşıya olabilirsiniz! Narsist bireylerle baş etmenin 5 yolu!
Psikolog Cansın Coşkunyürek ve Feyza Öznur ile psikolojik çözümlemelerin yapıldığı program yeni bölümüyle yayında...
Psikolog Cansın Coşkunyürek ve Feyza Öznur ile psikolojik çözümlemelerin yapıldığı programda bu hafta, narsist kişilik bozukluğunun belirtileri, narsist bireyle baş etmenin yöntemleri ve narsistliğin tedavi yöntemleri masaya yatırıldı.
Kendini fazla beğenme, empati yoksunluğu ve takdir görme isteğinin narsistliğin bazı özellikleri olduğuna vurgu yapan Coşkunyürek, "Hepimizde bir nebze de olsa sağlıklı narsisizm görülüyor." sözleriyle dikkat çekti.
Narsist bireylerle baş etmenin 5 yöntemini açıklayan Psikolog Coşkunyürek, "Kişiye bir şeyleri fark ettirme çabasını doğru bir stratejiyle yönetmek lazım" ifadelerini kullanırken, onayını alma ve güven bağı kurma gibi bazı önemli noktaları vurguladı.
Cansın Coşkunyürek'in açıklamaları şu şekilde;
"BİR ŞEYLER BAŞARDIKÇA TAKDİR GÖRME İSTEĞİMİZ ASLINDA NARSİSİZMDİR"
"Bir kişiye narsist diyebilmemiz için belli özellikler taşımalı. Körü körüne aşık olmak vardır ya, narsist kişi kendisine aşıktır. Narsist bireylerde abartılmış bir özbenlik algısı vardır. Kendine hayrandır. Ben merkezcidir, empatiden yoksundur. Sağlıklı ve sağlıksız narsisizm olmak üzere ikiye ayrılır. Hepimizde bir nebze de olsa sağlıklı narsisizm görülüyor. Bir şeyler başardıkça takdir görme isteğimiz aslında narsisizmdir. Buna ihtiyaç duyarız. Kendini sevme bir nevi narsistliktir. Öz saygı ile eşleşir. Sağlıksız narsisizm artık kişini kendi hayatına ve çevresindeki kişilere zarar vermeye başlamasıyla açığa çıkar. Bu zararların bir kısmı ikili ilişkilerde toksik ilişki olarak ortaya çıkıyor. Toksik ilişkilerin çoğunda narsist bireyleri görürüz. Bu kişilerle beraber olursanız bunun bir döngüsü vardır ve aşamaları olur. Narsist bir bireyle berabersen, ilk tanıştığında her şey çok güzeldir. Seni çok sever ve çok hayranlık besler. Hatta çok güzel bir tasvir vardır, narsist bir bireyin tiyatrosu vardır. O tiyatronun baş kahramanı kendi olur, sen de yardımcı figüranlar olursun hayatında. İlk o tiyatro sahnesine girdiğinde seni en merkeze koyar, senin için her şeyi yapar. Bütün iltifatları yapar, prensesler gibi yaşatır. Ancak seni manipüle ederek, sanki dünyada ondan başka kimsenin o kadar sevmeyeceğine inandırır. Sanki o hayatında olmazsa bir hiçmişsin gibi, o hayatından çıkarsa yaşayamazmışsın gibi yaşatır.
"NARSİSTLERDEKİ DAVRANIŞ ŞEKLİ HAYATLA BAŞ ETME YÖNTEMİDİR"
Narsist kişiler aslında en derinlerinde çok hassas, kırılgan bir benlik taşırlar. Kendileriyle barışık değillerdir. Dolayısıyla bunu ikna etme yoluyla kendilerini çok ön plana çıkarmayı severler. Bu bir nevi baş etmedir. O bireylerdeki davranış şekli hayatla baş etme yöntemidir. Farkında olup terapi alanları da var, almayanları da. Bu kişiler kendilerini üstün gördükleri için bu hayatta en iyisini hak ettiğini düşünür. Dolayısıyla bu kişiler hayal kırıklığı yaşadığında ya da büyük bir başarısızlıkla karşı karşıya kaldıklarında depresyon yaşarlar. Hiçbirimiz mükemmel değiliz, hepimizde eksiklikler vardır. Ancak narsist bireyler bu eksiklikleri kabul edemiyor. Bir bütün, tam olamadıkları için. Bu kişilerde mükemmeliyetçilik de çok görülür. Bunu kabul edemedikleri için reddediyor ve inkar etme yolun başvuruyorlar. Bu inançtan dolayı çevreden de bunu bekliyorlar. 