Süleyman Aktaş namıdiğer Çivici Katil, Türkiye Elektrik Kurumu’nda hat işçisi olarak çalışırken 31 bin 500 volt elektrik akımına kapıldı.
Beyninde hasar meydana gelen Aktaş, halüsinasyonlar görmeye başladı. Antalya’da Nuri Keskin adında bir başkomiseri öldürdü, tedavi sonrası köyüne döndü. 1994 yılında dört komşusunu boğarak öldürdü ve kafalarına çivi çaktı. İfadesinde “Çivi görünce dayanamıyorum, insanların kafasına çakmak istiyorum.” demişti.
1915 yılında ortaya çıkan ve Türkiye kriminoloji tarihinin bilinen ilk seri katili Hristo Anastadiyadis Ahilya daha çok polisleri öldürmeyi tercih ediyordu.
Sabıka kaydına göre 1898 doğumlu ve Osmanlı tebaasına bağlı bir terzi çırağı olduğu bilinen Hristo Anastadiyadis Ahilya’nın cinayetleri işleyiş tarzı sebebiyle başka devletler tarafından gönderilmiş bir ajan olabileceğine dair rivayetler mevcut.
Adnan Çolak namıdiğer Baltalı Katil, kendine kurban olarak 65-95 yaş arası kişileri seçiyordu.
Onu bu cinayetlere iten dürtünün 11 yaşına dek anne ve babasıyla birlikte uyumuş olmasıyla ilgili olduğunu savunuyordu. Anne ve babasının her anına şahitlik etmişti.
İnsanları baltayla öldürdüğü için “Baltalı Katil” olarak anılmaya başlandı.
Yakalandığında işlediği cinayetlerle ilgili “Yaşlı insanları öldürüyorsam da bunlar zaten zamanlarını doldurmuşlar. Onlar bizim yerimize fazladan yaşıyorlar. Belki de bizim kısmetimizi yiyorlar. Hem kendimi tatmin ediyordum, hem de onları öldürerek toplumu rahatlatıyordum.” dedi.
