Dünyanın en ünlü seri katili Charles Manson öldü! Charles Manson kimdir?
Dünyanın en ünlü seri katili tanımını yapabileceğimiz Charles Manson, popüler kültürün bir parçası haline gelmiş, hatta kendisine büyük bir hayran kitlesi yaratmayı başarmıştır. Polonyalı aktör, yönetmen, yapımcı ve senarist Roman Polanski'nin hamile eşinin de aralarında bulunduğu 9 cinayetten yargılanan dünyanın en ünlü seri katili Charles Manson'un geçtiğimiz aylarda hastaneye kaldırıldığı açıklanmıştı. 2017'nin ilk aylarında hastaneye kaldırılan seri katil charles Mason kimdir? charles Mason'ın suçu nedir? Detayları haber özette...
Dünyanın en ünlü seri katili tanımını yapabileceğimiz Charles Manson, popüler kültürün bir parçası haline gelmiş, hatta kendisine büyük bir hayran kitlesi yaratmayı başarmıştır. Acımasız seri katil Charles Manson'un kendi elleriyle işlemese dahi çok sayıda cinayeti var. Polonyalı aktör, yönetmen, yapımcı ve senarist Roman Polanski'nin hamile eşinin de aralarında bulunduğu 9 cinayetten yargılanan dünyanın en ünlü seri katili Charles Manson'un geçtiğimiz aylarda hastaneye kaldırıldığı açıklanmıştı. 2017'nin ilk aylarında hastaneye kaldırılan seri katil Charles Mason kimdir? charles Mason'ın suçu nedir? Detayları haber özette...
8.5 AYLIK HAMİLEYKEN ACIMASIZCA KATLEDİLEN SHARON KATE;
Yıllardır hapishanede olmasına rağmen hiçbir zaman unutulmayan Manson, ününü yazdığı kitaplar ve şarkılarla pekiştirmiştir. Örneğin; 1970 yılında Manson’un şarkılarından oluşan Lie: The Love & Terror Cult isimli albüm yayınlanmıştır. Ayrıca Guns N’ Roses grubu 1993 yılında çıkardığı albümde, Manson’un “Look at Your Game, Girl” isimli şarkısını seslendirmiştir. Ünlü şarkıcı Marilyn Manson’un da ismini Hollywood yıldızı Marilyn Monroe ve seri katilden aldığı bilinmektedir. Kısacası; Charles Manson, operalara, filmlere, dizilere, şarkılara, kitaplara konu olmuş, kendisini peygamber ilan edip müritlerinin beynini yıkayan seri katil bir şehir efsanesi haline gelmiştir.
CHARLES MANSON KİMDİR?
12 Kasım 1934’te Ohio, Cincinnati’de dünyaya gelmiş Charles Manson! Ve onu doğurduğunda bir hayat kadını olan annesi yalnızca 16 yaşındaymış. Anlayacağınız; hayata 1-0 yenik başlamış Charles Manson. Çocukluğu yalnızlık, şiddet ve acı içinde geçmiş. Hatta seri katilin dediğine göre, annesi bir keresinde Manson’u bir sürahi bira ile takas etmeye çalışmış.
Henüz küçük bir çocukken hayat kadınlığı yapan annesinin cezaevine girmesi üzerine bir başına kalan Manson, hırsızlık yaparak yaşamaya, sokaklarda yatmaya başlamış. 18 yaşındayken tutuklanarak hapse atılan Manson, cezaevinde bıçakla tehdit edilerek cinsel istismara uğradığı için buradan ıslah evine yerleştirilmiş. 1954 yılında, 20 yaşındayken de şartlı tahliye ile serbest bırakılmış. Sokaklara dönen Manson, bu dönemde suç işlemeye devam etmiş. Sahtecilik, kadın ve uyuşturucu satıcılığı, hırsızlık gibi suçlardan pek çok kere hapishaneye girip çıkmış.
MANSON VE ÇOCUKLUĞU;
Cezaevinde olduğu dönem boyunca insanlar üzerinde nasıl etki kuracağını öğrenen Manson, onların zaaflarından faydalanarak etrafında bir grup oluşturmuş. Suçlular, suça meyilli olanlar ve zayıf karakterli insanları kurduğu süslü cümlelerle kandıran Manson, dışarıda da aynı taktiğini kullanmaya de devam etmiş. 1967 yılında 7 yıllık hapis cezasının ardından özgürlüğüne kavuşmuş ve hippi kültürünün zirvesini yaşadığı dönemlerde ailem dediği grubunu kurmaya başlamış.
Hippi hareketinin başkenti sayılan San Francisco’da kendisine uygun kişileri etkileyerek, tarikatının tohumlarını atıyormuş. Hapiste gitar çalmayı öğrenen Manson, karizmasıyla kızların çoğunlukta olduğu grubunu etrafında topluyor, sokak sokak gezerek müzisyenlik yapıyormuş. Evsizlerden ve uyuşturucu bağımlılarından oluşan sözüm ona ailesini, ettiği çok felsefi sözlerle kendisine hayran bırakan Manson, haremiyle birlikte Volkswagen minibüsünde yaşıyormuş.