'Ben mükemmelim, çevremdekiler de benim mükemmel olduğumu bana göstermeli' şeklinde... İlgi hep onlarda olsun isterler. Narsist bireyler bir ortamda ışık saçan insanlar gördüğünde bundan rahatsız olur. Kişiyi kıskanabilir, iftirada bulunabilir, ayağını kaydırmaya çalışabilir. Bunun boyutları da vardır. Annenin, babanın, eşinin, arkadaşın... Narsist kişiler ilgi onlarda olsun isterken, bu ilgiyi almak için insanları kendi çıkarlarına göre kullanmayı çok iyi bilirler, dili çok iyi kullanırlar. Öyle bir yaparlar ki sen manipüle edildiğinin, kullanıldığını farkına varamazsın. Bu bir süreçtir, devam eder ve kişi narsist bir kişiye uzun süre buna maruz kaldığında duygusal problemler yaşamaya başladığında o zaman sorgulamaya başlar. İlişkinin başında seni ilahlaştırır, buna 'love bombing' diyoruz. Seni sevgi bombardımanına tutuyorlar. Sonra sana verdiğini senden alamayınca onu kesiyorlar. Borç veriyormuş gibi alışveriş yapıyor. Ancak narsistler hiç borçlu hissetmezler. Çünkü kendisi zaten en iyisini hak ettiğine inanıyor. Love bombingin ardından gash lighting geliyor. Bu da psikolojik bir manipülasyonun türü. Bir olay yaşanır, üzülürsün kırılırsın, 'Çok abartıyorsun, bu da abartılacak bir şey değil' gibi cümlelerle kendinde şüphe etmene, kendini sorgulamana sebep olur. Narsist kişiler her zaman bunu farkında olarak yapmaz. Ancak sendeki kırılganlıkları görür ve özellikle tartışma anlarında öyle bir basar ki neye uğradığını şaşırırsın.
"NARSİSTLERİN İÇİNDE BÜYÜMEMİŞ BİR ÇOCUK VARDIR. ONLARA O ÇOCUĞU GÖRDÜĞÜNÜZÜ ANLATARAK NEZAKETLE YAKLAŞIRSANIZ İLETİŞİMDE BİR NEBZE DE OLSA YOL KATEDERSİNİZ"
Narsist bireyle yaşadığımızı kabul etmeli ve değişmeyeceğini anlamayalıyız. Ona bir şeyleri fark ettirme çabasını doğru bir stratejiyle yönetmek lazım. Bir narsistle baş etmek için onayını kazanmak lazım. Zeki olduklarına inanırlar ve kendi gibi zeki gördükleriyle açık iletişim kurarlar. İlk başta onu her noktada samimi şekilde takdir etmek gerekiyor. Bunu yaparsanız ilk güven bağını kurarsınız. İkinci aşama saygı duymak. Kişi önce kendine saygı duymalı, karşısındakine de saygı duymalı. Bu onun boyunduruğu altına girmek değildir. 'O öyle düşünüyor, ben böyle düşünüyorum' diyip ona o alanı açmaktır. Üçüncüsü narsist bir bireyle baş edebilmek için kişinin önce kendisiyle çalışması gerekiyor. Hepimizin çocukluk travmaları, duygusal meseleleri, zorlu yaşantısı olabiliyor. Biz bu hayatta bazı şeylerden tetiklenebiliyoruz. Narsist bireyler bunları tetiklemeyi çok iyi başarır. Bu onların suçu değildir. Benim de sorumluluğum var. Eğer ben kendi acılarımın sorumluluğunu alıp iyileştirme yolunda adım atarsam o kişiyle daha iyi baş edebilirim. Eğer kendimi kurban rolüne sokup, oradan çıkmayıp 'O hep bunları yaşattı, geçmişte de bunlar bunlar oldu' dersek bizim buradan çıkışımız olmaz. Narsist birey hayatımız boyunca bizi kullanmaya, sömürmeye devam eder. Dördüncüsü, bu kişiyi eleştirebilmeliyiz. Yapıcı ve doğru zamanda olmalı. Narsistler zaten eleştiriye kapalıdırlar, böyle durumlarda saldırıya ve savunma geçerler. Siz haklı bile olsanız karşısında haksız çıkarsınız. O öyle yolları bulur ki sizi orada bırakmayı çok iyi başarır. O eleştiriyi yapabilmek için öne onu takdir ederek saygısını kazanmalısınız. Bir tartışma anında bunları fark ettirerek bunların peşinden o eleştiriyi getirmek gerek. Beşinci madde, alma-verme dengesini iyi koruyabilmektir. Narsistler zaten alacaklarını alması gerektiğine inanır. Siz bu kişiye bir şeyleri vermeye alıştırırsanız sizden hep daha fazlasını bekler. Burada mevzu sınır koymaya gelir. Narsist bireylerin içinde büyümemiş bir çocuk vardır. Onlara o çocuğu gördüğünüzü anlatarak ve nezaketle yaklaşırsanız onlarla iletişimde bir nebze de olsa yol katedersiniz."
Cansın Coşkunyürek'in açıklamalarının tamamını SuperHaber YouTube kanalından izleyebilirsiniz...
