Doğan Grubu'nda büyük cadı avı!

Doğan Medya Grubu'nun Demirören Grubu'na satışı kamuoyunun gündeminden düşmüyor.

Türkiye haftalardır, sürpriz satışın perde arkasını ve Doğan ailesinin çalışanlarına veda ziyaretinde yaşananları konuşuyor.

Aydın Doğan'ın tarihi satış hamlesini, "Hürriyet efsanesinin nasıl devrildi?" başlığıyla SuperHaber için kaleme alan eski bir Hürriyet çalışanı da önemli analizleri ile bu sürecin perde arkasına ışık tutmuştu.

Doğan Grubu'nda büyük cadı avı!

Yazı o kadar ilgi çekti ki, sosyal medyada ve bazı internet sitelerinde "Bu yazıyı kim kaleme aldı?" sorusu üzerinden tartışmalar açıldı.

Hatta Habertürk yazarı Oray Eğin Twitter üzerinden o tartışmaya bir isim ortaya atarak katıldı.

Ancak ne sosyal medyada ortaya atılan isimler, ne de Oray Eğin'in tahminde bulunduğu o gazeteci, büyük ses getiren yazının gerçek sahibi değildi...

Şimdi "Kim yazdı?" tartışmasını bir kenara bırakalım... Ve gaipten gelen o sese yeniden kulak kabartalım!

Kulak kabartalım ki, gökyüzünün altında söylenmemiş söz kalmasın...

Doğan Grubu'nda büyük cadı avı! - Resim : 2

İŞTE VARAN 2: DOĞAN GRUBU'NDA CADI AVI!

"Hürriyet efsanesi nasıl devrildi" yazısı Superhaber'de yayınlanır yayınlanmaz kıyamet koptu.

Doğan Grubu başta olmak üzere Türk medyasında en önemli konu bu oldu. "Bu yazıyı kim yazdı?" diye haberler yapıldı... Whatsapp grupları karıştı. Hürriyet içinde cadı avı başladı!

"Eski çalışan mı yazdı?", "Hâlâ çalışan bir kişi mi?" bahisleri açıldı.

Melis Alphan WhatsApp gruplarında küfürler yağdırdı, intikam yeminleri etti! Lafı diyene değil lafa bakın, doğru mu yanlış mı? Az bile yazdık. Pandora'nın kutusunu açtırmayacaktınız.

Onlarca yıl ahını aldıklarınız, mağdur ettikleriniz konuşacak cesareti ilk kez buldu.

Hürriyet ve Doğan TV çalışanları "Biz sizi çok sevdik" posterleriyle eski patronlarına veda etti. Onlar da sizi sevdi lakin bazılarınızı daha çok sevdi!

Hürriyet'in alkole düşkün yazarı Melis Alphan dahil kaç kişi gruptan, Demirören'e satış imzaları atılmadan yüksek tazminatlarla ayrıldı... Hürriyet, CNNTürk, Kanal D, Posta kimlere ayrılırken kıyak çekti, yazmadık!

Bir daldan bir dala zıplayan medya maymunu Ertuğrul Özkök'ün yeni patrona yaranmak için geliştirdiği stratejileri çekirgeleriyle paylaştığını yazmadık. Özkök'ün yakın arkadaşı ve kızının sevgilisi Fatih Çekirge'nin Beştepe'ye yakınlığından faydalanmaya çalıştığını yazmadık.

Yayın yönetmeni Fikret Bila'nın kendisini Milliyet'ten kovan eski patronu Erdoğan Demirören'e "evet efendim, sepet efendim" tavrını yazmadık.

Sporda nihayet Özkök güdümümden çıkan, Hürriyet devri sona erdiği için yapılan kutlamayı yazmadık. Eski damat acısı hala sürüyor demek ki...

75 yaşında emekli edilince yaygara koparıp aylarca ağlayan Fikret Ercan'ın başarılı muhabirler ile yazarlar ayak oyunlarıyla gazeteden kovulurken sessiz kaldığını yazmadık.

Tufan Türenç'in yazı işleri masasında herkesin içinde tırnaklarını kesmesini yazmadık.

Hürriyet'te skandallar bitmez. Hangi birini yazalım?

Çalışanları avans çekmiş gösterip paraları cebe indiren, ve kumara harcayan eski insan kaynakları müdürü Sancak'ı...

Biseksüel olduğunu açıklayan Elif Şafak'ın eşi Zaman gazetesi kökenli Eyüp Can, yılbaşı partisinde 6. katın hangi uzun bacaklı dilberiyle öpüştüğünü...