CHARLES MANSON’UN İLK GENÇLİK YILLARI;
Daha sonra bir okul otobüsüyle şehir şehir gezmeye başlayan grup, hippi yaşam tarzıyla bir süre bu şekilde yolculuk etmiş. Ancak katıldıkları bir rock konserinde uyuşturucu alan Manson’un kendisini çarmıha gerilmiş İsa olarak görmesiyle işler değişmeye başlamış. Çünkü yeniden doğan Mesih olduğunu söylüyormuş. 1968 yılının yazında Mesih ile şeytanın bir arada vücut bulmuş hali olduğunu öne sürerek etrafındakileri etkisi altına alan müptezel, kısa süre sonra da Helter Skelter fikrini savunmaya başlamış.
The Beatles’ın 1968 yılında çıkardığı şarkının isminden türettiği Helter Skelter savına göre, ülkede bir ırk savaşı çıkacak ve siyahlar bütün beyazları öldürecekmiş. İşte böyle fikirlerle çevresindekilerin beynini yıkayan sözde peygamber, 6 Ağustos 1969’da müritlerine katliam emrini vermiş. Ünlü yönetmen Roman Polanski’nin evine giren 5 mürit, orada üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala unutulmayan dehşet dolu katliamlarını yapmış.
MANSON VE AİLEM DEDİĞİ MÜRİTLERİ;
Aralarında Roman Polanski’nin eşi güzel oyuncu Sharon Tate’in de bulunduğu vahşette, toplam 5 kişi acımasızca öldürülmüş. 8.5 aylık hamile olan Sharon Tate tam 16 yerinden bıçaklanmış ve bu da yetmezmiş gibi ölmüş bebeği de karnından dışarı çıkartılmış. Beverly Hills’deki güzel evinde öldürülen Sharon Tate’in yanında akşam yemeği için çağırdığı arkadaşları Jay Sebring, Abigail Folger ve Voytek Frykowski de varmış.
Hepsinin acımasızca katledildiği olayda bir de tamamen şanssızlık eseri orada bulunan 18 yaşındaki satıcı genç de kurban edilmiş. Ertesi gün evin hizmetkarı gördüğü manzara karşısında şok olmuş. Her yer kıpkırmızı kana bulanmış ve ayrıca duvarda daha sonra Sharon Tate’in kanıyla yazıldığı anlaşılan Domuz sözcüğü dikkat çekiyormuş.
MANSON İLE ÇOĞU GENÇ KIZLARDAN OLUŞAN AİLESİ;
İş için şehir dışında olan Roman Polanski olayı öğrendikten sonra büyük bir sarsıntı yaşamış. Katiller bulunana kadar paranoyak bir şekilde yaşayan yönetmen, daha sonra yazdığı otobiyografisinde o olaydan sonra Tanrı’ya dair hiçbir inancının kalmadığını belirtmiş. Suçluların bulunamadığı dönemde cinayetlerin satanizm ile ilgili olduğu konuşuluyor, Roman Polanski filmleri Eye of Devil ve en iyi korku filmleri listesinde de yer alan Rosemary’nin Bebeği’nin vahşette etkili olduğu söylentileri dolaşıyormuş.
Katillerin bulunacağına dair ümitler tükenirken, sürpriz bir gelişme yaşanmış. Araba hırsızlığından hapishaneye girmiş Susan Atkins, oradaki koğuş arkadaşlarını etkilemek için Sharon Tate cinayetiyle ilgili konuşmuş. Bunun üzerine ifadesi alınan Susan Atkins, Sharon’u ve bebeğini öldüren kişinin kendisi olduğunu itiraf etmiş. Katliamı 4 arkadaşıyla birlikte yaptıklarını söyleyen Atkins ve diğerlerinin liderlerinin de Charles Manson olduğu anlaşılmış.
İNSAN BEYNİNE GİRME YETİSİNİ HAPİSTE KAZANMIŞ!
Sahte çek vermek, kadın satıcılığı, uyuşturucu vb. suçlar nedeniyle hapishaneye düşen Manson, insan zihnine girebilme yetisini burada elde ettiğini söylüyor.
Yıllar boyunca cezaevinde onlarca insanla birebir ikili ilişkide bulunan Manson, özellikle zaafları bulunan insanların bu eksikliklerini kullanarak onları etkilemiş diyebiliriz. Fakat, dillendirdiği süslü cümleleri anlamsız ve içi boş bulan kişi sayısı da hiç ama hiç az değil.
Cezaevinden çıktıktan sonra da bu edinimlerini başka insanlar üzerinde kullanmaya devam etmiş.
Örneğin, güzel olmadığı gerekçesiyle çevresinden dışlanan bir kıza iltifatlar edip, onu kendine bağlamak yolu ile kendisine bir aile kurmuş.
