Domatesin şifresi

Metehan Demir

Metehan Demir

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya lideri Vladimir Putin arasında ay başında yapılan iki ülke arasındaki ciddi sorunların masaya yatırıldığı zirveye 'domates' damgasını vurmuştu.

PUTİN'DEN DOMATES SAVUNMASI

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarındaki domatesle ilgili göndermesine Putin ilginç bir yanıt vermişti:

''Rusya'da domates üretim süreci söz konusu. Dolayısıyla bununla ilgili kısıtlamalar devam edecek. Kendi pazarımızı Türk domatesine sonsuza kadar kapatmayacağız. Ancak, bizim üreticilerimiz kredi almıştır, bu masrafları karşılamak suretiyle bankalara bunu ödemek zorundadır. Sektörü ayakta tutmaya çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan haklı olarak söyledi ki, Türk domatesleri daha ucuz. Biz de Rus tüketicileri daha ucuz domates alsınlar istiyoruz. Ancak ülkemizde tarım sektörünün gelişmesini de istiyoruz. Bu yatırım süreci bittikten sonra olumlu adımlar atacağız. Çünkü; yeri gelecek mevsimsel sebeplerden dolayı kendi iç ihtiyacımızı karşılayamayacağız."

TAVIR DEĞİŞMEDİ

Domates ile ilgili Rusya'nın adım atmaya niyeti olmadığı son Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü Zirvesi'nde de bir kez daha netleşti. Rusya Başbakanı Medvedev, Türkiye'den domates alımına yönelik yasağı 'şimdilik koruyacaklarını' söyledi.

Peki nedir domatesin gündemde bu kadar yer almasının sebebi?

DOMATES SATRANCI

Aslında domates üzerinden iki ülke arasında ciddi bir satranç oynanıyor.

Evet Rusya'da domates üretimi üzerine ciddi sera yatırımları yapıldı ve bu sektör çiftçiler için teşvik ediliyor. Ancak, bunun ötesinde domates Türkiye'ye Rus buğdayı satabilmek için de bir taktik araç. Yani al buğdayı ver domatesi meselesi.

Son gelen haberler, bizim Tarım Bakanlığı'nın çok direnmesine karşı buğdayın Rusya'dan alınmasının yavaş yavaş önünün açıldığı yönünde. Kendi tarım sektörlerine Rusların sahip çıkmasına karşı ideali aslında bizim de aynısını yapmamız. Bazen sektörleri cezalandırmak amacı ile dışarıdan hemen ithal etme yoluna gitmek yerine başka adımlar da atılabilir. Bizim milli emeğimizden daha değerlisi yok.

RUS PAZARININ 5'TE 1'İ

Türkiye'den Rusya'ya 1 milyar doların üzerinde yaş sebze meyve satışı var. Narenciye ürünleri bunun en kritik kalemi. Domates de ilk 5'te.

Ancak Rusya'nın pazarının yüzde 20'sinin Türkiye'den temin edildiğini söylemek mümkün.

Sonuç olarak, domates bahane. İki ülke karşılıklı mallarını satmak için bir strateji savaşında.

Şimdilik Ruslar domates cephesinde buğdaya karşı biraz ön almış gibi. Şimdi Ankara'da yeni taktikler üzerinde çalışılıyor.

Uluslararası ilişkilerde daima dikkatli olmak da fayda var. Kimsenin şakası yok. Suriye'den Irak'a olan eksende yaşananlar ortada. Mesele keşke domatesle kalsa.

Hep dediğimiz gibi; güzel günler Türkiye'nin olsun...

Diğer Yazıları