Enis Berberoğlu döneminde siyasi röportajlar yapmak üzere el sıkışılan Devrim Sevimay'ın önüne Melis Alphan ve Cansu Çamlıbel'in taş koyduğunu yazmadık! Bilin bakalım o siyasi röportajları kim yapmaya başladı? Cansu dururken, Devrim de kim?

Sedat Ergin'in gazetede olanlardan ziyade bir virgülle ilgilendiğini...

Doğan Grubu'nun gazete batırmış yayın yöntemlerini Hürriyet'e yazar yaparak ödüllendirdiğini yazmadık. Bakınız Ertuğrul Özkök, Mehmet Yılmaz, Eyüp Can, Rahmi Turan, İsmet Berkan, vb.

Reklamda Ayşe Cemal'in ayağını kaydıranları, Gönül Birkiye'nin reklamın başına geçince kendisine rakip gördüğü en önemli dört adamı işten çıkardığını yazmadık. Ekibin Gönül'ü gizlice Vuslat Doğan'a şikayet ettiğini yazmadık.

Dışarıdan getirilen reklam başkanı Zeynep Tandoğan'ın kalan ekibi tasfiye ettiğini, yerlerine çiğ köfteci kılıklı iş bilmezleri doldurduğunu yazmadık.

Reklam servisinin yazarlara gizlice reklam yazıları yazdırıp okurları kandırdığını yazmadık.

2016 senesinde reklam gelir hedefinde yarıyı bile bulamadıklarını, ve 15 Temmuz darbe girişimini kınayan, devlette birlik beraberlik mesajları veren reklamlar sayesinde hedeflerin aşıldığını yazmadık. Reklam ayrı yazı konusu.

Vuslat Doğan'ın Eyüp Can'ın Londra'da açacağı restorana ortak olmaya kalktığını, Aydın Doğan'ın vetosuysa karşılaştığını yazmadık.

Şükrü Küçükşahin'in önüne hangi büyük abilerin taş koyduğunu, adamı işinden ettiklerini yazmadık.

Sadi Özdemir'i kaçırmak için "mobbing"e başvuran Zaman kökenli Eyüp Can'ın en has adamı ekonomi müdürü Sefer Levent'i yazmadık. Sefer'in karısının PR şirketi olduğunu yazmadık.

Sefer'in en has yazarı Jale Özgentürk'ün kocasının PR şirketi olduğunun yazmadık. Sefer'in ayağını kaydırmak için mücadele verdiği selefi Vahap Munyar'a yeni dönemde güçlü olacağı beklentisiyle yalakalığa başladığını yazmadık. Sefer'in Elif Ergu'ya "mobbing"lerini yazmadık.

Eski adıyla 6. katta magazin ile eklerde dönem dolapları yazmadık.

Soner Gedik'in sekreterliğinden karısı makamına yükselen, ve oradan gazeteye yazar yapılan Ömür Gedik'i yazmadık. Kolay yetişmiyor...

Ömür'ün sevgilisi Ferhat Göçer'e Kelebek'te geçilen torpilleri yazmadık.

Ajda Pekan'ın köşe yazılarını Fikret Ercan'ın yazdığını yazmadık.

Twitter'da Cumhurbaşkanı Erdoğan için "Çıktı gene tipini ......ğim" yazan Gonca Vuslateri'ni Kelebek'e kimin yazar yaptığını yazmadık. Magazin ayrı yazı konusu...

Büyük damat Yalçındağ ile, Aydın Doğan'ın kızlarının arasının açık olduğunu,
Aydın Doğan'ın Enis Berberoğlu'nun yerine Fatih Altaylı ile görüştüğünü, kızlarını ikna edemediği için Fatih'in hayallerinin suya düştüğünü...

Yalçındağ'ın desteğiyle Aydın Doğan'ın Ahmet Hakan'ı gazeteye yayın yönetmeni yapmak istediğini, ve gene kızlarını ikna edemediğinin yazmadık...

Ahmet Hakan'ı "hödük" buldukları için dışlayan "büyük abi" yazarları (Ertuğrul Özkök, Mehmet Yalçın, Fatih Çekirge, Kanat Atkaya) yazmadık.

Yılların karikatüristi Latif Demirci'nin yazı işleri masasında bir muhatap dahi bulamadığını yazmadık.

Yazmadığımız neler var neler. Yazdıklarımızı, ve yazmadıklarımızı Kanal D'de dizi yapsalar reyting rekorları kırılır.

Ben kimim, kimlerim, kaç kişiyim meraktasınız. Yazılanların doğruluğuna bakın yazanı boş verin. Belki bir kişiyim belki birkaç kişi. Belki her yerdeyim, belki hiçbir yerde!

 

 

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.