MANSON AİLESİ…
Irkçılık ile ilgili, Vietnam Savaşı’yla ilgili, tamamen uyuşturucu, seks ile felsefik gibi görünüp ama aslında hiçbir şey ifade etmeyen "derin" sözlerden ibaret olan bir aile.
Her şey takdir edilmek istenen Manson’ın, gencecik kızları kullanarak ilgi toplaması sonucu onun daha da fazla ilgi istemesiyle iyice bozuluyor.
Manson, belki de 4 tane cariye ile kendi kendine geçinip gidecekken, aileyi genişletmek istiyor ve bunun sonucunda da bir ütopya, distopyaya dönüyor.
ÖNCE HIRSIZLIKLAR BAŞLIYOR
Daha fazla insan, onları doyurmak için daha fazla para, bir iş olmadığı için başlanan hırsızlıklar.
Daha fazla insanı kontrol altında tutacak uyuşturucuları almak için çetelerle irtibata geçmek, kalmak için daha büyük bir ev/arazi, daha iyi bir kontrol için ufak tefek şiddetlere başvurmak...
OLAYLAR ÇIĞRINDAN ÇIKIYOR
Manson, haberlerde isyan eden siyahileri gördükten sonra “Helter Shelter” isimli bir teori geliştiriyor ve bu teoriye göre ülkede bir ırk savaşı çıkacağını ve siyahların, bütün beyazları öldüreceğini açıklıyor.
Zaman geçtikçe bu beklenti yerini bulamayınca, Manson bu savaşın başlaması ve teorinin doğruluğunu kanıtlamak için adımlar atıyor.
KANLI VE İNSANI, İNSANLIĞINDAN UTANDIRACAK ADIMLAR…
9 Ağustos 1969’da Manson’ın “ailesinden” 5 kişi, yönetmen Roman Polanski’nin evine girip, hamile olan eşi aktris Sharon Tate ile birlikte 4 kisiyi daha vahşice öldürdüler.
Sharon Tate’in ölümü, o dönemlerin belki de en acımasız cinayetlerinden biriydi.
Manson’ın müritlerinden olan Susan Atkins, Sharon Tate’i tam 16 yerinden bıçakladı ve daha sonra karnındaki bebeğini bıçağıyla söküp aldı.
Manson ve müritleri, ayrılmadan önce kurbanlarının kanlarıyla duvara kışkırtıcı yazılar yazmayı da ihmal etmemişlerdi…
30'A YAKIN İNSANI KATLETTİLER
Sharon Tate katliamından sonra da Manson ve aile üyeleri boş durmuyor elbette.
Hinman ve Labianca ailesi katliamlarını gerçekleştiriyor ve 30’a yakın insanı öldürüyorlar. Çoğu aile üyesi, bu olayları sonradan öğreniyor.
Öğrenmeleri de bu ailenin en sinir bozucu üyesi Susan Atkins'in kendi başarısını övme saplantısından ötürü oluyor.
Aslına bakarsanız, bu insanları bir cinayet için azmettirmek Manson için çok kolay.
Birincisi ellerinde yeterince kokain var, ikincisi saçma sapan öğretilere sahipler: ”Hayat ile ölüm aynı şeydir. Bu nedenle birini öldürmek ile suçlu olmazsın. Zaten insan hem suçludur hem masumdur" gibi.
1969 YILINDA TUTUKLANDI
İşledikleri cinayetler ortaya çıktıktan sonra Manson, 1969 yılında tutuklandı. Cezaevine girdikten sonra idamla yargılanan Manson, daha sonra ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Manson o kadar büyük bir alanda etki bıraktı ki, kimi müzik gruplarına da bir şekilde isim verdi. "Spahn Ranch" ve Marilyn Manson gibi gruplar bunlardan ikisidir.
Yine ailenin yaptığı suçlar, John Moran'ın opera çalışması The Manson Family ve Stephen Sondheim'ın müzikali Assassins gibi çalışmalarda kendine yer buldu.
Manson'ın başından geçen kimi olaylar televizyona uyarlandı.
South Park bölümlerinden olan Merry Christmas, Charlie Manson!'da, Manson, "666" sayısına ithaf edilen "06660" şeklindeki koğuş numarasıyla, animasyonda yer almıştır.
Yazar Nazif Ay'ın ifadesi ile Charles Manson ABD'de nefret edildiği gibi, kendisini seven, serbest bırakılmasını isteyen çeşitli fan kulüpler oluşturup kampanyalar düzenleyen bir hayran kitlesine de sahiptir.
'Manson, iki yıl önce on yıllık nişanlısı 26 yaşındaki Afton Elaine Burton evlenme kararı almıştı. Ancak nişanlısının, evlenmeyi sadece cesedini ele geçirebilmek ve sergileyerek zengin olmak için amaçladığını öğrendiğinde nikahtan vazgeçmişti.
Ve bu son Mesih şimdi hastaneye kaldırıldı.' diyen Nazif Ay'ın sorusu ile haberi bitirelim: "İnsanlığı kurtarmaya aday Manson, bakalım kendi varlığını ve içindeki vicdanını kurtarabilecek mi?"