Dünya, Türkiye’nin 694 milyon tonluk nadir elementlerini konuşuyor
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Beylikova’da 694 milyon tonluk nadir toprak elementleri rezervi bulunduğunu açıklaması dünyanın gözünü Türkiye’ye çevirdi. Yabancı basın ve kamu kurumları söz konusu açıklamayla ilgili bilgi almak için Bakanlığı soru yağmuruna tuttu. Bunun dünyada Çin’in 800 milyon tonluk rezervinin ardından ikinci en büyük rezerv olduğu bildirildi.
Nadir toprak elementleri, fiber optikten uydu haberleşmesine, akıllı füzelerden yakıt hücrelerine kadar 20’den fazla alanda kullanılıyor.
Enerji Bakanı, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Cevheri işlemeden sattığınızda 1 birim kazanıyorsanız bunu ara ürün haline getirdiğinizde 10 kat, uç ürün haline getirdiğiniz 100 kat daha değerli hale getirebiliyorsunuz.” demişti.
YABANCI UZMANLAR TEMKİNLİ
İngiltere’deki “WIRED” adlı internet sitesinde çıkan bir araştırmaya görüş belirten yabancı uzmanlar, bunun dünyada Çin’in 800 milyon tonluk rezervinin ardından ikinci en büyük rezerv olduğu konusunda daha fazla bilimsel araştırma yapılması gerektiği görüşünde.
Toprağın işlenmesiyle ilgili sürece dikkat çeken uzmanlar, Türkiye’nin verdiği tahmin ile cevherin işlendikten sonra çıkacak miktar arasında önemli farklılıklar olabileceği uyarısında bulundu.
“British Geological Survey” baş jeoloğu Kathryn Goodenough, yüksek dereceli nadir toprak elementlerinin Türkiye'de varlığını kabul etmekle birlikte, bu buluşun daha önce bilinmeyen devasa yeni bir rezerv olduğu fikrinin tamamen yanlış olduğunu iddia etti.
Bu bulunan maden kaynağının öncelikle küresel madencilik endüstrisinin standartlarını ne kadar karşıladığının resmi bir tahmini yapılması gerektiğini belirten Goodenough, geri kazanılabilecek ürünün tam kapsamını bilmenin şu anda imkansız olduğunu ifade etti.
TÜRKİYE'NİN NADİR TOPRAK REZERVİ NE KADAR?
Türkiye rezervinin yüzde 0,2 ila 2'sinin muhtemelen 14 milyon tona kadar bileşik anlamına gelebilecek nadir toprak oksiti olduğu tahmininde bulunan Goodenough bunun önemli olmakla birlikte yine de Çin'in tahmini 44 milyon tonluk nadir toprak oksit kaynağının oldukça altında olduğunu bildirdi.
Goodenough, Türk yetkililerin bu buluşla ilgili açıklamalarındaki detayların yetersiz olduğunu belirterek, bu buluşun muhtemelen beş yıl önce meslektaşlarıyla ziyaret ettiği Eskişehir’in kuzeybatısındaki Kızılcaören’deki bir mevkiden bulunmuş olabileceğini, daha önce kaleme aldıkları bir bilimsel makalede, buradaki nadir toprak çıkarma potansiyelini tartıştıklarını bildirdi.
ÇİN, TÜRKİYE'NİN REKABETİNDEN KORKUYOR MU?
Buradaki cevherin Çin'deki bazı büyük üretim yataklarına benzediğini kaydeden Goodenough, bu kaynakta nadir toprak elementi bulunduğunu teyit etti.
Çin Komünist Partisi’nin yayın organı Global Times’da çıkan ve içinde devletin desteklediği bir Bao Gang Birleşik Çelik Grubu’nun (United Steel Group) yaptığı açıklamada ise Enerji Bakanı Dönmez’in açıklamaları eleştirildikten sonra dünya çapında çeşitli endüstriler tarafından kolayca tüketilen bu metalleri içeren rafine bileşiklere atıfta bulunuldu ve “bu rezervler gerçekten nadir toprak oksitleri şeklinde ise bu rezerv ölçeği dünyada bir numara olmalı.” denildi.
Bu açıklamada, Türk Enerji Bakanı Dönmez’in iddia ettiği 694 milyon tonla işlenmiş minerallerle ilgili süreci iyi hesaba katmadığı iddia edildi.
Çinlilere göre, bu minerallere özenli bir şekilde işlendikten ve bütün sürecin tamamlanmasından sonra aranan metal oksitlere ulaşmak mümkün.
WIRED sitesi, konuyla ilgili hem Türk Enerji Bakanlığı hem de ETİMADEN şirketi ile temasa geçildiğini ancak şu ana kadar bir yanıt gelmediğini aktardı.
Madencilik alanında araştırma yapan Wood MacKenzie şirketinde görevli David Merriman, “nadir toprak elementlerinin oranı önemli. Örneğin, çoğunlukla lantan ve seryum olduğu ortaya çıkarsa, çok daha az değerli olabilir, çünkü bu belirli elementlerin zaten başka yerde de iyi bir kaynağı var.” diyerek Türkiye’deki son buluşla ilgili çekincesini dile getirdi.
NADİR TOPRAK REZERVİNİN İŞLENMESİ NASIL OLACAK?
Az bulunan metaller konusunda araştırmalar ve danışmanlık yapan Stormcrow Capital şirketinin Başkanı Jon Hykawy ise “Türkiye veya başka bir ülke, nadir toprak yüklü minerallerin çıkarılmasını artırmayı başarırsa, bu hala nerede işlenecekleri sorusunu akla getiriyor. Çin bu konuda hala dünyaya öncülük ediyor.” dedi.
Jon Hykawy, nadir toprak minerallerini ayırmak için birden fazla olası yöntem bulunduğunu ancak Çin'de “solvent ekstraksiyonun” en fazla tercih edilen yöntem olduğunu söyledi.
Hykawy, Çin’in nadide toprak elementlerinin prosesini yapma konusunda uzmanlaştığını belirterek, pazara girecek ülkelerin bu konudaki maliyeti de iyi hesaplaması gerektiğini, pazardaki yeni ülkelerin Çin ile rekabet konusunda zorluk yaşayabileceği uyarısında bulundu.
ÇEVRE FAKTÖRÜ DİKKATE ALINIYOR MU?
Delaware Üniversitesi’nde görevli araştırmacı Julie Klinger, Türkiye’nin buluşunu “izlenmeye değer” bulduğunu belirterek, Türkiye’de hükümetin bu konuda yabancı yatırımcıların ilgisini çekmeyi planladığı görüşünde olduğunu ifade etti.
Klinger, toprağın işlenmesi sırasında çevre faktörlerine zarar verilmemesinin önemli olduğu uyarısında bulundu.
ABD Jeolojik Araştırması'na göre, 2017 ve 2020 yılları arasında ABD’ye ithal edilen tüm nadir toprak malzemelerinin yüzde yetmiş sekizi Çin menşeli. Çin ayrıca dünyanın toplam nadir toprak rafine ürünlerinin yüzde 80'inden fazlasını üretiyor.